Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ağustos '08

 
Kategori
Deneme
 

Kalem_lik ilk deneme...

Yine beynim vızıldamaya başladı! Yazı yazmaya yeltendim ya ondandır!!! Böyle olunca şu meşhur bilinç altı zırvalıklarıma sinir oluyorum. Ne yani sonuçta yazı yazmak istiyorum ne diye savaşıp duruyor ki beynimin kıvrımları bu isteğimle!

Eli kalem tutan yazı yazıyor; ağzı olan konuşuyor misali! Belki ben de onlardan biriyim! Bana göre öyle değil ama belki de okuyacakların çoğu bunu geçirecek aklından! Aman saçmalayan biri daha! diyecek içinden! Buraya yazmamızın bir nedeni de varlığımızı ispat etmek, başkalarıyla da paylaşmak değil mi ki?! Söz uçar yazı kalır... Geçici olduğunu her gün unutmaya çalışan insanoğlunun kalıcı olmak isteğinin küçük bir izi yazma isteği. Birileri tarafından kabul görmek, onay görmek, takdir almak arzusu.

İşte yine dır dır edip duruyor beynimde düşünceler! Halbuki ben yazıya hiç de böyle başlamayacaktım. Bir susun ya susun !

Öhöm...Baştan aldık...

Kalem_lik' in ilk denemesi... Bir sürü şey anlatmak istiyor geçen güne dair veya gelecek günlerdeki umutlarına ya da bıraksın geçmişi geleceği şu ana dair... İmleç yanıp söndükçe hiçbirşey anlatamıyor. Sanırım ilk yazısından hiç birşey anlatmayı beceremeyen kişi olarak tarihe geçecek:) Veya hiçbirşeyi bu kadar güzel anlatan hiç bir yazı kalacak akıllarda. Fena mı olur unutulmaz böylece:P Bak şimdi geldi aklıma. Bazı insanlar yazılara konan gülücük gibi ifadeleri yanlış buluyorlar; hiç anlamıyorum neden. Ne var sanki şimdi buraya bir gülücük ( :) ) yerleştirsem?! Yazıda bu ifadelere gerek olmamalıymış(mış) Nedenmiş peki?! İnsan anlatmak hissettirmek istediğini bu ifadelere gerek olmaksızın anlatmalı, o ifadenin aslının okuyanın yüzünde belirmesini sağlaması gerekiyormuş ( muş) Belki haklı da ama nereden bilirim ki okuyan benimle aynı duyguyu hisseder mi? E o zaman ben burada gülünmesi gerekiyor da ya gülmedilerse diye stres yaparsam ne keyfi kalacak ki yazmamın:s :p

Of of yine lüzümsuz düşünceler sardı! Bir es verelim şurada yine...

öhö öhö... Tekrar baştan...

Bu akşam yürürken güzelimm İstanbul' un en güzel semtlerinden birinde ve sonuna kadar açmışken müziği, adımlarım beni uçururcasına götürürken yaklaşık 15 durak sonraki durağıma:P doğru, etrafımdaki insanları seyrettim. Gelip geçiyorlar ya da oturup duruyorlardı da belki ben geçiyordum yanlarından... Ne farkeder! Hepimiz geçiciyiz zaten:P ( Bu fikir kaçıncı kez geçiyor bilinçaltım bu fanilik olayına takıntılı galiba) Tüm sıkıntılarına rağmen insan kendi insanlarını, kendi kentinii kendi ülkesini sevmekten vazgeçemiyor bu geçiverdi aklımdan. Gözlerim parıldadı. Çevreme ilk defa bakıyormuşçasına coşkuyla baktım. O sırada benim gibi şaşkın bakan bir iki insan daha yakaladım; seviniverdim ne güzel benim gibi hissedenler var diye:) Meğer turistlermiş gözleri parlayarak bakan etraflarına:S Kimsenin sahip olduklarına ilk defa karşılaşıyormuş gibi şaşkın, heyecanlı ve meraklı bakmaya vakti yokmuş anladım bir kez daha!

Al işte! Yine zırvalıyorsun! Yok bu gece anlatamayacağım ben hiçbirşeyi!

Öhö öhö... SOn ( şimdilik...)

(Kalem_lik'in tükenmez kalemle yazdıkları...Malum silinmiyor:p Karala dur:P)

 
Toplam blog
: 14
: 412
Kayıt tarihi
: 12.08.08
 
 

İstanbul'da yaşayan, finans sektöründe çalışan, bol kitap okuyan, müzik dinleyen, arada yazılar yazm..