Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Şubat '13

 
Kategori
Eğitim
 

Kafa dengi bir Milli Eğitim Bakanı…

Kafa dengi bir Milli Eğitim Bakanı…
 

interhaber.com


Bugün, (11.02.13) Yeni Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı okulları dolaşıyor. Eee artık Bakanlıkta epeyce eskidi, kendini göstermesi gerekir, değil mi? Bununla ilgili haberler aşağıda:

Anladığım kadarıyla yeni ME Bakanı Nabi Avcı, yaptığı konuşmasının sonunda salonda uyuyanları saydı ve yaptığı esprilerle herkesi güldürdü.

“MEB Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ankara, Gazi, Yıldırım Beyazıt üniversiteleri arasında, 'Eğitim İşbirliği Protokolü' imza törenine katılan Avcı konuşmalar sırasında 'uyuyanları' saydı. Kendi konuşmasını da metinden okuyan Avcı, 'Ben konuşurken kaç kişinin uyuduğunu bilmiyorum ama bu metinle doğrusu ben uyurdum' diye konuştu. Avcı, 'Kamil Aydoğan'’ın konuşmasının sonunda salonda uyuyanların sayısı üç idi, ancak uyuyanlar alkışlarla sıfırlandı. Erkan Bey 3,5-4 arasında bitirdi. Ama alkış kuvvetliydi. Sıfırla teslim aldı Süleyman Bey, iki ile teslim etti. Metin Bey'inkini sayamadım çünkü hemen bana geldi sıra. Metine bakarak okumak zorunda olduğum için ben konuşurken kaç kişinin uyuduğunu bilmiyorum ama bu metinle doğrusu ben de uyurdum. Dolayısıyla ben herhalde 5-6'yı bulmuşumdur' dedi. (akşam.com.tr)

Gördünüz mü, Bakanın işine, çevresine ve hayata karşı tavrını? Niye yani çok ciddiye alsın ki?

E, bu hayatın ciddiye alınacak nesi var ki? Gülelim, eğlenelim; bu hayat böyle geçer…

Diğer yandan, Sayın Bakan Avcı, FATİH Projesi kapsamında Yenimahalle Alparslan Anadolu Lisesi'nde düzenlenen törenle  öğrencilere tablet bilgisayar dağıttı.

“Fatih Projesi kapsamında 36 bin 9. sınıf öğrencisiyle 13 bin öğretmene tablet bilgisayarları dağıtıldı. Ankara Yenimahalle'de Alparslan Anadolu Lisesi'nde yapılan törene Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da katıldı. Okula gelişinde çiçeklerle karşılanan Bakan Avcı, daha sonra 9/A sınıfına geçti. Sınıfta devam eden İngilizce dersini dinleyen Avcı, daha sonra öğretmen Nejla Gezmiş ile sohbet etti. Öğretmenle sohbetinin ardından sınıfta en ön sıraya oturan Avcı, yanına oturduğu öğrenciye de "Merhaba ben yeni sıra arkadaşın." diye esprisi yaptı. Parmak kaldırarak öğretmenden söz hakkı isteyen Avcı, başka bir programı nedeniyle okuldan erken ayrılması gerektiğini ifade etti.

Bakan Avcı, sınıfta sıraların aralarını tek tek dolaşarak öğrencilere tabletlerini verdi. Avcı, öğrencilere tabletlerle fazla oyun oynamamaları uyarısında bulundu.” (timetürk.com)

Okuldan alınan filmden de gördük. Sayın Nabi Avcı, alayu vala ile bir sınıftan içeri giriyor  ve öğretmeni selamlıyor verilen İngilizce dersini dinliyor:

Sonra en öndeki sıradaki öğrenciyi kenara iteleyerek :

“Ben yeni sıra arkadaşın Nabi!” diyor . “Senin adın ne?” Diğer öğrenci de :
“Benim adım da Mehmet Ali …” diyor. Nabi Avcı:
“Memnun oldum …” diyor.

Bir süre İngilizce dersini dinleyen Bakan Avcı, daha sonra parmağını kaldırarak öğretmenden söz istedi. ''Türkçe konuşabilir miyim, bir mahsuru yok değil mi'' diyen Bakan Avcı , ''Yetişmem gereken başka bir program daha var. Bu nedenle okuldan erken ayrılmam gerekiyor'' diye konuştu.

“Çocuklar sizlere şimdi tablet bilgisayarlarınızı dağıtacağız,” diyor
Ve bilgisayarları isim isim dağıtıyor . Ondan sonra onlara nasihatta bulunuyor:
“Çocuklar sakın bilgisayarınızla oyun oynamayın…” diyor. Sırasında oturduğu çocuğa gelince :
“Vallaha sana iki tane bilgisayar vermek isterdim. Arkadaşıma torpil yapmak isterdim ama işte olmuyor…” diyor. Sonra:

“Çocuklar, öğretmeninize beni en ön sıraya oturttuğu için çok teşekkür ederim. Hayatımda hiç ön sıraya oturamamıştım…”diyor. Diğer yandan ekliyor…
“Aslında arka sıralar da fena değildir, ben ne romanlar okumuştum oralarda…” diye ekliyor.

Şu esprilere bakar mısınız? Politikada bin bir sert sözlerin uçuştuğu bir dönemde, Adam eğitimle de, sıralarla da , öğretmenlerle de dalga geçiyor… Bunu yapabilecek kaç tane Bakan vardır ki… Helal olsun.

Bu merasimden sonra Bakan çocuklara :  “ tablet bilgisayarların birer araç olduğunu, bunlarla derslerin ve eğitimin daha etkili bir şekilde gerçekleştirileceğini,” söyledi.
Okuldan ayrılırken bahçede kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen öğrencilerin hatırını da kırmadı. Tam resim çekilirken, arkasına dönüp :  “Bakın arkadaşlar, sakın boynuz işareti yapmayın …” diye de çıkıştı.

Gördünüz mü Bakan Babayı, bu işlerin pek fazla da ciddiye alınamayacağını anladı da, işleri dalgaya mı vurdu, acaba diyenlere hak verdirircesine, gayet rahat hareket ediyor; elinden geleni yapıyor.

Ne güzel, ayrılan eşler için de bir formül bularak çözümlemek yoluna gitti. Yakında  resmi giysi meselesini de halkın istediği gibi çözer. Ne diye milletle tersleşeceksin ki, zaten memleketin işleri ala ala heyy gidiyor, bir de üzerine tuz biber döküp, milleti iyice yakacak mısın? Boş versenize…

Yeni Bakan işini biliyor. Neme lazım. İşte böyle böyle, bir iki yıl da o idare eder. Ondan sonra , “Hamili Kart” eniştemdir… diye  kartlar gelmeye başlayınca, biraz düşünmeye başlar. Ondan sonra da, hariçten gazeller okunmaya başlanınca da… “Hadi eyvallah,” deyip şapkasını alıp kaçıp gider.

Şimdilik işte, Mehmet Ali ile en ön sırada çok mutlu görünüyordu…  Hay Allah , böyle espritüel insanlar neredeydi yav? İyidir , iyidir… Çok ciddilerini de gördük. Bakanlarımızın hiç olmazsa biraz yüzleri gülsün be.

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..