Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '09

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Kahrın da hoş Allah’ım

Hayatta sürprizlere hazır olmak gerekiyor. Neyin, ne zaman bizimle olacağını bilemiyoruz. Acının mı yoksa iyiliğin mi?İnsan yapı itibariyle kendi penceresinden işlerinin kendi istediği doğrultuda olmasını ister.

Öyle de olursa işlerinin doğru ve güzel olduğuna karar verir.insanın yapısı budur. Lakin yüce yaratıcımızın ne dilediğini bizler bilemeyiz.

İsteğimizin dışında veya aksi olunca üzülür, kahreder veya olgun biriyse sabreder. Dünyada birçok hadise meydana gelmektedir. Özellikle insanlar kendi iç dünyasında bazı durumları yaşamaktadır.

İçinde yaşamış olduğu sıkıntı veya sevinçi bazen de paylaşır. Bazen de içine çıkmayasıya gömer.

Bu gün bakıyorsunuz yarın için ümitlisinizdir. Ümit vadeden durum ortaya çıkmış olabilir, önce sonuca ulaşmadan müjdeleri yaşamadan, ümidinize ulaşmış gibi yaşamamak gerekir.Bakmışsınız hiç umulmadık bir gerçekle karşılaşmışsınız. Ümidiniz oluşmadan sıkıntı oluşabilir.

Ümidinizin sönebilir olmasından dolayı asla tekrarı olmayan dönemece girdiğinizi gördüğünüzde ne yaparsınız? Kadere teslimiyet mi dediniz? Gidenin gelmeyeceği, dönüşü olmayan yurduna gittiğini kabullenmek ne kadar zor gelir insanların bazısına.

İhtimal ki bu inanç sonucu oluşan tavırdır bunlar kimisi teslimiyetle, kimisi de isyanla karşılar bu durumu.

Bazı insanlarda Allah tarafından verilen hediyenin , emanetin zamanı gelince iadesi gerektiğine inanır. Emanetin süresi uzunda olabilir çok kısada, bir gün, üç gün, altmış yıl gibi. Allah’ ın emaneti bazen evlat olabilir.

Evlenenlerin en büyük arzuları Allah ‘tan hayırlı evlat istekleridir. Özellikle sağlıklı, analı, babalı olması çok önemlidir evlatlarımızın doğumlarından beklentimiz.

Bazımız yıllarca tedavi görürüz evlat sahibi olabilmek için, bazımız da evlat sahibi oluruz kıymetini bilmeyiz. Bazımızda Allah ‘ın lütfüne şükrederiz.

Bazımız da evlat sahibi oluruz erkek olur, bir de oğullarımın kız kardeşi olsun deriz. Aslında çevrede bu yönde bize manevi baskı yapmaktadır.

Farkında olsak ta olmasak ta bir de çocukların kız kardeşi olsun denir. Anne baba bazen düşünmese de acaba der baş başa kaldıklarında komşunun, akrabaların dediği gibi bir de Allah ‘tan kız evlat mı istesek diye gönüllerine düşer?

Şartlar oluşunca belki de kız çocuğunun dünyaya geleceği müjdesini duyarsınız.

Hazırlıklarınızı yaparsınız. Elbiselerini alır, ilk doğum anında ki elbiselerini itinayla seçersiniz tüm hazırlıklar yapılır. Ama umulmadık işlerin başınıza geleceğini hiçbir zaman aklınıza getirmeseniz , hiç ummadığınız sürpriz kapınızı çalmıştır belki de.bebeğin ihtimal dâhilinde tutarak belki de ömrünün uzun olmayacağını da aklınızın köşesine yazmanız gerekebilir.yazarsanız kaybınız olmaz ama alışırda kaybederseniz çok üzülürsünüz.

Bebek sağlıklı doğmayabilir. İşte burası çok önemlidir. Sizin hayatınıza yeni girecek sevimli cennet kokusunun zor durumda olması sizi üzebilir lakin isyana götürmemelidir.

Çocukların ilk hali cennet çiçeği olarak tarif edilir.

Ayrıca sabır, metanet ve de teslimiyet gerekir. Belki de ilk ve son görüşünüz olacak beklediğiniz bebeğinizi.

Bebeğinizi ilk kucaklamanız son yolculuğuna da olabilir. Nefes alıp verdiği anlarda kucaklayamadığınıza üzülmeyin.

Üzülmenin manası yoktur. Birçoğumuz çeşitli imtihanlara tabi tutulmaktayız. Kimimiz hastalıkla, kimimiz malımızla, kimimizde evlat acısıyla imtihan oluruz.

İmtihanın sonucu bize bağlıdır. İlk olayın oluşunda sabırlı olabilirsek gerçekten dirayetliyiz demektir. Dünyanın meşguliyetine ehemmiyet vermeden emaneti temiz haliyle asıl sahibine teslim etmekte emanete riayet edildiğinin ispatıdır.

Asi olmadan, isyan etmeden. Kahrında hoş, nimetinde hoş, verdiğin hediyeye de hamdolsun, hediyeni istediğinde de sonsuz ham dolsun demek büyüklüktür.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..