Kanal D 20 yeni diziyle 2014 sezonuna başlıyor!

Aman efendim, şahtınız şahbaz oldunuz!

Bu sezon izlediğiniz diziyi yayın günü ve saatinde “ara ki bulasın!” modundaysanız, sevdiğiniz diziyi tarihe gömmek istiyorsanız aman ha sakın Kanal D izlemekten vazgeçmeyin!

Bu sezona Kanal D, 3’ü yabancı diziden uyarlama 20 yeni dizi ile 2014’ü karşılıyor! Yerli yapımlar içerisinde TRT’nin rekor ödüllere imza atmış (kamera arkasında kostümlerini babamın yaptığı ve ödüle doyamadığı) unutulmaz dizisi “Küçük Ağa” da var. Çalıkuşu tanıtım yazımı da okuduysanız aynı başarıyı yakalamış olan meşhur dizinin kanal ekranında şekil değiştirerek, akıp gittiğini fark etmişsinizdir. Küçük Ağa’nın da aynı şekilde sonuçlanması korkusu beni derinden sarsıyor doğrusu!

 “Gümüş” dizisinin dünya başarısı ile başı dönen kanal yöneticileri çok tekrarlanan konularla, tebessümün ayıp sanıldığı görüntülerle, dönem dizilerinin nihayet bulduğunu unutarak bir sezona daha başlayacak.

Dünya dizi sektörünü ele geçiren Türkiye’nin kendi kanallarında perişan edilen yapımlarla izleyici bulamamasına ne demeli? Döviz girdisi ile ülke ekonomisine katkı payının arttığını ve tam bir sektör olduğumuzun altını çizmeye dikkat eden bir kalem olarak bu sezon Kanal D beni hayal kırıklığına uğrattı!

Dünya starı olmaya başlayan isimler ile gurur duyuyorum ama oyuncuların dizilerini altın makas ile yayından kaldıran Kanal D’nin bir işmiş gibi “ yeni sezon yeni 20 dizi” demesini de esefle kınıyorum!

80 ülkeye 55 dizi satmanın baş döndürücü gücüyle, yeni işlerde tutarsız yayın politikası ile kendini başarılı görmesi bana göre “bir cücenin dev aynasına bakışı” niteliğinde. Efsane dizi Çalıkuşu’nun ne kitaba, ne de ondan önce ki 3 yapımın (ki altında yine babamın da imzası vardı) esamesi olmadan ekranda salınması beni üzüyor. Dizinin kostümlerini, görüntülerini başarılı bulduğumu ve Burak Özçivit- Fahriye Evcen çiftinin uyumu ile izlenildiğini söylemeden geçemeyeceğim. Küçük Ağa’nın da senaryosu ile har vurulup harman savrulması korkusu beni endişelendiriyor.

Bu tarz TRT’nin efsaneleşmiş dizilerini tekrar ele alıp çekmek yeni nesle tanıtımı için önemli, ama başarıları ile dizi sektörünün zirvesinden yıllardır indirilemeyen yapımlara emeği geçen kamera arkası ekiplerinin mezarda kemikleri sızlıyor. Çekildiği dönemin şartları sebebi ile yokluklar, yoksunluklar ve inanılmaz sorunlarla ekranda bizlerle buluşan, yayın anı ile de yıllar boyu efsaneliğini yitirmeyen efsane dizilerin son teknoloji kullanan, “yeterince heyecan ve entrika yok” diyerek senaryolarından darbe yemeleri sizce doğru mu?

Kanal D, kendi kendini sabote eden nitelikte yayın politikası, kayırılan dizileri ile bakalım ne kadar dayanacak? ” Beklenen son” için son çağrı! Aman ha, biraz dikkatli olun, artık izleyicideki krediniz bitti! Benden söylemesi yoksa…

Hayatta kredinizi iyi kullanabilmeniz dileği ile…

eceer6@gmail.com

https://twitter.com/eceer6
https://www.facebook.com/pages/Ece-Er-%C4%B0le-Ba%C5%9Fb