Kapital SSCB devrinde ve şimdi

1920 senesi 28 nisan tarihinden 1990 senesine kadar SSCB adı altında başka Türk Devletleri gibi Azerbaycan da Rusya emperiyalizminin esareti altına girmeye mecbur edildi.
Okullarda din ve ahlak dersleri tamamne kaldırıldı ve yerine Marksizm, Leninizm gibi felsefecilerin eserlerini tümüyle öğrenme görevi mecburi şekilde ders programlarına yerleştirildi.
70 sene Kapital eserini ezberletmekle görevini yerine getirdiğini sanan öğretmenler, Komunist Partiyası üyeleri olan hocalar ve millet vekilleri Partiya sıralarına Kapital eserini ezbere sınav vermeden giremiyorlardı.
Komunist olabilmek için Kapital eserini baştan sona ezberlemek bir şarttı ve bunu yapmak için gecesini gündüzüne katıp Devletin güvenini kazanmak isteyen komunistler çok çoktu.
Hatta bunu artık bir anekdot olarak fıkra kitaplarında küçük fıkra halinde komedi malzemesi bile etmişlerdi.
Fakat şimdi, küresel ısınma ve küresel problemler gündeme gelince gerçek anlamda Karl Marksın bu meşhur Kapital eserini inceleyen bilginler aslında Karl Marksın ne demek istediğini daha şimdi çözmekteler.
Oysa 70 sene "Şahsiyete Perestiş Devri" olduğu için kendini gerçek Komunist gibi kaleme veren, ceketinin yakasında partiya logosu gezdiren sosyalistler Kapital eserini ezbere bilseler dahi eserin içindeki geleceğe ait düşünceleri çözememiş sadece ezbercilikle bu eseri benimsemişlerdi.
Zaten bu SSCB emperiyalizmi böyle sahtekarlardan temiz olsa idi ve Marksizm, Leninizm felsefesini gerçek anlamda kabul etme düşüncesine malik olsalardı sanırım bu dev emperiyalizm hala yaşıyor olacaktı ve daha da gelişerek Amerikadan bile güçlü, yıkılmaz devlet olarak kalacaktı.
Gorbaçov, Hruşşev, Brejnev gibi Kapitalı ezberlemekten tutmuş onu bölgelerde temsil etme görevlerini yandaşlarına emri-baki olarak görevlendirse bile kendilerinin bu eseri asıl anlamıyla anlamadıklarına göre kocaman bir Emperiyalizm gittikçe zayıflayarak çökertildi ve sonunda yıkıldı.