Kalp düşmanı imkansız bir galibiyetin hikayesi / Fenerbahçe: 94 – Unics Kazan: 87 …

Az kalsın yüreğim yerinden çıkıyordu Fenerbahçe – Unics Kazan maçını seyrederken… Heyecandan kendimi kaybettim kaybedeceğim derken, söke söke kazandık maçı 7 sayı farkla… Öyle ki, şansımızı devam ettirmek ve ilk 16 ya kalma mücadelesini sürdürebilmek için en az 6 sayı farkla kazanmamız gerekiyordu…

Yani görev imkansızı istemek üzerine kurgulanmış ve geçen haftaların kabus oyunu, salona kara bulutlar misali çökmüştü… Acaba yine 17 sayı farkla öne geçip, maçı göz göre göre mi kaybedecektik… Yada tamamen dağınık bir oyun oynayacak Fenerbahçe, daha ilk yarıda mı havlu atacaktı…

Maç öncesinde kafamı ağrıtacak derecede ve sayıda bunaltıcı soru işaretleriyle oturmuştum maçın karşısına… Acabalar acabaları kovalamaya devam ederken, son çeyreğe bir kaç sayı da olsa geride girdik ve yavaş yavaş kalan son umutlarımda tuz buz olup kırılmaya başladı…

Son bir dakika içinde, Fenerbahçe ‘ nin istenen 6 sayılık olmazsa olmaz farkı yakalayamayacağı anlaşıldığında, son çare olarak Tanrı ‘ ya dualarımı sıralamaya başladım… Umutlarımızı yaşatmaya devam edecek o imkansız galibiyeti nasıl elde edebilirdik ki?..

Haydi Fener , haydi Türkiye, mucizeyi gerçekleştirmek için bir yol bul lütfen derken, son saniyeye kadar maçı geride götüren Fenerbahçe, son saniyede ortaya Emir Preldzic ‘ in çıkması ve 2 sayılık basketi atmasıyla beraberliği yakalayarak maçı uzatmalara taşımayı bildi…

Gözlerime inanamadım böylesi imkansız bir senaryonun gerçekleşip, bir şans daha yakalamamıza… Basketbolun Tanrıları bir mucizenin gerçekleşmesini boşu boşuna istemiş olamazlardı… Oynanacak uzatmada da tarih yazmamamız için hiçbir engel bulunamayacağına inanmaya başladım…

Uzatmaların ilk 2 dakikasını makul bir farkla geride bırakmamızın ardından, her şey tam da bizim istediğimiz gibi gitti… Yapılan faulleri maç içinde olduğundan farklı olarak bir bir sokmaya da başladık ve istediğimiz 6 sayılık farkı koruyarak maçı 7 sayı farkla 94 – 87 kazanmayı bildik…

Kalbimin ortalama 150 ile attığı bir maçtı bu… Öylesine yoğun bir heyecan ve tedirginlik yaşadım ki, maç bitse dahi beni etkisi altına alan titremeden kurtulmam saat gibi geçen dakikalarımı aldı…

Sevgi ve Saygılarımla… Fırat ÖÇAL