Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '18

 
Kategori
Felsefe
 

Kadına Şiddet Durur mu?

Kadına Şiddet Durur mu?
 

Son dakika: Kırıkkale’de Vahşet: Benzin dökülerek yakılmış kadın cesedi bulundu.

Artık sağımız solumuz kadın cinayetleri. Haber programlarının en az biri kadının öldürüldüğü bir olay.

Peki ne oluyor? Onca cinayetten etkileniyor muyuz? Yoksa kanıksadık mı?

Artık kanıksadık ne yazık ki! Ve bu en vahimi.

Çeşit çeşit olay, çeşit çeşit bahane var öldürmelere. Ancak şu net: Bütün olayların bilinçaltı aynı kapıya çıkıyor.

Toplumun kadına bakışı değişmedikçe bu cinayetlere elveda demek mümkün olmayacak. Peki bu nasıl mümkün olacak?

Ne yazık ki bu koşullarda na mümkün!

***

Bir kere “kadın eşittir mal” yaklaşımıdır bizi öncelikle mahveden. “Ya benimsin ya kara toprağın” zihniyetidir pek çok cinayetin sebebi. Terk edilmeyi hazmedemeyen erkeklerdir kadına kıyanlar. Oysa terk edilen kadın, acısını içinde yaşar, çilesini için için çeker. Belki kadere isyan eder, karalar bağlar, bunalımlar içinde derbeder olur, ümitsizlik içinde kıvrım kıvrım kıvranır… Ama yine de hayatına devam eder. Karanlığın sonundaki aydınlığa elbet çıkıp küllerinden yeniden doğar.

Ya erkek? Erkekliğine mi dokunur terk edilmek? Bilinçaltında hangi hezeyanlarla boğuşur da kadını öldürmeyi tek çare görür? Nasıl bir psikolojidir ki bir cana kıyar hunharca. Üstelik de çok sevdiğini de diline pelesenk ederek. Bu nasıl sevgidir ki sevdiğine yaşam hakkı tanımaz?

***

“Kadın eşittir seks” algısıdır çoğu cinayetlerin müsebbibi. Tanımadığı, bilmediği bir kadını seks objesi olarak görüp bütün hayvani güdülerle ona sahip olmak isteyen, medeniyetten nasibini alamamış erkeklerin cinayetlerine çokça şahit oldu bu toplum. Önce bütün hayvani güdülerle kadına sahip olma isteği sonrasında sahip olduğunda ya da olamadığında kadını öldürme eylemi.

Hiç martaval okumasın kimse? Kadının kıyafetini bahane yapanları çok gördük. Oysa mini etekliyi görüp tahrik oldum, diyeni de gördük, çarşaf içinde daha gizemli seksilik var diyeni de… Yani sorunun çözümünü kadına yükleyen zihniyetin sakatlığı tartışılmaz. Kadın kapanınca vahşet duracak diye düşünenler varsa çok fena yanılgı içindeler baştan söyleyeyim.

Kadını mal, seks objesi olarak gören bir zihniyeti kılık kıyafeti tesettüre sokarak durduramazsınız! Bu, algı meselesidir. Kadını da kendi gibi insan olarak göremeyen zavallı erkek algısının sonucudur yaşananlar. Uçkuruna sahip çıkamayan, medeniyetten nasibini almamış erkeklerdir kadına bunca zulmü yaşatanlar. “Erkeğin doğası gereği” diye cümleye başlayıp tecavüzleri, ölümleri normalleştirenlerdir mücadele edilmesi gerekenler. Kadını bedenden ibaret gören, onu bütün varlığıyla benimsemeyen zihniyetlerdir asıl müsebbib.

***

Bir türlü kendini erkekle eşit göremeyen kadınlardır aynı zamanda bu şiddetin sebebi. O kadınlar ki namuslu geçinip kendileri gibi yaşamayan kadınları çoktan bu cinayetlere müstahak görürler. Oysa etraflarına bir baksalar öldürülen, darp edilen kadınların yaşları, yaşam biçimleri farklı farklı. Yani kendileri gibi yaşayanlar da kendileri gibi yaşamayanlar da aynı akıbete uğruyor.

***

Durur mu kadına şiddet vakaları? Durur mu kadın cinayetleri? Durur mu?

Bu koşullarda durmaz!!!

Toplum erkeğiyle kadınıyla özgürleşmedikçe bu cinayetler durmaz!!! Kadının özgürlüğünü kısıtladıkça kadına şiddeti körüklemeye devam edeceğiz. Kadın olmanın, erkek olmanın, var olmanın, insan olmanın özünü kaçırmaya devam ettikçe kadına şiddet son bulmaz!!!

Eğitim sistemini çağdışılıktan kurtarmadıkça, ülke gerçek anlamda gelişmiş ülkeler seviyesine gelmedikçe bu vahşet haberlerini her gün duymaya devam edeceğiz.

Erkek olmanın ne olduğunu anlayamamış, hayatın anlamı üzerine kafa yormamış, varoluşunu tamamlayamamış erkekler bu ülkede var oldukça bu insanlık dışı durumlardan kurtulamayacağız.

 

 
Toplam blog
: 31
: 283
Kayıt tarihi
: 27.03.16
 
 

Eğitim: Mimar Sinan Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı /  İlgi Alanları: Okumak, yazmak, gezmek..