Kalamış

Kalmış İstanbul’un Kadıköy ilçesinde bir semt ve aynı adla adlandırılan bir koydur. Kalamış ismi, geçmişte burada bulunan bodur ve sık sazlardan dolayı Rumca sazlık kamışlık anlamına gelen Kalamissiadan gelmektedir. 

Günümüzde  Fenerbahçe olarak bildiğimiz ama eskiden Kalamışolarak anılan bölgedeki burna, 16. yüzyılda bir deniz feneri yapılmasının ardından burası Bahçe-i fener, yani fener bahçesiadını almış. Bu isim söylene, söylene Fenerbahçe’ye dönüşmüştür.19.y.y.in ikinci yarısından itibaren varlıklı ailelerin buraya köşkler, yazlıklar yaptırmasıyla, Kalamış’ın görkemli dönemi başlamıştır. 1927 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü’nün burada düzenlediği yaz balosunu, o sıralar İstanbul’da olanATATÜRK 3. Kolordu Komutanı Şükrü Naili Gökberk Paşaile birlikte katılmıştır.1930’lardan 1960’lara kadar Kalamış’ın popüler yerlerinden biri de Belvü Oteli ve Gazinosu’dur. Bugün büyük bir marinası ve parkı bulunan Kalamış’a, Galatasaray Spor Kulübü’nün Kalamış Tesisleride yer almaktadır. Ayrıca Kurbağalı dere’nin Kalamış koyuna döküldüğü yerde de, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Dere ağzı Tesisleribulunmaktadır. Günümüzde  Fenerbahçe olarak bildiğimiz ama eskiden Kalamışolarak anılan bölgedeki burna, 16. yüzyılda bir deniz feneri yapılmasının ardından burası Bahçe-i fener, yani fener bahçesiadını almış.( )Bu isim SONRA Fenerbahçe ismini almıştır.19.y.y.in ikinci yarısından itibaren varlıklı ailelerin buraya köşkler, yazlıklar yaptırmasıyla, Kalamış’ın görkemli dönemi başlamıştır. 1927 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü’nün burada düzenlediği yaz balosunu, o sıralar İstanbul’da olanAtatürk,3. Kolordu Komutanı Şükrü Naili Gökberk Paşaile birlikte katılmıştır.1930’lardan 1960’lara kadar Kalamış’ın popüler yerlerinden biri de Belvü Oteli ve Gazinosu’dur.Bugün büyük bir marinası ve parkı bulunan Kalamış’a, Galatasaray Spor Kulübü’nün Kalamış Tesisleride yer almaktadır.       Bir tatlı huzur almaya geldik, Kalamış'tan" şarkısındaki Kalamış'ın burası olduğu bilinse de, bugünkü Kalamış'a bakarak buranın nesinden huzur alınabileceğini kestirmek zor. İstanbul’un maalesef her geçen gün tarihi dokusu ğdeiştirilmektedir. Eski İstanbul’umu arıyorum, geri istiyorum. Geri gelir mi acaba?İçim yandı. İstanbul her gün biraz daha kimliğinden uzaklaşıyor. Bizim İstanbul, bu devirde de, kubbeler şehri gökdelenler şehri oluyor. İstanbul, tarihi, kültürel şehir olmaktan çıktı, taş yığını haline geldi. Orta Okul son sınıfta iftihar listesine geçmem nedeni ile rahmetli babam ödül olarak Kalamış’ta oturan teyzemlere götürmüştü. Hayran olmuştum. Ankara’ya döndüğümüzde arkadaşlarıma anlata, anlata bitirememiştim. Eskiden çok güzel eserlere konu olan İstanbul’un bir semti olan Kalamış’a ait Rahmetli Münir Nurettin Selçuk’un şarkısını anmadan geçmiyorum. Ruhu şad olsun.

Yok, başka yerin lütfü ne yazdan ne de kıştan
bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış’tan, ah Kalamış’tan
yok zerre teselli ne gülüşten ne bakıştan
bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış’tan, ah Kalamış’tan

İstanbul’u sevmezse gönül aşkı ne anlar
düşsün suya yer, yer erisin eski zamanlar
sarsın bizi akşamda şarap rengi dumanlar
bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış’tan, ah Kalamış’tan.

Of, of fethettiniz ay parlayarak şen gülerekten
gündüz koya sen gel gece kalsın aya nöbet of
ses çıkmıyor artık ne kürekten ne yürekten
emret güzelim istediğin şarkıyı emret of, of
bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış’tan ah Kalamış’tan.

NAHİDE ÇELEBİ