Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Nisan '12

 
Kategori
Öykü
 

Kalleş Hasan 2

Kalleş Hasan 2
 

Oğlum Hasan sen İstanbullar da dolaş dur havanı yap bakalım.O  sıfır traktörü alıp millete hava yapacam derken bütün köyü birbirine kattın durdun. Milleti birbirine düşürdün.Köyü traktör garajına çevirdin sonrada sıkıyı görünce kaçtın gittin. Şerefsiz seni...Her sene çıkan ürünün bu sene yarısı bile çıkmadı senin uğursuzluğun yüzünden.

 
Millete gırtlağa kadar bankalara borçlandırdın. Bilmiyor muydun bu insanların ne kadar kıskanç fesat hain olduğunu. Biliyordun bilmesine ama senin sanki onlardan bir farkın mı vardı. Oğlum seni ta küçüklüğünden tanırım bilirim. Ne hain, ne kalleş ne şeytan olduğunu. Oğlum Hasan bir an önce köye geri dön derim. Ortalık çok fena...Köy yine azdı benden demesi.
 
Biz çocukluk arkadaşıyız sonra demedi deme...Sen şimdi o kaytan bıyıklarınla "İnce memed" gibi İstanbul sokaklarında dolaş dur bakalım. Ama dikkat et oğlum benden söylemesi muhtar Remzi sizin evin önünden çok sık geçmeye başlamış haberin olsun. Ara da bir senin hatuna "Bacım bir ihtiyacın var mı yok mu?..Varsa hiç çekinmeden söyle Hasan benim yeğenimdir" diyormuş.Seninki de pek cilveli cevap veriyormuş. Vallahi gülümserken pembe yanakları iyice bir  kızarıyormuş. "Sağol muhtar emmi şimdilik idare ediyorum ama ihtiyaçta söylerim" diyormuş. 
 
Gerçi muhtarın yollu karısı Çiçek de en son kambur Rızanın ahırından çıkarken görülmüş mü ne?...Bilirsin ne azgın karıdır. Eh karıda muhtarda yarış halindeler. Oğlum hani geçen sene de senin ahırdan çıkarken görmüşler o karıyı.  Sakın bir şey yapmış olmayasın?..Muhtarın bundan haberi olmasın?..Sakın bir şey yapmadım deme oğlum yapmışındır seni deyyus pezevenk. Muhtarda herhalde öğrendi. Öğrendi ki dolaşıyor senin oralarda. Sakın bunlar bu işi mahsustan yapmasınlar?..Oğlum yoksa çetele mi tutuyorlar.İkisi de birbirinden azgın, vallahi de billaki. Tekrar ediyorum Hasan ortalık iyice karışmaya başladı.
 
He bu arada deve Fahretin, komşusu Osmanın karıyla kaçıp gitmiş bir şehre .Meğer daha önceden ne haltlar karıştırmışlar ne haltlar. Osman da çok kızmış  sonra gitmiş Fahrettinin karıyı alıp evine götürmüş."Madem onlar öyle yaptı, bizde böyle yapalım" demiş Osmanın karı da kabul etmiş. Hoca "Kısasa  kısas, uygundur" demiş. Muhtar kıs kıs gülmüş.
 
Yeni gelen öğretmen bu işe şaşmış kalmış. Dediklerine göre öğretmen eski komünistlerden, dinsizmiş. "Bu görev yaptığım üçüncü köy.  Bu kadar mı olur.H ayret bir şey.Hepside birbirinden beter. Nasıl insan bunlar"demiş.
 
Komunist pezevenk köy adetlerini nereden bilirki. Sağda solda devamlı söyleniyormuş. "Irksal sorun, kesinlilke sorun oradan kaynaklanıyor"  diyormuş.
 
Kumarcı Şevket borcuna karşılık Gavur Ali,ye "Ya parayı, ya karıyı alırım" dediğinde Gavur Ali üzülmüş. Boynu bükülmüş. "Olur Şevket abi ama bir aylığına al. Geçen seferki gibi geç salma çocuklar çok zırlıyor" demiş. Bunları duyan bizim öğretrmen iyice bir kızmış bağırmış çağırmış."Allah belanızı versin sizin.Burada olan fuhuş Beyoğlunda olmamıştır"demiş. 
 
Köydekiler de öğretmene çok kızmış tabii ki. "Muallim bey sen bize karışma işine bak" demişler. Muhtar onu Kaymakama şikayet edecekmiş duyduğuma göre.
 
Oğlum Hasan dediğim gibi bir an önce gel buraya. Haydarın küçük oğlu seni Eminönünde görmüş hatta sana selam vermiş ama görmemezlikten gelmişsin. Karaköy köprüsüne doğru kaçıp gitmişsin. Ne işin var oralar da?.. Bu sana yazdığım ilk ve son mektuptur ona göre. Bir an önce dön derim. Bu satırları yazarken az önce muhtar kahvenin önünden sizin eve doğru yollanıyordu. Ben birazdan peşine takılırım, gözlerim arkadaşlık hatırına.
 
Sabahtan akşama kadar da gözleyecek  pek halim yok.Çabuk erken gel.Çok geç de kalma. Sonra demedi deme...
 
Gözlerinden öperim. Arkadaşın Hıdır.
 
 
 
Toplam blog
: 39
: 393
Kayıt tarihi
: 19.01.12
 
 

Serbest ticaret ile iştigal ediyorum. Çeşitli sivil toplum örgütlerinde aktif görevlerde bulundum..