Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Kalemimin beni terk ettiğidir

Kalemimin beni terk ettiğidir
 

Ellerimden uzağa düşmüş. Masanın arkasına. Kurşun kalemim beni terketmiş. Öyle tahmin ediyorum ben. Dolapla masanın arasındaki ufacık aralıktan görüyorum ama ulaşamıyorum. İki aydır orada. Masayı çekmek gelmiyor içimden. Kalem oradan bana bakıp duruyor. Başka kalemler denedim, fayda etmedi. İlle de kurşunkalemim. O yüzden de yazmıyorum iki aydır. Ben önce kalemle yazmazsam hiç yazamam. Özellikle o eski 0.5 uçlu basmalı kurşun kalem. Uzun zamandır benimle. Ne zaman iyi bir cümle yazmışsam o elimdedir mutlaka. Kalem masanın arkasında. Benim cümlelerim de oraya sıkıştı kaldı.

...
Bugünkü seçim;
Film: Strings (İpler) Yön:Anders Ronnow-Klarlund
Kitap: Doris Lessing-Terörist
Müzik: Fuat Saka-Lazutlar

...
Yaz bitti. Oysa yaz akşamları, açık balkon kapısından araba sesleriyle beraber ince bir kum sızar evimin içine. Rafların üzerinde biriken sarı, yoğun bir kum tabakası.. Sabahları balkona çıkınca ayağımın altında çıtırdar kumlar. Balkon demirleri alacalanmış olur. Side'nin çölü gelip kapımı çalar. Plajla evimin arasındaki çöl kendini hatırlatır mutlaka.

...
Plaja giderken hep aynı noktada dururum bir an için. Plajın kalabalığı da anayolun trafiği de görünmez oradan. Geçek bir çölün ortasında durduğumu hayal ederim. Ayağım kumlara gömülü, başımın üzerinde bir ateş topu. Derim kavrulup kurur. Ter alnımdan süzülüp gözlerime dolar. O kör noktada yaşlandığımı düşünürüm.

...
Bazıları bu dünyaya gelirken içlerinde yankılanan bir boşluk getirirler hiçlikten. Katıksız bir yabancılık hissiyle doğarlar benim gibi. İnsanlara cisimlere yabancı, öylece yaşayıp giderler. Hayat ötekilerle dolu karmaşık bir ip yumağıdır.

...
Bekler dururum hayatın içinde. Toprağın üstünde, hayatın içinde, insanların dışında. Nasıl olsa olur. Bitiveririm bir yerde. Adım kayıtlardan silinir. Beklemem artık. Ama bitmeyi beklemek gerekir. Öğrenilir. Öğreniliyor.Acı bir anı olunur.

...
Kapıyı kırıp girecek içeri. Belki de ben açarım kapıyı beklerim. Gelmez ki kimse. Her kimse o... Gelmez. Bilmez beklediğimi. Hiçbirşey değişmez. Zaman denilen o sahte şey geçip gitmez. Gelir ve kalır olduğu gibi. Birikir hep. Bardağın dibine çöken tortu gibi. Çöküp birikir ve hayatın tadını bozar zaman. Karamsar değilse aksar. Yolunda gitmez. Ardında zamanın tortusunu taşımayan insan yoktur. Herkes birini bekler.

...
Bir deli gelir bazen. Aklını başına getirmezki insanın bir deli. Geldiği gibi gider hep. Oysa kırıp kapıyı girse biri, trajik bir son olur hiç olmazsa. Korkutucu olur. Bir an için boşluğun bir anlamı olur. İnsanın gırtlağı kesiliyorsa o gırtlağın bir önemi olur. Artık yere basamayacak ayakların bir anlamı olur.

...
Yazıp durmalı böyle trajik bir son için. Trajik bir sonu yoksa hayatın ne işe yarar bu komedyayı oynayıp durmak her gün. Bunca acıyı çekmek. Bugün yarın kapıyı kırıp içeri girecek biri yakındır. Canımı yakıp boğazımı kesip. Olsun kırsınlar kapıyı. Girsinler içeri. Üçüncü sayfalarda yerim hazırdır nasıl olsa. Merakla okur birirleri

...
Otuz santim kesik var boynunda ya da sırtında beş bıçak yarası. Kafasına sert bir cisimle vurulmuş. Sonu böyle oluyor yalnızların. Ardında bıraktığın binlerce yazılı ve yazısız sayfa acır durur çekmecelerde.

...
Masanın arkasına düşen kurşunkalemden bunlar kaldı geriye. Beni terk eden kurşunkalemden.
 
Toplam blog
: 79
: 1562
Kayıt tarihi
: 24.07.06
 
 

1972 yılıydı. Doğdum. Evde hep kitap okuyan iki kişi vardı. Büyüdüm, okullar okudum. Birşey öğrenmed..