Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Şubat '18

 
Kategori
Deneme
 

Kadınlar Bara Gitmeli mi?

Kadınlar Bara Gitmeli mi?
 

Erkekleri yargılamadığımız halde neden yargılanan hep kadınlar?


“Kadınlarımızın dans mekteplerine devam edip etmemeleri, barlara gidip gitmemeleri, tiyatro sahnesinde rol alıp almamalarına ilişkin açılan anket sonuçlandı.

Buna göre kadınların barlara gitmemeleri konusunda görüş birliği vardır.Yalnız ellerine vesika verilmiş olan kadınlar bunlar müstesnadır”

30 Ekim 1923 tarihli Hakikat Gazetesi’nden aldık bu kısmı.

1923’den 2018’e geldiğimiz bu günlerde, olup bitene kadınlar açısından baktığımızda, pek de değişen bir şey olmadığını görüyoruz.

Kadınlar üzerinden polemik her zaman prim yapmış anlaşılan.

Hakikat’in vatandaşlardan bir kısmının görüşlerini de aktardığı o gün ile bugün arasında pek fark yok.

1923’de; gazetenin anketine bakınız bazı okurlar ne yanıt vermiş:

-Sosyal terbiyemiz düzelmeden, dost ve düşmanın önüne çıkılmasına razı değilim.(Sadiye Hanım)

-Siyasi bağımsızlığımızı savaşarak kurtardık. Şimdi ahlaki yapımızı ve sosyal yapımızı korumamız lazımdır. Danslar ve barlar sosyal ve ahlaki bağımsızlığımız için tehlikeli bir düşmandır. (Makri Köy Belediye Baş Mühendisi Muzaffer Salih)

-Bizde kadınlık meselesi tabii bir seyirle ilerlememektedir. İfrat ve taşkınlıklar meselenin güzel şekilde halline zarar veriyor. Kademeli gelişmenin dışında yapılan sıçramalar ekseriyetle ihtilal ve hatta irticayı davet eder.(Psikoloji öğretmeni Ali Haydar)

-Her şeyimiz tamam oldu da eksiğimiz ancak dans bilmemekten ibaret mi kaldı?(Ziyaeddin Fahri)

-Tramvay, vapur ve tünelde kadınlar arasındaki perde hala muhafaza edilirken bilmem ki kadının dans etmesi garabeti kamuoyunda kabul edilebilir mi? (Hukuk ve Siyasal mezunlarından Fahri)

-Hanımlar arzu ederlerse dans öğrenmeli ve fakat şimdilik dans salonlarına gitmelelidirler.(Kadıköy’den Ahmet Cezmi)

Devam ediyor okur yorumları ama biz bu kadarını taşıyalım yazımıza.

Bugün aynı türden bir anket yapıldığını varsayalım; ne kadar farklı sonuç çıkar ki?..

Çok mu ilerledik o günlerden bugünlere?..

Bir kısmımız kadınları siyasete malzeme yapmıyor, bir kısmımız cinsel meta haline çevirmiyor muyuz?..

Hele hele saygı ve ahlak bakımından bakalım geçip giden 90 yıla?..

Kadınların sayısını TBMM’de artırmış olmakla maalesef kadına verdiğimiz değer de buna paralel artmış olmuyor.

Kadınlara uygulanan şiddeti yinelemeye gerek yok. Kadınlar açısından kabus bir ülke durumuna geldik.

Belki ankete gelen yorumlardan en doğrusu psikoloji öğretmeni Ali Haydar’ınki.

Ne demiş; “kadınlık meselesi bizde tabii bir seyirle ilerlememektedir”

Peki bunun müsebbibi kim?..

Erkek egemen dünya.

Velhasıl…

“Kadınlar bara gitmeli mi” sorusunu bugün soralım sokağa:

“Bu nasıl soru, böyle bir soru sormaya hakkınız var mı kadınlar için” demekten ziyade ciddi ciddi herkes bu konuda yorum getirecektir. Evetler, hayırlar, cilalı yorumlar gırla gidecektir.

Oysa soru tümden sakat.

Kadın ve erkek eşitse eğer; erkeğe sormadığınız/soramadığınız soruyu neden ola kadınlara yöneltebiliyor; bu hakkı nereden alıyoruz ki?..

Neyse Hakikat'in anketine en güzel yanıtı Akbaba vermiş o zamanlar.

Dönemin muhteşem dergisi AKBABA; cevaben ne demiş taşlamasında: 

“Bence asri hanımlar/Kırk yaşlarına kadar/Mutlak gitmeli bara

Dansa çalışmalıdır./Hatta alışmalıdır./Salonlar da kumara.

Ne ziyanı var canım,/Keyfi için bir hanım/Sarf edemez mi para?

Böylesinin kocası,/Olmaz cami hocası,/Varır elbet kibara

Yapsa bile gizli kur/Bu kadarcık kusur/Alınmaz itibara!

Namus işi gizlenir/Çabucak temizlenir/Alınlarndaki para!

Asirleşirken bizler/Beyhude muterizler/Koparmasın yaygara!

Medeniyet başka şey!/Karışmasın Velid Bey/Çekilsin kenara!”

 
Toplam blog
: 130
: 93
Kayıt tarihi
: 07.02.18
 
 

1971 Balıkesir doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Balıkesir'de tamamladıktan sonra Ankara Ü..