Kanser Hastalarına umut veren İyon Terapisi

Iyon ışınlarıyla yapılan terapide kanser hücrelerinin iyileşme oranı yüzdedoksan civarinda; yani çok yüksek. Itinalı kullanımla etkili tedaviden kesin sonuçlar alınıyor. Kemoterapinin cevap veremediği durumlarda iyon - terapisi bir çok kanser hastasına umut verecek nitelikte olduğu açıklandı.

Tek olumsuzluk: yüksek teknoloji ürününün kullanımı masraflı ve cihazın fiyatı 100 milyon euro civarında. Dünyada, henüz sayıları çok az. Iyon terapisinin bir seans ücreti yuvarlak hesap 20 bin euro. Yani halen uygulanan kemoterapi masrafının üç katı pahalı.

"Her işe yarayan bir silah gibi" diye nitelendirilizorç Işık hızına yakın olmakla birlikte tümör tedavisinde en zor uygulamalı bu yeni sistemin umut verici bir terapi olduğu yazıyordu bu ay gelen ÖkoTest Dergimde.

Iyon terapisi her kanserli hastaya hatta hassas organların tehlikeli bölgelerine ve iç kısımlarına yerleşen problemli kötü huylu, doku dışına çıkmıs tümörleri ve genetik kanser hücrelerini de yok ediyor.

Hayati önem tasiyan organların yakınında bulunan tümörlerin tedavisinde de uygulanabileceği açıklanıyor. Heidelberg Üniversitesi Radionkologi ışın terapisi direktörlerinden Profesör Dr. Jürgen Debus.

Heidelberg Üniversitesi: "HIT" - "Heidelberger Ionenstrahl-Therapie Zentrum" / merkezinin sonbaharda açılması bekleniyor ve ilk hastasını 2008 sonbaharında tedavi etmeye başlayacak. Dünya çapında ve kendi branşında ilk dev proje.

Cihazda iyonlar ve atom çekirdeklerinin bir boru içinde dairesel akışları miknatısla bir-saniyede 200’bin kilometre hıza ulaşırken milimetre milimetresine, exakt/ isabetli bir şekilde kanser hücresine yönlendiriliyor. Vücuda giren ışın parçacıkları/molekülleri enerji kaybına uğramadığı için yan etkisi yok denecek kadar azmış.

Vücutta tümörün cevresinde saglikli hic bir hücreye zarar vermemesi cok önemli. Örnegin gözün ag tabakasinda veya göz sinirlerindeki tümörlerin tedavisinde dahi, gözün görme gücüne zarar vermedigi aciklaniyor.

Yilda 450'bin insandan 250'bini kanser hastaligina yakalaniyor ve uygulanmakta olan kanser tedavileriyle iyilesme sanslari var, ancak bedene giren tedavi isinlari azaldigi icin zamanla yeterli gelmeyebiliyor.

Yakin bir zamanda Almanya’da bes terapi merkezi acilacak. Avrupa capinda elli terapi merkezinin acilmasi düsünülüyor. Tahminlere göre; yilda besbin kanser hastasina tedavi imkani saglanacak. Bazi tümörlü hastalarin ameliyat edilmesine gerek kalmadan iyon tedavi uygulanabilecek.

Ülkemizdeki hastalarin da böyle bir tedavi imkanina kavusturulmasini yürekten diliyorum.
Hastalara acil sifalar diliyorum.

>>>


Ben muciziye inaniyorum. Eger bunun adi, gercekten " mucize" ise. Tip bilim dali bilimsel calismalar sayesinde bugüne kadar kötü huylu tümörlerle ilgili olumlu - sevindirici calisma sonuclari elde ettiler. Ancak tedavi olanaklari bazi durumlarda henüz yeterli olamuyor. Ama bilimsel arastirmalar devam ediyor. Bu calismalar icin büyük parasal yatirimlar gerekiyor.

Modern Tip tedaviye cevap veremeyince insanlarin bir cogu dogal olarak hastaliga teslim olmak istemiyorlar ve iclerindeki yüce pozitif düsünce/inanc enerjisini yogunlastirarak kendilerini tedavi edebiliyorlar.

Duyduklarımız yasanmis olaylar uyduruk hayal ürünü elbette olamaz. Tip bilimi bu fenomeni nesnel kanitlayamiyor. Kendi bilim alanina girmedigi icin "mucize" demekle yetiniyor. Hic bir zaman hic bir konuda asla umutlar yitirilmemelidir. "Gün dogmadan neler dogar" atasözü doğrudur ve yaşam enerjisini umutlu düsünceler güclendirebiliyor.


Bir zamanlar sitma ve verem öldürücü hastalik olarak bilinirdi. Tip araştırmaları olumlu sonuclar verdi ve tedavileri bugün yapilabiliyor. Günümüzde artik normal üsütme gibi algilaniyor. Cok kisa zamanda kanser hastalıgı da o kategoriye dahil edilecektir.

Tabi degisen iklim kosullari, yiyeceklerin dogal üremesini engelleyen faktörler, belki de gen - teknolojisiyle üretilen yiyeceklerin olumsuz yan etkileri ( varmı henüz bilinemiyor vakit erken ) yapay katki maddeleri vs. vb. uygulamalardan sonra yeni isimlerle yeni hastaliklar ortaya cikmazsa korkulu rüyalar son bulacaktir.

Insanlarin katkilariyla dogaya verilen zararlarin yan etkilerinden ve genetik hastaliklarin disinda, hastaliklarin yüzde sekseninin ruhsal kaynakli oldugu ve her hastaligin ruhsal bir dili oldugunu biliyormuydunuz?

Olumlu düsünmek önce kendimize, daha sonra cevremizdeki insanlara yarar saglayacaktir. Düsüncelerimizin gücü kücümsenemeyecek kadar güclü...

Sevgiler, saygilar

Mine
30.08.2008

Heidelberg Üniversite Klinigi, Iyon Terapi merkezi kisa adi HIT:
http://www.klinikum.uni-heidelberg.de/Heidelberger-Ionenstrahlen-Therapie-HIT.1165.0.html

Kansersiz Dünya ve kanser mafyasi: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=12061