Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '12

 
Kategori
Sosyoloji
 

Kahraman bekleme mantığı

Çanakkale Zaferimiz kutlu olsun. 2006 yılında yazdığım bir makalemi paylaşıyorum.

------------------

Çevresindeki / ülkesindeki olaylara ilgi duyan her vatandaş, Türkiye’mizdeki güncel sorunlar için endişeleniyor.

Endişelenmek; kişiyi çözüme el koymaya ya da çözüm yolunda somut ve pratik düşünce üretmeye sevk ediyorsa, pasif bir duygu olmaktan çıkıyor. Aksi takdirde sonuçsuz ve yararsız endişe girdaplarında boğulan birey, özellikle de endişe duyduğu konuda konuşup/yazıyorsa, ne yazık ki, ait olduğu toplumu da umutsuzluk ve çözümsüzlüğe sürüklüyor. Benim “Pasif endişe” diye adlandırdığım bu tür duygulanımların kişisel ve toplumsal boyuttaki kaçınılmaz sonucu ise, “KAHRAMAN” BEKLEME MANTIĞI oluyor...

“KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nda birey ve toplum, pasiftir. Adı üstünde;  biri ya da birilerinin çıkıp, kendisi adına kahramanlık yapmasını, LİDER OLMASINI bekler... Söz konusu kahramanlar, olağanüstü hatta insanüstü özelliklere sahip olacaklardır. Bu nedenle, “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nda, kendi gerçeklerini keşfederek, ait olduğu topluma lider olan kişilerle özdeşleşme çok zordur. Tam tersine, anlama ve benimseme yerine, onları ilahlaştırma eğilimi gözlenir.

“KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nın etkisindekilerin, çoğunlukla kendilerine az güvenen kişiler olmaları da doğaldır. Eğer çıkarsa, beklenen kahramana koşulsuz ve tam itaat edilecek; “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”ndaki örtülü boyun eğme gereksinimini de bu itaat karşılayacaktır.

Diğer taraftan, ne kadar çelişkili olsa da, “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nda güçlü görünme gereksinimi de vardır. Çünkü güçlü görünmek, gücünün bilincinde olmayanların yegâne avuntusu, sosyal tatmin vasıtasıdır.

“KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nda bu gereksinim, söz kirliliği/kalabalıklığı ile karşılanır. Bu mantıkta açıklık ve yalınlık, özellikle kaçınılması gereken kavramlardır. Ne kadar uzun konuşup/yazar ve özellikle de herkesin anlamayacağı ifadeler kullanırsanız, o kadar bilgili/güçlü görünür, dolayısıyla da “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nın arkasına sığınabilirsiniz.

Peki, ya “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nın etkisindekilere, “KAHRAMAN OL !” diyen birileri çıkarsa?

Söz kalabalıklığında başkahraman olsalar da, taşın altına el koymaları istendiğinde, çok geçerli mazeretlerle ÇARK EDEN KİŞİLERDİR ONLAR... Öyle ki, “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nı bile gizleyecek bahanelerle, kahraman olamayacaklarını, örtülü biçimde dile getirirler. “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nı bilmeyenler bu bahanelere inanır, bilenler ise genellikle göz yumar. Çünkü “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”, alışılmış bir kalıptır ve alışılmış kalıplara başkaldırmak, başlı başına kahramanlıktır(!)...

Şimdi düşünüyorum: Ya, büyük önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK de “KAHRAMAN BEKLEME MANTIĞI”nın etkisinde olsaydı?

Demek ki, kahraman beklemek yerine, her birimiz yüreğimizi koyduğumuz konuda LİDER OLMA SORUMLULUĞUNU ÜSTLENMEYE GÖNÜLLÜ OLMALIYIZ.

DOĞALDIR Kİ, “BİR” DEĞİL, “YETMİŞ MİLYON” KAHRAMANIN YAŞADIĞI BİR ÜLKENİN GELECEĞİ, ÇOK DAHA AYDINLIK VE GÜVEN DOLU OLACAKTIR...

 İzmir, 15 Temmuz 2006

 

 
Toplam blog
: 62
: 569
Kayıt tarihi
: 27.11.09
 
 

8 Ekim 1973 İstanbul doğumluyum. Doğum sırasında oksijensiz kalmamı takiben dünyaya gözlerimi Ser..