Kadın mı seçer erkek mi?

Yanılmıyorsam yaygın olarak, kadın erkek ilişkilerinde seçen tarafın kadın olduğu söylenir. Gerçekten de şöyle bir baktığımızda, bir ilişkinin olması için son sözü kadın söyler. Erkek sorar kadın cevap verir ve her şey ona göre oluşur. 

Bendeniz bu düşünceye pek katılmıyorum. Çünkü gerçekte seçimi yapan kadın değil, erkektir. 

Kadının yaptığı seçim sınırlı bir seçimdir. Kadın kendisini seçen erkekler arasından seçim yapar. Çok az kadın bu sınırı aşarak seçim yapar. Bu nedenle kadınların çoğu kendisini seçenler arasında seçim yapmaktan fazlasını yapmaz ve bu kesinlikle bir seçme gücü değildir. 

Gerçek seçimi erkekler yapar. Bir erkek, kendisini seçen kadınlarla yetinmez. O her an her yerde, zaman, mekan, durum farketmeksizin beğendiği bir kadını elde etmek için girişimde bulunabilir. Bir erkek bu şekilde belki onlarca kadına teklifte bulunur. Elbette erkek her seçtiği kadını elde edemez, ama sonuç olarak sınırsız bir şekilde seçim hakkını kullanır. Onlardan biri gerçekleştiğinde ise sınırsızca davranarak seçmiş olduğu kişiyi elde etmiş olur. 

Şimdi bunun hangisine seçim diyeceğiz? Kadının kendisini seçen erkeklerden birine seçmesine mi seçme diyelim, yoksa erkeğin sınırsız bir şekilde davranarak tamamiyle kendi beğenisine göre yaptığı seçime mi seçme diyelim? 

İkisi de seçme ama hangisi daha çok seçme hakkına sahip? Bence, erkeğinki. Çünkü o sınırsızdır. Seçtiği kadının kararı ilişkiyi ortaya çıkaracak olsa da, seçimi yapan odur. Kadın ise, kendisine kendini sunan erkeklerin ötesine kayıtsız, yabancı ve gözü kapalıdır. Aslında o özgürlükten toplum (ya da doğası mı?) onu yasaklamıştır. 

Öte taraftan, kadının yaptığı sınırlı seçim de kusurlar taşıyabilir. Erkekler yaptıkları seçimde başarıya ulaşmak için özel uğraşlar verebilirler. Kadını etkilemek için sürdüremeyeceği ama kadının hoşlandığını düşündüğü ya da bildiği yöntemleri uygulayabilir. Kadının bir doğası var, hele ki belli tarz sosyal bir kadının çok daha belirli bir doğası var, bir erkek bir kadını etrafında pervane olarak -ya da uygun yol ve taktiklerle- etkileme şansına sahiptir. 

Şimdi böyle bir manipülasyona uğrayan ve etkilenen kadının yaptığı seçim gerçekten seçim midir? 

Kadın erkek ilişkilerindeki seçimlerde olayın safiyetini bozan pek çok nokta var. Bazı ilişkiler, kültürellikten çıkar, bazı ilişkiler, mekansal zorunluluktan çıkar, bazı ilişkiler benzer statülükten çıkar, bazı ilişkiler aynı ekonomik sınıftan olmaktan çıkar, bazı ilişkiler yukarda dediğim gibi etrafında pervane olmaktan çıkar, bazı ilişkiler sosyal zorunluluklardan çıkar -evlilik gibi- vs. vs. 

Bütün bunları aşan, ve gerçekten de kadın ve erkeğin sınırsız bir şekilde bireysel tercihlerinin belirlediği seçimlerle oluşmuş kaç ilişki vardır acaba Türkiye'de? Ve daha da zorlaştıralım soruyu: Böyle kurulup da böyle özgür iradayle devam edebilecek kaç ilişki yaşanabilir Türkiye'de? (İnsanlar kurarkan daha özgür olabilir, ama sonra ilişki onları esir almaya başlar. ) 

Ya da bu tür ilişkiler ne kadar olanaklıdır? İlişki kavramını bunların gerisinde bir şey olarak mı tanımlamak gerekir yoksa? 

Yanlış anlamayın esas olarak size sormuyorum, kendime soruyorum.