Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Kasım '12

 
Kategori
Hukuk
 

Kamulaştırmasız el atma davaları

   Bilindiği üzere; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda 15.12.2010 tarihinde verilen 2010/5-662 E- 2010/651 K. sayılı kararda;

 Uzun yıllar programa alınmayan imar planının, fiilen hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarenin, malikin taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını belirsiz bir süre için kullanılmaz hale getirdiği, dolayısıyla malikin taşınmazdan mülkiyet hakkının özüne uygun şekilde yararlanma olanağı kalmadığı, taşınmaz malikinin hukuksal bir nedene dayanılmadan idarece engellendiği kuşkusuzdurdenilerek bu tür fiili elkoymaları kamulaştırmasız el koyma saymıştır.

Ancak, Anayasamızda yüksek mahkemeler arasında düzenlenen Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından alınan 09.04.2012 tarihli 2011/238 E. 2012/63 K. sayılı kararla,

“…Davacılara ait taşınmazların imar planında çocuk bahçesi alanında ve yeşil alanda kalmasından dolayı uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davanınİdari Yargı Yerinde çözümlenmesi gerektiğinehükmetmiştir”.

Bu tür davaların idare hukukundaki karşılığı ise Tam Yargı davası olup usul ve esasları 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununda düzenlenmiştir. Tam Yargı davalarının en belirgin özelliği ise; harcın ikmali ile talebin arttırılmasının mümkün olmamasıdır. (fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması ve kısmi dava (belirsiz alacak davası) açılamaması)

Keza, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunun 5999/1 sayılı Kanun ile değişik geçici 6. maddesiyle; kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde, öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esası getirilmiş vebu madde uyarınca ödenecek olan tazminatın tahsili sebebiyle idarelerin mal, hak ve alacakları haczedilemez hükmü konulmuştur.  6111 sayılı Kanunun geçici 2. maddesiyle de bedellerin ödenmesine kısıtlama getirilmiştir.

Buna göre; Uyuşmazlık Mahkemesinin 09.04.2012 tarihli 2011/238 E. 2012/63 K. sayılı kararından bahisle; kamulaştırmasız el atma davalarına bakmakla görevli yargı yerinin idare mahkemeleri olduğu, bu nedenle halen adli yargıda görülmekte olan davaların görev yönünden reddinin gerekeceği,

Kamulaştırmasız el atma davaları nedeniyle idarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceği,

Değerlendirilmiştir.

 
Toplam blog
: 2
: 10670
Kayıt tarihi
: 23.11.12
 
 

1970 Çankırı Çerkeş Doğumlu. İlk-Orta-Lise eğitimini İstanbul Üsküdar'da tamamladı. İ.Ü.SBF Kamu ..