Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ocak '16

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Kalça Protez Ameliyatı(Son Bölüm)

Kalça Protez Ameliyatı(Son Bölüm)
 

 Ameliyattan çıkıp odama geldiğimde gayet iyiydim. Etrafımda kızımı,eşimi ve yakın arkadaşlarımı görünce daha da mutlu oldum.

 Bir kaç dakika geçti sanırım birden çevremdeki sevdiklerimi bir tül perdesinin arkasından görmeye, seslerini çok derinden duymaya başladım. Sanki herkes benden yavaş yavaş uzaklaşıyordu. Yakınımda olan eşime bana bir şeyler oluyor dememle birlikte etrafımda hemşireleri gördüm.Tansiyonumu ölçüyorlardı. Bu arada hemşirenin sesini duydum. Tansiyon 4 e 6,acil kan vermemiz gerekiyor diyordu.

Bir kaç dakika içinde karyolanın kenarındaki askıya bir ünite kan asılmıştı bile. Ancak iki ünite kan alınca tansiyonum normale geldi ve ben etrafımdakileri eskisi gibi görmeye başladım. Demek ki ameliyatta çok kan kaybetmiştim.

 Anestezinin etkisi geçmeye başladıkça kalçamda ve üst bacağımdaki  derin kesiğin, direnin ve sondanın farkına varmaya başlıyordum.Neyseki devamlı ağrı kesiciler veriliyordu serumla ve ben çok acı çekmiyordum.

 İlk gün bana gıda vermediler. ikinci gün sulu gıdalara  başlandı. Ameliyata girmeden barsak boşaltımı da yaptıkları için gıda almamak barsaklarımın çalışmamasına sebep oldu. Yoksa yatar halde biraz sıkıntılı olabilirdi olay.

Ameliyatın ikinci günü ayağa kalkacaksınız dendi.Bu arada sondam da çıkarıldı. Neyseki sonda çıkarıldığında olabilecek olaylarla karşılaşmadım. Aynı şekilde ayağa kalktığımda da baş dönmesi gibi bir sorun yaşamadım. Bu arada bana volker denen ve bebeklerin yürütecine benzer bir alet getirildi ve bir süre bununla yürüyeceksiniz dendi. Doktorumun söylediğine göre ilk 15 gün ameliyatlı ayağımın üzerien hiç basmayacaktım. 15 Günden sonra %30 , bir aydan sonra ise %50 basma iznim vardı.Ayağımın üstüne tam olarak ancak 6 hafta sonra basabilecektim. Bu çok uzun bir süreçti.

 İlk ayağa kalktığımda volker yardımıyla tek ayak üzerinde bir kaç adım atabildim ancak. Benim yaşımda ve kilomda bir insanın tek ayak üzerinde zıplayarak yürümesi düşünülecek bir olay değildi. Çocukken bile sek sek oynamamış birinin tek ayak üzerinde zıplaması.

 Neyse ki doktorum amliyatlı ayağınızla tuşe yapabilirsiniz demişti. Ancak o şekilde parmak uçlarıma basarak bir kaç adım atabildim ilerki günlerde. Fizyoterapistimin  eşimin ve hemşirelerin destekleri bile pek yararlı olmuyordu. Zira ben korkuyordum tek ayak yürümekten. Ayrıca alışık olmayan ayağımda parmak üzerine  basınca ağrı  yapmıştı. 

 Hastanede iki hafta kaldım. Dikişlerimin alındığının ertesi gün taburcu oldum. Evime ambulansla geldim. Doktorum 50 cm den aşağı bir yere oturmamamı önerdiği için arabamızla gelemedim. Zira arabamız Sedan türü bir otomobil ve koltukları alçak. Bu tür bir araca 3 ay binmemem gerekiyormuş.Ancak Dacıa türü bir araca binebilirmişim. 

 Eve geldiğimizde ikinci kata çıkardılar beni. Çıkardılar diyorum zira 6 hafta merdiven çıkmam da yasaktı. İkinci katta kızımın hazıırladığı pudra renkleri hakim odamda ve yatağımda yatacaktım bir süre. 

 Bugün 6 hafta bitti ameliyat olalı. Tam 4 haftadır ikinci katta yaşıyorum masallardaki Rapunzel gibi. Mutfak aşağıda olduğu için yemek, yukarı kata önüme geliyor. Yıllarca yemek yapmış bir ev hanımı olarak iyi bir dinlenme oldu doğrusu. Günlerim internet, televizyon ve gazete üçlüsü arasında geçiyor.

 Artık ayağımın üzerine  tam olarak basabiliyorum ama gene volkerle yürüyorum. Merdiven henüz inmedim. Sanırım önümüzdeki günlerde bu deneyimi yaşayacağım. Ağrım yok. Ameliyat yerim kapandı. Tek sorunum geceleri sık sık uyanmak. Bir de tabii eşimi uyandırmak. 49 Yıllık hayat arkadaşımla beraber yaşadık yaşıyoruz bu süreci.Ne demişler Hayat Müşterektir.

 Ameliyat öncesinden daha iyi olacağıma , daha iyi yürüyeceğime inanıyorum. Yürümek zorundayım .Zira denizler ötesinde beni bekleyen ve ihtiyacı olan kişiler var. Onlar için iyi olmak ve yürümek zorundayım.

Ameliyat kararımı nasıl aldığımı, ameliyat öncesini.ameliyat sürecini ,hastane günlerimi ve sonrasını anlatmaya çalıştım.Bize ne senin ameliyatından diyebilirisniz. Ben benim gibi aynı sorunu yaşayan kişilere biraz ısık tutabilmek için paylaştım yaşadıklarımı. Evet doktorların dediği gibi hastalık yok hasta var ve herkesin yaşadığı farklı olabiliyor ama gene de bir faydam dokunacağını sanıyorum aynı ameliyatı geçirmeyi düşünenlere.

Bu süreç çok uzun ve zor bir süreç.Bu kadar zor olduğunu tahmin ediyordum. Sadece sabır ve beklemek kalıyor bize. Yaşam da bu değil mi zaten.......

 Yazımı bitirirken bu zorlu yola çıkarken beni güçlendiren Sayın Dr. Muvaffak Bağdatlı Bey'e.ameliyatım sırasında ve sonrasında çevremde melekler gibi dolanan bana moral veren Acıbadem Bodrum Hastanesi hemşireleri ve hasta destek elemanlarına,kendimi bir hastanede değil de lüks bir otelde hissettiren bütün personele, fizyoterapistime teşekkür etmek istiyorum. Bu ameliyat süreci ben de güzel bir anı olarak kalacak.

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..