Kadın olmak..

Ne zor şeydir kadın olmak. Hayata başladığınız andan itibaren vermek, üretmek üzere programlanmış tek yaratık kadın. Bir düşünün bir an, hayat nedir? Hayattaki amaçlar yapılanlar, hayaller, beklentiler. Aile olmak. Düzenin olması, üretmenin olması, çocuklar, yemek, ev, aşk, mutluluk, bütün bunlar sadece kadının omuzlarında değil midir?

Önce abla olur, sonra anne yarısı, sonra eş olur, anne olur. Kurar, yürütür, yıkar, paklar, pişirir, fedakarlık eder, sever, çalışır. Saat sabahın ilk ışıkları ile başlar hayata. Gece yarılarına kadar sürer işi. Bilinir bilinmez koşar. Dünyanın en zor işidir kadın olmak. Hayatında bütün biyolojisini değiştiren iki büyük vaka yaşar doğum ve menapoz. Tüm hücreleri ona isyan eder, her bir hücresi isyan eder.. Ama görevleri bitmez. Yuvayı yapar, kurar, yuvanın ayakta kalmasını sağlar. Hep koşması gerekir bir işten diğerine. Kahvaltı, çocuklar, okul, onların geleceği, çeyiz hazırlamalar, kışlıklar, yazlıklar, beslenme, alışveriş, ev almak, ev yapmak, cefa, sefa hep onlarla olur.

Özgür olamaz, hıçkırıklarla ağlamayamaz, kapıyı çarpıp çıkamaz. Güzel olur, bakımlı olur, geceleri kuş uykusunda kulağı bebeğinde şahin olur, kartal olur, kuzu olur sırası geldiğinde. Kanatları hiç kırılmaz. sabırlı olur, nefisli olur, iffetli olur.

Ne zor şeydir kadın olmak.

Ahmet Altan diyorki:

"Tanrı kadına geçmişi ve geleceği erkeklere ise yaşadığı günü armağan etti. Kadın geniş bir zamana yayıldığı için huzursuz erkekler ise daracık bir zamana sıkıştığı için anlayışsız oldular"

Kadınlara anlayışlı olarak huzur veren erkeklerin şerefine Kadınlar günü tüm kadınlara kutlu olsun...