Kalk babam ben geldim...

Gördünmü baba yanına geldim, duydun mu beni? Yakarışlarımı duydun mu? Ağladığımı ya da...
Sana geldim baba bayramda elini öpmeye, sarılmaya sana doya doya, kucaklamaya toprağını.

Sana geldim geçen onca yılın acısını çıkartmak için,
Hasret gidermek için sana geldim...

Sana geldim baba ama sen yoktun,
Bir minik yüreğin dilinden döküldü tüm dualar yalvarışlar,
Bir titrek el suladı toprağını.
Doya doya bakmadığın o gözlerimden aktı sana bunca yaş...
Duydun mu baba ben geldim?

Hangi fesat düşünce ayrıdı bizi, kimin intikamını benden aldılar,
Kimdi seni bana çok gören o yabancı,

Kabrini bile benden uzak tuttular...

Neydi suçum benim 7 yaşında olmak mı?
Günahsız sevimli bir ufaklık olmak mı?

Kopan kıyametlerde sadece çaresizce uykuya dalmak mı?
Seni sevmek miydi benim yanlışım.

Kalk baba ben geldim, sana geldim baba bayramda elini öpmeye, sarılmaya sana doya doya, kucaklamaya toprağını.
Kalk baba seni iyi bilenlerin hatırına seni hala sevenlerin hatrına, ele güne bizi ayıranlara inat hatrına,
Kalk baba Allah aşkına, Kalk da bi sarıl bana...

Küstüm bütün yarenlerime, sustum bu dünya alemine,
Sır oldum sus oldum, isyankar oldum.
Kalk baba artık seni buldum...

Ayrı kaldığımız yılların yüzü suyu hürmetine,
Kalk da uzat elini öpeyim,
Kokunu şöyle bir içime çekeyim,
İstemem kimseyi birtek sen ol birtek seni seveyim,
Al beni de baba ne olur bende seninle geleyim...