Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '12

 
Kategori
Haber
 

Kapaktaki Güneş Görüldü ama O Güneşin Kapak Satırları Görmezden Gelindi

Kapaktaki Güneş Görüldü ama O Güneşin Kapak Satırları Görmezden Gelindi
 

Milliyet.com.tr


Öncelikle bazı medya organlarının "Ava giderken avlandı" gibi çirkin yakışıksız ve davamı itibarsızlaştıran başlıklarını kabul etmiyorum, bu başlıkların dava Yargıtay Temyiz ve AİHM sürecime zarar veren ve şahsıma yönelik negatif subjektif ve olumsuz ifadelerin rencide etmesinden dolayı manen çok üzüldüm ve bununla ilgili dava açma hakkımı da saklı tutmaktayım.

 

Aşağıdaki 2005 yılında yazıp yayımladığım kitabımın satırları filmide izleyen siz okuyucularımın dikkatle inceleyerek okumalarını istirham ediyorum.

KİTABIN BAZI SATIRLARI:

"Aslında Ali, Orta Doğu kültürünün etkisi ile bir oğlu olsun istiyordu, onların kültüründe soyun, erkek evlattan geçeceğine inanılırdı,"

"Ali'nin kişisel olarak tek arzusu Irak'taki karısı ve kızını (Hollanda'ya) getirmekti. Bunu başarabilecek miydi? Yoksa onlar hala Orta Doğu'nun bir türlü doğmayan güneşinin yüzünden karanlıkta mı kalacaklardı?"

“Benim kızın biri spastik, konuşamıyor, yürüyemiyor, bakımı çok zor, ama evlat işte, imtihanı çok zor. Onun normal olması için bırak malımı, Allah karşılığında canımı istesin seve seve veririm evlat başka oluyor.”

"Bu savaşlar, silahların en fazla üretildiği ülkelerce kışkırtılıyor ve işte bu masum, hayatları çalınan insanlar yurtlarından Batının ateş kusan silahlarından Batı'ya kaçınca da 'niye geldiniz?' diye sorulabiliyor. Hatta göçün önüne geçilmeye çalışılıyordu."

"Kadın ki insanın ilk öğretmenidir ve evin direğidir kadın. Eğer kadın cahil olursa toplum cahil olur ve gelişemez,"

"Her karanlık gece aydınlık sabaha, her hamilelik mutlu bir doğuma müjde değil miydi?"

"Yolculuk çekilir gibi değildi. Bir sürü insan vardı temizlik, tuvalet en büyük sorunlardandı. Bu yolculuklarda en çok küçük çocuklar ve kadınlar zorluk çekiyordu. Yolculuktan bunalan ve sahil güvenlik korkusuyla dışarı çıkamayan, ambarda kalmak zorunda kalan insanlar ve küçük çocuklar çatlayacak gibi oluyor, çocuklar ağlıyorlardı."

"(Ali) Mektubu gece yazdı ve sabah postaya attı. Gerçekten Kraliçe mektubu okumuş ve gerekenin yapılması talimatını vermişti. O bir Kraliçe (Devlet Ana) olmasına rağmen asla kendini beğenmiş olmayan halkına ve insanlığa karşı saygılı ve kendini sorumlu hisseden bir kadındı. Hollanda'nın monarşisi birçok ülkenin Cumhuriyetinden daha iyiydi aslında"

"Mücadele edilmesi gerekende her türlü ırksal, dinsel, şoven, ekonomik ve cinsel ayrımcılıklardır."

ÇALINAN HAYATLAR'ın 1. baskısı ve GÜNEŞİ GÖRDÜM filmin senaryosunun aksiyon ve diyalog kısımlarındaki kıyaslamaları kapsamaktaydı, onca tespit ettiğim alıntılarla ilgili sayfa sayfa savlarımı Bilirkişi raporunda tek tek ele alıp değerlendirilmediği görüşüne üzüntüyle ve şaşkınlıkla sahibim (kendimde Yeminli Tercümanlık ve Bilirkişilik yaptığımdan dolayı esasa ilişkin görüş belirtmenin gerekliliği ve hukuksallığını iyi biliyorum, 2. baskının KAPAĞINDAKİ GÜNEŞle ilgili bilirkişi heyetinin davalı tarafın tezlerine paralelik içerecek şekilde yorum yapması ESAS dosya kapsamında olan bir konu değil ve aslında davalı tarafın dava dosyasının esasına ilişkin olmayan bu tezlerinin bilirkişi raporunda da olmasına hayret etmiştim. Zira o kapak dava dosyasına konu olan 1. baskının içinde zaten var olan ama 1. baskıyı kendim kısıtlı imkanlarla yaptığım için kapağını düz mavi bastırabildiğim bu ilk baskının da konusuydu. Aslında bu bizim haklılığımızıda kanıtlamaktadır. Bunu aslında dezavantaj olarak değil avantaj olarak görüyor ve tespit ediyorum zira bilirkişinin ve Davalı tarafın kapak hakkında  tespitlerini ve kitabın içinde bulunan ve kapağı yansıtan satırları mutlaka Yargıtayın göreceğine yada AİHM göreceğine inanıyorum.).

Evet, madem ikinci baskının kapağındaki tasarım Filmin kendisine benziyor o zaman buyurun1. kitap baskısında bulunan  178-179. sayfalardaki satırları okumaya zira bu satırlar yüzünden o kapak hazırlandı. Bu da bizim haklılığımızı aslında hukuken onaylamaktadır ve Bilir kişi heyetinin 2. Baskının mizansenini filme benzetirken o kapağın hazırlanmasını sağlayan davaya esastan konu olan 2005 yılı 1. baskının aşağıdaki satırlarını görmemesi beni çok ama çok üzmüştür. 

ÇALINAN HAYATLAR'In 1. baskısında bulunan "Ali'nin kişisel tek arzusu Irak'taki karısını ve kızını (Hollanda'ya) getirmekti. bunu başarabilecek miydi? Yoksa onlar hala Orta Doğu'nun bir türlü doğmayan güneşi yüzünden karanlıkta mı kalacaklardı?"

Yine 179'da bu konunun açılımının yapıldığı açıklandığı ve "Ortadoğunun siyasal ikliminde GÜNEŞ YOKTU" diye noktalanan kısımlar tamamen göz ardı edilmesini gerçekten teessürle karşıladım.

Bu şekilde satırlarımda var olan olgunun yansımasını 2. baskı kapağında yayın evi uygun bularak eklendi.

Ayrıca kapakta bulunan Kadın'a Rojin (GÜNEŞ VE HAYAT) ismini vermemde tesadüf değil bu bağlamdadır.

Yine kapakta bulunan BERFİN (KARDELEN) bebeğinde isminin Berfin olmasınıda bilerek seçtim ve bu konuyu kitapta işledim. Bu Kürtçe isimler ve kitabın satırları 1. baskıda vardır.

İşte bütün bunlar görmezden gelinmesi beni gerçekten hayrete düşürmüştür.

Hukuka olan inancım bitmedi bitmeyecekte. Zira adalet bir toplumun üretkenliğinin sağlanması ve ilerlemesi için olmazsa olmazdır ve Türkiye'nin ilerleyen ve evrensel hukuk kurallarını yakalamaya çalışan yapısına sonuna kadar güvenmekteyim.

Milliyet gazetesi haber linki:

http://magazin.milliyet.com.tr/kirmizigul-kazandi-ozcimbit-cok-sasirdi/magazin/magazindetay/26.10.2012/1617402/default.htm

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..