Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

diyetisyen ilkay kivrak cetin

http://blog.milliyet.com.tr/diyetilk

20 Mart '17

 
Kategori
Beslenme / Diyet
 

Kahve tüketimi ve sağlık üzerine etkileri

Kahve tüketimi ve sağlık üzerine etkileri
 

Kahve, bulanık kafalı ve mahmur uyurgezer milletinin sabahları bir numaralı içeceğidir. Ayrıca popüler bir enerji vericidir ve gün ortası düşüşleriyle savaşmanın en hızlı yöntemlerinden biridir. Kahve, potansiyelinizin kilidini açıyor gibi görülebilir fakat bu içeceğin birçok yan etkisi de bulunmaktadır. Kahve basit bir içecek değildir. Sihirli bir patlama yaratabileceği gibi bir zehir de olabilir. 

Bilim adamları kahvenin kakao ve yeşil çaydan daha fazla antioksidan içerdiğine inanmaktadır. Kavrulmamış kahve çekirdeklerinde yaklaşık 100 adet, işlenmiş kahve çekirdeklerinde yüzlerce güçlü antioksidan bulunmuştur. Amerikan Kimya Topluluğu’nun yürüttüğü bir çalışma, kahvedekiyle aynı oranda antioksidan içeren bir içecek olmadığı kanıtlanmıştır. Kahvedeki antioksidanlar, inflamasyonla savaşır, kalp sağlığını destekler ve Parkinson hastalığı, Tip 2 Diyabet, kolon kanseri ve diğer kanser türleri riskini azaltır. Vücudu serbest radikal hasarına karşı korur ve kardiyovasküler hastalıkları önler.

Kahve ve Beyin fonksiyonları

Miami Üniversitesi ve Güney Florida Üniversitesi araştırmacıları, 65 yaş üzeri yüksek kan kafein seviyelerine sahip bireylerin daha düşük seviyelere sahip bireylere göre 2-4 yıl daha sonra Alzaimer Hastalığı geliştirebileceği sonucuna varmıştır. Fakat düzenli kahve tüketiminin sizi ömür boyu Alzaimer hastalığına karşı koruyacağını söyleyememekle beraber düzenli kahve tüketiminin hastalığı erteleyeceği konusunda hemfikirlerdir. Başka bir çalışmada da kahve tüketiminin Parkinson Hastalığı gelişimi riskini düşürdüğü gösterilmiştir.

Kahvenin aynı zamanda kısa dönemli hafızayı güçlendirme üzerine güçlü bir yeteneği vardır. Beynin konsantrasyon ve hafızadan sorumlu bölgeleri üzerine etki eder. Yine de bu etkinin ne kadar sürede sonlandığına yönelik yeterli kanıt yoktur. Bir görevi yerine getirmeye çabalarken 1 bardak kahve almak kesinlikle denemeye değer!

Daha Mutlu ve Uzun Yaşamanıza Yardım Eder

Kahvenin duygu durumunu yükselttiği ve anksiyete ile depresyonu azalttığı gösterilmiştir. Amerikan Nöroloji Akademisi’nde yapılan bir çalışmada; günde 4 veya daha fazla kahve tüketenlerin hiç kahve tüketmeyenlere göre daha az depresif hissettiklerine işaret edilmiştir. Kafein, duygu durumunu yöneten seratonin ve dopamin dene nörotransmiterleri uyarır. Gerçi bu durum sadece yüksek kafein içeriğine bağlı değildir. Örneğin kola gibi bazı asitli içecekler de kafein içerir fakat bu ürünler depresyonla bağlantılıdır. Araştırmacılar kahvenin duygu durumunu yükseltme nedeninin yüksek antioksidan içeriğine de bağlı olduğunu bildirmiştir.

Atina Tıp Fakültesi araştırmacıları, Yunan adalarından birisi olan Ikaria adasındaki insanların dünyadaki diğer insanlara göre daha uzun yaşadıklarını keşfetmiştir. Bu adada 90 ve 100 yaşlarında sağlıklı görünen ve hisseden birçok insan vardır ve bu nedenle ada “ İnsanların ölmeyi unuttuğu ada” olarak da anılır.  Bu durum kan damarlarının ve dolaşımının yüksek oranda sağlıklı olması ve düşük kardiyovasküler risk ile ilişkili bulunmuştur. Araştırmacılar bu durumu tüketilen kahvenin antioksidanlarla dolu olması ile açıklamıştır.

Kahve tüketimi ve hastalıklarla ilişkisini inceleyen çalışma sonuçlarına göre;

Orta yaşlı bireylerde günde 4 veya 5 bardak kafeinli kahve tüketimi ileri yaşlardaki Alzaimer hastalığına karşı korur. Daha ileri yaşlarda kahve içmeye başlamanın da benzer bir etki yarattığı bulunmuştur.

Çalışmacılar, kafeinli kahvenin farelerin beyninde beta-amiloid üretimini azalttığını göstermiştir. Bu madde Alzaimer hastalarının beyninde görülen plak karakteristiğini oluşturur. Diğer kafeinli içeceklerin tüketimi aynı etkiyi yaratmamıştır.

Avustralyalı bilim adamları çalışma sonuçlarını analiz ettiklerinde, günde 1 bardak kahve tüketiminin Tip2 Diyabet riskini %7 oranında düşürdüğünü bulmuştur. Günde 3-4 bardak kahve tüketimi bu riskte %25 düşüş göstermiştir. Günde 3 bardaktan fazla kafeinsiz kahve tüketimi ise u riskte %33 düşüş oluşturmuştur.

Günde 3 bardak kafeinli kahve tüketiminin farklı çalışmaların sonuçları analiz edildiğinde Parkinson hastalığını %25 oranında düşürdüğü görülmektedir.

Küçük bir çalışmada, günlük 3 bardak kahve içeriğine eşdeğer öcüde kafeinin, Parkinson hastalarında hareket problemlerini iyileştirdiği gösterilmiştir.

Kahve Tüketiminin Dezavantajları

Dişlerde lekelenmeye neden olur, fakat bu lekeler içecek tüketiminin hemen ardından dişler fırçalandığında azaltılabilir.

Filtresiz kahve, kahveol ve kafesol denen iki madde içerir; bu maddeler kandaki LDL kolesterol oranını yükseltebilir. Bu tip kolesterol, arter iç yüzeyinde yağ birikimine neden olur ve kalp krizi ile inme riskini arttırır. Fakat çoğu kahve bu kimyasalları arındıracak şekilde filtre edilmiştir. Ekspresso kafesol ve kahveol içerir ancak bu kahvenin diğer kahvelere göre içimi daha küçük miktarlarda olmaktadır.

Bazı kişilerde kafein diüretik etki yapar

Sindirim sistemindeki kasları gevşetir ve dışkılamaya hatta ishale neden olabilir.

Bazı kişilerde reflüye neden olur.

Kafeinli kahvenin fazlasıyla enerji verici özelliği vardır ve bazı duyarlı kişilerde stres oluşturur. Bu da kalp hareketlerini tetikleyebilir.

Kahvenin baş ağrıları üzerine ikili etkisi vardır. Kahvenin, bazı ağrı kesicieri daha etkili hale getirdiği bulunmuştur, diğer yandan bazı kişilerde kahve tüketimi baş ağrısına neden olmaktadır. 

 

Diyetisyen

İlkay KIVRAK ÇETİN

 
Toplam blog
: 18
: 2955
Kayıt tarihi
: 28.02.12
 
 

2007 yılında Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden mezun oldum. Halen Diyeteti..