Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ekim '20

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Kafkasya’da taraflar

 

Azerbaycan-Ermenistan savaşında ülkelerin tutumunu incelemeyi yararlı buluyorum.

Azerbaycan: Birinci Dünya savaşı sonrasında kurulması amaçlanan Büyük Azerbaycan’ın kuzeyi Sovyetler Birliği, güneyi ise İran tarafından paylaşılmıştır. Bu günkü Azerbaycan, kuzeyde olanıdır. Petrol ilk bulunup, İngilizler endüstride kullanmaya başladığında örneğin 1905 yılında İran Azerbaycan’ı, Dünya’nın en büyük petrol üreticisiydi. Kuzey Azerbaycan, Rusya ile ilişkilerini bozmamış, gelişmeye çalışırken, Rusya’nın tepkisini çekmemek için batı ile ilişkilerinde dikkatli olmuştur. Azerbaycan, Rusya ile ticari ve askeri alanda ilişkilerini devam ettirmektedir. Azerbaycan, Rusya gibi otoriter yönetimlidir. Azerbaycan’ın ana sorunu 1993 ve 1994’den beri Dağlık Karabağ ve Karabağda 7 Azerbaycan bölgesinin Ermenistan tarafından işgal edilmesidir. Azerbaycan’ın beşte biri Ermeni işgalindedir.

Ermenistan’ın,Rusların Basra körfezine inmesini engellemek için Birinci Dünya savaşı sonrasında İngilizlerin oluşturdukları bir tampon devlet olduğu söylentisi vardır. Ancak Ermeniler binlerce yıl geçmişi olan, ilk hıristiyan devlet olduklarını, üç deniz (Hazar denizi, Karadeniz ve Akdeniz) arasında kalan bölgenin sahibi oldukları iddiasındadır. Ermenistan lideri Nikol Pashinyan mikro devrimlerle kapitalist ve demokrasi ile yönetilen bir Ermenistan oluşturmaya devam edeceğini belirtmektedir.

Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bağımsızlık imkanı elde eden Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan 1993’den sonra tekrar Rusya’nın harekete geçmesini ve bölgede etnik çatışmaları körükleyerek ekonomik, siyasi alanlarda etki altına alma çabalarını görmüştür.

Bu kapsamda Gürcistan ABD; AB ve NATO ile ilişkilerini geliştirmeye çalışmıştır. Rusya kendisiyle ters düşen Gürcistan’ı baskı altına almış Rusya’nın desteklediği Abhazya ve Güney Osetya 2008 yılında Gürcistan’dan fiilen ayrılmıştır. Buralarda yaşayanlar  Rus vatandaşı haklarına sahiptir. Bağımsız statüde ama Rusya etkinliği altındadırlar.  Ancak Dünya’da tanınmışlıkları yoktur.

Netice olarak, günümüzde Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan’ın yer aldığı geçiş toprakları Güney Kafkasya;  bölgenin etkin devletleri olan Rusya, Osmanlı Devleti ve İran üçlüsü arasında tarih boyunca el değiştiren ihtilaf bölgesi olmaya devam etmektedir.

İran kuzey’deki Azerbaycan’ın gelişmesini uzun dönemde kendisine tehlike olarak görmektedir. İran’a göre kuzeydeki Azerbaycan, komşuları Türkiye’nin etkisi sebebiyle, müslüman ve şii olmasına rağmen, güneydekilerle birleşebilir. Bu olasılık İran’da tehdit olarak algılanmaktadır. Azerbaycan’ın gelişmesini istemeyen İran,  Ermenistan’ı silah ve petrol yardımlarıyla desteklemektedir.

Ermenistan görüşüne göre, Türkiye,petrol ve gaz boruları dağıtımında geçiş ülkesi olmak ve bundan pay almak istemektedir. Azerbaycan’ı desteklemesi orta asya’daki devletlerle daha iyi ilişki kurmak istemesindendir. Ermenilere göre soykırımı tanımayan Türkiye, Ermeni diyasporasına (dışarda yaşayan Ermeniler örneğin ABD, Rusya, Fransa, Lübnan gibi)  gücünü göstermek ve Ermenistan’a ders vermek istemektedir.  Bu yüzden Ermenistan sınırını kapalı tutmakta ve Ermenistan’ı izole etmeye çalışmakta, Azerbaycan’ı desteklemektedir. Türkiye  cezalandırılmalıdır.

Türkiye’ye göre ise1914 sonrası Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Türklere yoğun soykırım uygulayan Ermeniler,  İngiliz, Fransız ve Rus tahrikleriyle Türklere ve Osmanlı Devleti’ne çok zarar vermiştir. Genişleme politikası güden, masum ulus rolündeki Ermeniler,  yaklaşık 27 yıldır Azerbaycan topraklarını işgal etmiştir.  Ayrıca, Ermenistan, Türkiye’den soykırım tazminatı ve toprak istemeyi hedeflemektedir.  

