Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '09

 
Kategori
Siyaset
 

Kahvehane sohbetleri

Kahvehane sohbetleri
 

Bu fotoğraf sigara yasağından önce çekilmiştir.


Milletin nabzının en doğru olarak tutulabileceği mekanlar kahvehanelerdir. Her ne kadar şu sigara yasaklarından sonra ayarlarda bazı değişiklikler olsa da kahvehane gündemlerinin en başında yine siyaset ve memleket meseleleri yar almaktadır.

Ben bazı arkadaşlarım gibi keyifli kahvehane sohbetleri yazamıyorum ama yine de bu hafta özellikle birkaç masa dolaşıp sohbetlere kulak verdim. Duyabildiklerimi sizlerle paylaşıyorum.

“Bu açılımın ne olduğunu anladınız mı? Ben meclis görüşmelerini can kulağıyla dinlememe rağmen pek de bir şey anlamadım.”

“Bölecekler bizi kardeşim, bölecekler…”

“Bizi kimse bölemez. Bin yıllık tarihimiz…”

Bir diğer masaya kulak verdim.

“Terör bitecekse bırakalım bildikleri gibi yapsınlar.”

“Peki yarın başkaları da silahlanıp dağa çıkarsa? Onlara da mı istediklerini vereceğiz?”

“Ne yapalım, işte başa çıkamıyoruz. Sürekli olarak şehit veriyoruz.”

Ve bir sonraki masa:

“Yahu bu güneydoğu zaten bizim başımıza hep dert açtı. Verelim gitsin. Orada ayrı bir devlet mi kurarlar, yoksa Amerika’nın jandarması mı olurlar?...”

“Ne diye verelim kardeşim? Bu topraklar için atalarımız can verdi.”

“İyi de zaten buraları bizim sırtımızda bir kambur değil mi? Türkiye’nin batısında kazanıp ürettiğimizi hep bunlara yedirmiyor muyuz? Yetmiyor, bir de üstüne evlatlarımızı şehit veriyoruz. Sivas’tan berisi bize yeter…”

***

Sevgili okuyucu, iş buraya geldiyse, vatandaş artık ciddi ciddi, verip kurtulmayı çare olarak düşünmeye başladıysa durum gerçekten de çok vahim demektir.

Acaba başından beri istenen bu muydu?

Yıllar önce yapılan komplo teorilerinde hep bu konu üzerinde durulurdu. Amerika’nın gerekirse savaşı göze alarak İran ve Türkiye’den toprak kopartıp İsrail’e müttefik yeni bir Kürt devleti kuracağı iddia edilirdi. Bu iddia ve teorilerin pek de boş olmadığı zaman içinde görülüyor.

Türkiye’de para harcamadan ve de can kaybı yaşamadan bizi bize ezdirerek canımızdan bezdiren ABD amacına ulaşmak üzere. Bu son açılım muhabbetleri üzerine kahvedeki adamın gelmiş olduğu yukarıda naklettiğim nokta artık bölünmenin eşiğinde olduğumuzun işareti gibi.

***

Geriye İran kalıyor. İran’ın rejiminden kaynaklanan korumacı yapısı bu ülkede kolayına bir bölünme gerçekleştirilemeyeceği kanaati veriyor. Bu durumda ABD burada Irak’ta yaptığını yapıp bir bahaneyle savaşacak ve planlarını silahlı gücüyle gerçekleştirme yoluna gidecektir. Bu çatışmada en büyük güvencesi de özerklik kazandırmaya çalıştığı doğu ve güneydoğu illerimiz olacaktır.

Son günlerde İran’da yaşanan karışıklıklar ve toplumsal hareketler gelecek günlerin habercisi gibi.

 
Toplam blog
: 114
: 548
Kayıt tarihi
: 18.11.09
 
 

Emekli öğretmenim. Üç yıldır Söke Ekspres gazetesinde günlük yazılar yazıyorum. 2008 Yılında röpo..