Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '13

 
Kategori
TV Programları
 

Karadayı/ Kenan İmirzalıoğlu- Bergüzar Korel halâ zirveye oynuyor!

Karadayı/ Kenan İmirzalıoğlu- Bergüzar Korel halâ zirveye oynuyor!
 

“O Ses Türkiye” ve “Karadayı” pazartesi gününün reytinglerinde burun buruna yarış içerisindeler. Acun Medya’nın yaptığı işler her zaman bir numaraya yerleşirken, kıl payı ile yarışmanın arkasından dizi kategorisinde Karadayı reytinglerin de galibi oldu.

Tekrarları, an itibarı ile ve eski bölümlerinin izlenme oranıyla seyircinin başını döndürüyor. Bu büyünün şihreleri içerisinde Bergüzar Korel ve Kenan İmirzalıoğlu’nun katkılarının olmadığını inkar edecek olan var mı? Çetin Tekindor’un muhteşem oyunculuğuna kalemle çarpı atacak var mı? Hiç sanmıyorum! Öncelikle büyülü bir cast seçimi görüyorum Karadayı’da.

Kurgusu bu kadar berrak, bu kadar bütünlüklü bir dizi izlenmedi sanıyorum. Ama asıl özelliği Karadayı dizisi her bölümünde her fragmanında yeni soru işaretleri bırakan bir dizi. Dizi, hep ‘’acaba’’lar ile yürüyor yolunu. Bunu yaparken de bir bulmacanın parçaları gibi yerleştirme işini seyirciye bırakıyor. Hali ile seyircisi ekrana bağlanıyor ve kopamıyor.

Karmaşık, çelişki dolu, dönemsel özellikleri de harmanlayarak sade ve anlaşılır bir şekilde yapıyor işini. Bu bazen dizinin akıcılığını yitirmesine sebep oluyor, ama çok sevilerek izleniyor ki hala başa güreşiyor. Karadayı, her bölümüyle izleyicisini yakalıyor, izleyicisinin isteklerine uymaya çalışıyor. Bunu da beceriyor!

Seçilen oyuncuların, oyunculuklarını çok iyi giydiklerini ve karakterleri aslı gibi ekrana taşıdıklarını görüyorum. Sinema tadında çekimi yapılan Karadayı, oyuncuları ile de göze, ruha, kalbe dokunuyor. İzleyici isteklerini takip ediyor ritmi ve kurguyu ona göre ayarlıyor. Oldukça zor olmalı!  Belki de senaryonun kurulumunu daha kolay hale de getiriyor. Ama izleyicinin nabzını tutarak ilerleyen Karadayı dönem dizisi olmasına rağmen izleyicisini kaybetmeden yola devam ediyor.

Karadayı, doğru bildiği şeyler uğruna hayatını vermekten çekinmeyen bir eski kabadayının oğludur. Bir kabadayı değil Karadayı, o yiğit bir halk kahramanıdır. Gerçeğin, adaletin mahalledeki gerçeğinin temsilcisidir. Halkın namusuna, onuruna ekmeğine göz dikenlere karşı dikilmiş, dövüşmüş bir kabadayının yetiştirdiği çocuk, elbette ki erdem sahibi ve yiğitlik temsilcisi olacaktı. Günümüzde özlenen kimlik yapısı ile seyircinin beğenisini toplayan bir karakter.

Kenan İmirzalıoğlu da son yıllarda oyunculukta başarısının altını çizmiş, adı ile anılan bir tarz yaratmış, coşkuyla, aşkla rolüne giren bir karakter oyuncusu... Babasını kurtarmak için "sahte avukat"lığı göze alabilecek kadar cüretkar bir kişiliği, Mahir'i oynuyor. İmirzalıoğlu bu, üstüne giydiği rolü gerçekten yaşıyor.

Bergüzar Korel, savcı karakterine çok yakışmış, oyunculuğunun en başarılı haliyle karşımızda. Jest ve mimikleri, rolüne girişi, karakterin tüm hallerini yaşaması çok gerçekçi görünüyor, bizi inandırıyor. Örnek oyunculuk sunuyor!

Çetin Tekindor’un muhteşem oyununu artık bilmeyen, duymayan, görüp de tatmayan kalmadığı için sadece ustanın önünde saygıyla eğiliyorum.

Senaryonun diyaloglarında titizlikle çalışılmış dolayısı ile de konuşmalar bir başka geçiyor. Bir babanın ailesini koruması, kol kanat germesi, namusu ile para kazanmaya çalışması ve daha birçok benzeri durum izleyiciyi daha da özlemle seyretmeye davet ediyor. Toplumca çoğumuz yan komşunun ne durumda olduğunu bile göremeyecek hale geldiğimiz, apartmanda yaşayanları tanımadan hayata devam ettiğimiz için o günlere özlem içinde bizi koltuklarımıza sabitliyor.

Dolayısı ile de bana göre tam bir doğal kokteyl olmuş. Günümüzde sıkça göremediğimiz, hatta unutulmaya yüz tutmuş insani karakterlerin kokteyli! Bu da diziyi ayrıca izlenilir hale getiriyor. Dizi oyunculukları ile, heyecanlı senaryosu ile, görselleri ile tam bir başarı abidesi olarak karşımıza geliyor.

Aslında resitale dönüşen bu yapım için yapımcı Kerem Çatay’a, yönetmen koltuğunda ise Uluç Bayraktar’a ve Cem Karcı’ya, senaryo için Sema Ergenekon ve Eylem Canpolat’a ayrıca teşekkür etmek lazım. Oyuncuları tebrik ederken hep unutuyoruz aslında kameranın arkasında da başarıyı kazananlar var. Bence bir yapım önce kamera arkasında kazanıyor.

Hayatta hep kazanmanız dileği ile…

www.televizyongazetesi.com

eceer6@gmail.com

https://twitter.com/eceer6

https://www.facebook.com/pages/Ece-Er-%C4%B0le-Ba%C5%9Fb

 
Toplam blog
: 781
: 3899
Kayıt tarihi
: 23.09.12
 
 

16- 06- İstanbul'da doğdum. Tatbiki Güzel Sanatlar Tekstil Ana sanat dalı Moda tasarımı bölümünde..