Kalli'ye Giray Bulak çelmesi

Dört büyüklerin birbirleriyle yarışırcasına puan kaybettiği haftada, ligimizin dersine iyi çalışan hocalarından Giray Bulak’ın ezber bozan taktik anlayışı ile sahaya çıkan Vestel Manisaspor Galatasaray’dan bir puanı koparmayı başardı. Maçta Kalabane’yi sarkık libero olarak kullanan Manisaspor, Borbiconi’yi de Lincoln ile eşleştirince hücumda Galatasaray’ın dengesini bozdu. Ancak Galatasaray’ın Manisa’da puan kaybetmesi bu taktik düzenden çok takımın defansif organizasyonu ile ilintili.

Hatırlayacaksınız, Galatasaray’ın Slaven Koprivnica deplasmanındaki performansından ve haklı galibiyetinden sonra kaleme aldığımız maç yazısında ; “Song ve Servet ile oluşturulan defansın göbeği ‘yumuşak karın’ olarak göze çarpıyor. Galatasaray’ın başı Song-Servet ikilisinin arasına atılacak toplarda süratli forvetlerden yana ağrıyabilir.” şeklinde bir açılım yapmıştık. İşte o süratli forvet bugün Holosko suretinde sahada belirdi ve lig başından bu yana gol yemeyen Galatasaray, kalesinde iki gol birden gördü. Özellikle ilk golde Servet’in ters ayakta yakalanarak topu ıska geçişini gündeme getirmek gerek ancak Galatasaray savunmasında Song-Servet ikilisi görev aldığı sürece hızlı adamlara gün doğacağını söylemek için müneccim olmaya da gerek yok. Bu gece yorulana kadar Holosko’nun Servet’e çektirdiklerini ne siz sorun ne de ben yazayım. Tabi bu arada Holosko’ya da değinmek gerek. Slovak golcü, ligimize gelen yabancılar içerisinde Aurelio ve Bobo’dan sonra bu denli aşama yapan üçüncü oyuncu. Bu dikkat çekici performansın ödülünü Ocak transferinde İstanbul’a, özellikle de Anadolu yakasına taşınarak alabilir. Demedi demeyin...

Geride farklı bir defansif yapıyı benimseyen Manisaspor, Lincoln-Borbiconi eşleşmesinden istediği başarıyı sağlayamadı. Giray Bulak’ın Fenerbahçe maçlarında Alex üzerine çokça kurguladığı bu taktik, konu Lincoln olunca tam randıman vermedi. Nedeni ise basit. Alex’in statik oyununa karşılık Lincoln maç içerisinde alabildiğince dinamik olmaya çalışıyor. Gezen oyunculara markaj yapmanın zorluğu yanında söz konusu oyuncu Lincoln klasında bir oyuncu olunca tahtadaki hesaplar yeşil sahada şaşabiliyor. Bugün Galatasaray’ın sahadan yenilmeden çıkışı her şeyden önce Lincoln’ün marifeti. Ligimizdeki on numaralara objektif ve önyargısız bir yorum getirmek gerekirse eğer, Galatasaray’ın Brezilyalı 10 numarası bugün ligimizin en iyi 10 numarası...

Galatasaray Teknik Direktörü Karl Heinz Feldkamp bu karşılaşmada takımını alışılagelen taktiğiyle sahaya sürdü. Ne var ki Linderoth, Ayhan, Arda ve Lincoln’den oluşan Galatasaray orta sahasının bilhassa ilk devrede bir türlü geri koşamaması tüm yükün Linderoth’a binmesine yol açtı. Bu karşılık Selçuk, Hakan, Uğur ve Okan Koç ile devamlı orta sahanın sayısal üstünlüğünü elinde tutan taraf Vestel Manisaspor’du. Devre arası Feldkamp Galatasaray orta sahasına sağlam bir fırça çekmiş olacak ki, bu görüntü ikinci yarıda biraz olsun düzeldi. Zaten o süreçte de Galatasaray 2-1’lik galibiyete ulaştı. Ve Hakan lig tarihinin gol rekorunu kırarak nihayet huzura erdi.

Maçta farklı bir isme de parmak basmak gereği var. Vestel Manisaspor kalecisi Ufuk Ceylan... Gerek fiziği, gerekse de kendini belli eden altyapısı ile dikkat çeken Ufuk, Ümit Milli takım kalesindeki başarısını Manisaspor’a yansıtacakmış gibi görünüyor. Kısa zamanda hızlı bir yükselişine şahit olmayı beklediğim bu genç kaleciyi kadrosuna katacak takım en azından 15 sene boyunca kalesinde sıkıntı çekmez. Yolu açık, şansı bol olsun. Zaten liglerin başlamasıyla birlikte ülkenin dört bir yanından futbol filizleri fışkırmaya başlamadı mı? Beşiktaş’tan Serdar Özkan, Serdar Kurtuluş, Galatasaray’dan Arda, Manisaspor’dan Ufuk, Fenerbahçe’den Gürhan, Ankaragücü’nden Tevfik, Büyükşehir’den Efe ve sayamadığımız birçokları... Çok yakın bir gelecekte Türk futbolu üzerindeki safraları atmaya başlayacak ve bu gençlerin omuzlarında yeniden hak ettiği noktaya ulaşacak. Şu anda bendenizi en sevindiren gelişme bu...