Kadın ve mezar taşı…

Ülkelerin çağdaşlık seviyesi kadına verdikleri değerle ölçülür. 

Eh bu durumda biz, ileri demokrasiye geçen Türkiye aynı zamanda da kadına verdiğimiz değer ile en çağdaş ülkeler arasında yerimizi aldık bile. 

Yüzlerce yıldır kadını ikinci plana atan, onu erkeğe ait mal gibi gösteren Emevi İslam’ının propagandası ile son derece hastalıklı beyinler yetiştirip yapılan kadın katliamlarını töre ve namus adı altında meşru kıldık. 

Hiçbir vatandaşımızı bir diğerinden ayırmadığını iddia eden AKP dönemine bir bakalım. 

2002’DEN 2009’A KADAR ÖLDÜRÜLEN KADINLARIN SAYISI 

2002-66
2003-83
2004-164
2005-317
2006-663
2007-1011
2008-806
2009-953 

Yaklaşık 5400 kadın öldürülmüş. Eğer “Ne var bunda her zaman böyle idi” gibi bir şeyler söyleyecekseniz, önce durun şu rakamların oluşturduğu istatistiğe bir bakın. Bu kadınların hiçbiri sıradan bir cinayete kurban gitmedi. Bir defa hepsinin katili erkek. Yani fizik olarak güçlü. Hemen hepsinin sebebi kıskançlık, töre, namus. Ve bütün bu cinayet rakamlarının oluşturduğu eğri, AKP nin yükseliş eğrisine paralel. Çok ilginç değil mi? 

Bin yıldır kadına karşı hayvanlaşan erkeği hizaya getirmek, hele bu işi çabucacık yapmak hiç de kolay değildir. AKP ye haksızlık etmeyelim. Ama oluşan eğri gösteriyor ki,  

1) AKP nin söylemleri, yaklaşımları bu katillere cesaret veriyor 

2) AKP döneminde ekonomik durum o kadar bozuldu ki, hasta beyinler hınçlarını kendilerinden zayıf gördükleri kadınlarından alıyor. 

Hangi neden olursa olsun durum hiç de iç açıcı değildir. Bu tabloyu öncelikle AKP ye oy toplamak adına yırtınırcasına koşuşturan hanımlarımızın incelemesini öneririm. Onların kafalarının bağlı olduğu gibi beyinlerinin de bağlı olduğuna inanmak istemiyorum. 

Büyüdük, geliştik, zenginleştik gibi iddialar bu tablo ile bir defa daha gerçek olmadığını ispatlıyor. Kadın ve çocuk ölümlerindeki yoğunlukta dünyada 138. yiz. 

Artık uyansak mı? Ne dersiniz? 

İzmir 2011