Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Aralık '08

 
Kategori
Şiir
 

Kahpe hayat

Kahpe hayat
 

Ardında boy veren yaşama inat, bir mezar taşının yalnızlığında üşüyen hayat.


Kahverengi bir sokakta, flu kavşakta

Can çekişirken bir beden, gözü arkada

Bir şimşek çakar, fırtına kopar

Yaşam çiçek açar öbür sokakta


Sırtında örseleyen yaşamın ağır tokadı

Önünde ruhu gibi yaralı ekmek dolabı

İçinde hayata gülen mavi beyaz bulutlar

Umut satar yetmişinde bahtsız bir adam.


Göründükçe çocuklar karşı köşeden

Coşar çocuk ruhu, umut devingen.

Bir pembe sevinç olup dolarsa cüzdan

Akşama elif kızın sütü tamamdır, tamam!


Bir başka zamanda bir deli rüzgar

Tufan olur koca bir şehri yutar

Çatlar ar damarları ihanete bir deli aşkın

Bir yürek doyunurken, bir yürek susar.


Dünya mı yalan?

Düşler mi? ... diye düşünürüm.

Sevda mı yalan?

Aşklar mı? ... diye düşünürüm.

Bir çığlık nerede başlar,

Bir feryat nerede susar?

Kabuk bağlar mı,

Ne zaman bağlar?

İkide bir kaşınırken...

İçi irin dolu yaralar...


Yanıt vermez, veremez serseri ruhum, yalpalar durur.

Rakımı yüksek bir geminin, alçak güvertesinde...

Nanik yapar, dil çıkarır, güler halime.

Aklı bir karış havada, haylaz bir maymun!


Ne gidebilir, ne kalabilir, ne de yaşar.

Bir yanı hayata dönük, bir yanı aksar.

Hayatın kahpe akan derin suyunda...

Ne yaralar kabuk bağlar,

Ne de can susar!

A. Sarıkaya

 
Toplam blog
: 669
: 1503
Kayıt tarihi
: 19.01.07
 
 

Bir on dört mart sabahı güneş henüz arz-ı endam ederken üzeri yongalarla kaplı, küçük pencereli, ..