İsrail, Azerbaycan tarafındadır. İsrail politikası,  sokaktaki insanın tahminine göre Ermenistan’ı desteklemesi umulurken, aksine Azerbaycan tarafındadır. Azerbaycan’a silah satmakta, petrol almaktadır. İsrail’in ana düşmanı İran olduğundan İran’ın kuzeyden gözlenmesi ve  kuşatılmasında Azerbaycan’dan İsrail yararlanmak istemektedir.

Gürcistan,  Azerbaycan ve Ermenistan’ın komşusudur. Batı’ya yaklaşmak isteyen Gürcistan Rus baskısına uğramıştır. Bu kapsamda 2008 yılı Ağustos ayındaki savaşla Abhazya ve Güney Osetya,  Rus desteğiyle Gürcistan’dan fiili olarak ayrılmıştır. Ruslar kara ordusu ve hava kuvvetlerinin komuta kontrol, koordinasyon eksiklerini görmüş, çok sayıda tankları Gürcistan’ın elindeki batı imalatı füzelerle tahrip olmuştur. Gürcistan, doğal olarak Rusya ile baş edecek gücü olmadığından  Rus hakimiyetini kabul etmek zorunda kalmıştır. Azerbaycan’a  Gürcistan üzerinden ulaşan Türkiye için Gürcistan değerlidir.

Komünist dönemde üç ülkeyi de yöneten Rusya bu ülkelerin Avrupa Birliği, NATO ile yakınlaşmasına, Ukrayna dahil karşıdır. Rusya, sınırdaş olduğu ülkeleri tampon olarak tutmaya çalışmakta ve Batı hakimiyetine geçmesine stratejik olarak karşıdır.

Rusya, çöküş sonrası oluşan dağılmayı giderilmesi gerekli hata olarak görmektedir. Bu kapsamda 1993 yılı sonrasında Yakın Çevre Stratejisi geliştirmiştir. Kendi sınırlarına komşu devletlerin ABD ve AB yörüngesine girmesini önlemek istemektedir. Doğu Avrupa’daki gerilemeyi Polonya, Latvia, Estonya, Litvanya, Macaristan, Çekoslovakya, Romanya, Bulgaristan kayıplarını büyük bedel olarak algılamaktadır. Rusya, Kafkasya’daki üç ülkenin de kendi etkinlik bölgesinden çıkmamasını istemektedir. Rus silah sistemine ve ekonomisine bağlılık,  Ortodoks olmak  Gürcistan ve Ermenistan’ın  müşterekleridir.

Günümüzde Rusya, Ermenistan politikasından hoşnut değildir. Ermenistan lideri Pashinyan’ın devrim yaptık. Ermenistan kapitalist metotlarla üreten, demokrasi ile yönetilen bir ülke olacak söyleminden ve AB’ye yaklaşımından rahatsızdır. Rusya yönünden Ermenistan başarılı olursa bölgede kötü örnek olacaktır. Bu yüzden savaş Ermeni sınırlarında olmadıkça, Azerbaycan topraklarında olduğu müddetçe Ermenistan’ı savunmayacaktır. Taraflara ateş kes tavsiyesinde bulunmaktadır.

Fransa, Ermenistan’ı desteklemektedir. Yarım milyona yakın Ermeni kökenli insan Fransa’da yaşamakta ve diaspora olarak Türkiye ve Azerbaycan  aleyhinde bulunmaktadır. Ermeniler Fransa’ya  entegre, etkin ve beceriklidir. İkinci Dünya savaşında Ermeni azınlık Fransa bağımsızlığı için Almanya’ya karşı savaşmıştır.  Ayrıca,  günümüzde Türkiye’nin Libya’daki müdahalesi,  Afrika’yı ekonomik  menfaat alanı olarak devam ettiren Fransa tarafından istenmemektedir. Fransa, Doğu Akdeniz’de Yunan ve Kıbrıs Rumları hakimiyetini desteklemekte  ve Ortadoğu’da Suriye’de,  Lübnan’da  etkinliğini artırma, devam ettirme çabasındadır.

Son söz:Ülkeler tutumlarını ekonomik ve politik menfaatlerine göre ayarlamaktadır. Türkiye’nin bu savaşta tarafsız kalması, yumuşak güç olarak davranması karşı tarafta zaaf sayılabilir.  Azerbaycan Türkiye sınırdaşlığı, arada tampon bölge kalmaması iki ülke için uzun dönem hedefi olabilir. Azerbaycan Türkiye işbirliği iki ülke için de çok yararlıdır. Ermenistan’ı  ölçülü olmaya davet edici  etkisi de önemlidir.

 

???

 

 
Toplam blog
: 182
: 1556
Kayıt tarihi
: 14.10.12
 
 

Elektronik Y.Mühendisiyim. Teknik alan dışında Tasarruf ve tutumlu yaşam, Kişisel Finans Yönetimi..