Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '15

 
Kategori
Sinema
 

Kaplan Dağı'nın alınışı

Kaplan Dağı'nın alınışı
 

google


Tsui Hark’ın 2014 filmi:

http://www.imdb.com/title/tt3950078/?ref_=fn_tt_tt_1

https://www.youtube.com/watch?v=LQYKdOcrjUk

Fragman seyredildi (04.06.15).

Film, 1946 yılında geçiyor.

İç Savaş’ı anlatıyor veya devrim öncesini.

Hark da, sonunda böyle bir film yapmış, yakın-tarihi film.

Yaşlanmış, olgunlaşmış.

1911’den 1949’a gelmiş sonunda, 30 yılda.

O da bu filmi yapınca, (Hong Konglu dahil) Çinli yönetmenlerin döngüsü kapanmış oluyor.

Ki Jackie Chan, yüzüncü filmini çekip sinemayı bıraktıktan 1 yıl sonra, ‘Police Story’nin yeniden çekimiyle de geri döndü.

Hepsi birlikte çalıştı. Yönetmenler ve oyuncular, oyuncular ve oyuncular.

Aksiyon anlayışında kayma var.

Uçukluk azalmış ama masif anlatı arttmış.

Ki bu da uçuk kaçık genç yönetmenleri biraz ofsaytta bırakan bir durum.

Bu da, bir değişim çizgisi olarak, yine de artı-anlatı pozisyonu.

Ancak, çok yinelenmemesi, hatta hiç yinelenmemesi gerekir.

Kaplan, Çin filmlerinde ve Çin tarihinde bir simge. Filmde de kaplanlı bir plan var. Anlatmayayım da, ‘spoiler’ olmasın.

Tüm bu 1985 kuşağı yönetmenlerinin, Çin’in 1980 kuşağı (cep telefonu kuşağı) çocuklarının öykülerinin, klasik bir mafya kara filmi olarak, Fassbinder’yen bir atmosferde anlatması imkansız.

Bence bunu deneyecekler, belki 10 yıl sonra ama beceremeyecekler.

Bu da, onların geç kalmışlığı.

Ve aynı zamanda, ‘Bir Zamanlar Çin’de’nin 30 yıl erkenliği için de, bir eşdeğerlilik.

Not: ‘Bir Zamanlar Çin’de’nin ilk 3 filmi ve ‘Bir Zamanlar Mançurya’da’ okunuyor olarak, ‘İyi Kötü ve Acaip’in çifte ‘hommage’ı ile sinema tarihi, belki 100 yıl daha örneği görülmeyecek bir özgün-kültür sineması (Sarı Sinema’yı) gördü.

Sarı Sinema döngüsünü tamamladı ve misyonu bitti. Bundan sonra daha çok kendini yineler, 2010’den beridir de öyle yapıyor.

Bu açıdan ‘Kaplan Dağı’nın Alınışı’ güzel bir kuğu şarkısı.

Mao döneminin filme çekilmesinin, Mao’nun ölümünden en az 30 yıl sonra başlayabilmesi, çok çok ilginç.

Bunun estetiko-politiğinin, hiç de Mao’cu olmayanlarca becerilebilmesi de ilginç.

Ancak, Mao’cuların ve Mao’nun bizzat kendisinin, bu filmleri gayet Çin-dışı, anti-Maoist ve komünizm düşmanı bulma olasılığı da yüksek.

Ancak bizi ilgilendiren, Benjamin-1930 estetiğinin, taa 1980’de anlaşılabilmesi durumuna benzer bu durum.

Karşılaştır-karşıtlaştır.

Bu, başka bir metnin konusu.

Dipnotlar:

Aynı filmin aynı adla, Kültür Devrimi döneminde de (1970’te) filme çekildiği bilgisi var. İkisini karşılaştırmak ilginç olurdu. Ki bu da başka bir metnin konusu olabilir.

Bu durumda yeni versiyonun anti-Pekin Opera olam gibi bir durumu da olmuş olmakta. Ki bu da başka bir metnin konusu olabilir.

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..