Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '14

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Karadeniz'de aşk başkadır

Karadeniz'de aşk başkadır
 

İLK AŞK


Karadeniz ‘de aşk başkadır.  Koyu yeşildir aşk. Gizler yeşil,  aşkı ve aşık olanları.Karadeniz hırçındır. Sevdaları da hırçındır. Sen ne olduğunu anlamadan seni alır götürür. Ben ilk aşkı bildiğimde Karadeniz deydim.  Kendimi oradaki doğa ile o kadar özdeşleştirmiştim ki .Denize haykırırdım sevdiğimi. Çünkü aşk için aşık gerekir. Aşık nasıl olunur bilmezdim. Vucüdumun kıpırtılarını duyardım. Utanırdım düşündüklerimden ve bu duyguların yaptırdıklarından. Günahı gizler Karadeniz. Ve bu yüzdendir Karadeniz kadını , kadın gibi sever. Yüreğiyle. Ne olup olmadığının hesabını yapmadan. Bilir çünkü aklı ile yüreği arasındaki gel gitleri.

Karadeniz de aşık olmak başkadır .  Aşık olmak sevdiğine zordur Karadeniz de. Aşka yaraşacak şekilde aşık olmak. Sevgiliye  yakışan şekilde belki biraz.

Herşeyi yapmaya gücü vardır aşkın Karadeniz de. Şimdi evli ve kocasını seven ama geçmişini ve geleceğini inkar etmeyen ben, Karadeniz de sevdiğimin yanında kilometrelerce yol yürümüşlüğüm vardır. Hem de  hiç konuşmadan. Üniversiteden her köye dönüşümde yaz tatillerinde beni minibüs ile eve bırakırken, dikiz aynasından saatlerce konuşurduk. Gözleri ile ‘hoş geldin’ derdi.

‘Hoşbulduk’ derdim. Ama kalbim ne kadar yakışıklı olmuş bu böyle derdi. Bavullarımı alırdı taşıtmazdı. Köyde iyi bir ailenin oğlu idi.Masmavi gözleri vardı. Yok olmak isterdim.  Aynı arabada saatlerce konuşmadan giderdik. Kız almaya, gelin almaya, gelin vermeye, gurbetten fındık toplamaya gelirken, Pazartesi kasabanın pazarına giderken, denize yüzmeye giderken. Ben gözlerini göreceğim en arka koltuğa otururdum, o da beni daha iyi görebilmek için aynasını düzeltirdi. Birbirimize aittik. Kimsenin bilmesine gerek yoktu. Biz biliyorduk.  Sadece bir kere konuştuk. Ben idealistim, o evlenme yaşına gelmişti. Gelin almaya gitmiştik.Babam izin vermişti . Neredeyse 4 saatlik bir yoldu. Bir sürü araba minibüs vardı. Yanımda köyden başka kuzenler de vardı. Ama onu gördüm. Binip binmemek arasında tereddüt ettim arabasına. Kolumdan çekti. Buraya der gibiydi. İtaat ettim. Yanından geçerken ılık nefesini duydum . Ona ait olmak ve bana ait olmasını istiyordum. Bu öyle somut bir ihtiyaçtı ki. Neredeyse nefes alamıyordum. Dört saat yolun hiç bitmemesini ister gibi birbirimize baktık. Gelin evine geldiğimizde en son arabadan ben indim. Gülerek yanından geçerken beni kolumdan tuttu.

--Bize daha bunu ne kadar yapacaksın , dedi

--Neyi dedim.

--Seni özlüyorum. Seni görmek konuşmak istiyorum. Bütün bir seneyi bu minibüs te geçireceğim saatlere hapsediyorum. Lütfen bunu yapma dedi.

--Ben bilmiyorum ne yapacağımı, dedim. Gözlerim ağaçlarda. Göz göze gelmemeye çalışarak.

--Seni istemeye annemleri yollayacağım. Benim yanımda ol. Dedi.

Gözlerindeki çaresizliği ve o çaresizlik ile nasıl mücadele edeceğimi bilmeden onu  izliyordum.

--Hayır ben okulum bitmeden evlenemem. Eğer beklersen olur. Ama şimdi değil dedim.

--Okuma , dedi. Yanımda ol. İkimizin arasında olan şeyler neyse başkalarında bulamayacağız bizi harcama, dedi.

Hayır deyip inat etmek istemedim. Evet de diyemeyeceğimi biliyordum. O yaz her şeyden çok birlikte vakit geçirmeye çalıştık. Hastalandım. Çok fena grip oldum,Hastahanede yatmak zorunda kaldım.Yanımda o kaldı neredeyse.Hergün uğradı. Elinde çiçekler ile geldi. Poğaçalar ile geldi. Odaya girerken bembeyaz olurdu her taraf . Ayaklarımın bağı çözülürdü. Halbuki ben daha büyük bir yıkıntıya hazırlıyordum kendimi, o hastahane odasında ayrıldım ben ondan. Sebebini bilmiyorum.Akşamları herkes yanımdan gittiğinde refakatçı olarak köyden geldi. Elimi tuttu battaniyenin altından sıcacık. 

Değirmene un öğütmeye gittiğimde anneannem ile birlikte sabahleyin o da bize yardım etti. Bütün yaz birlikteydik. Böyle birlikteydik. Heryerde o vardı. Ama beraber anlarımız hiç olmadı. Tepede bir düğüne gittik. Yürüyerek gittik Arabası varken bizimle yürümeyi tercih etti. Fındık çuvalı taşırken bir gün yolda karşılaştık yüzüm gözüm ter içindeydi geldi eli ile yüzümü sildi. Evet Karadeniz de aşk başkadır.  Beni bekler umudu ile İzmir’e gittim. O ise o kış evlendi.

İlk aşk oydu. Belki bu yüzdendir Karadeniz ‘i bu kadar sevmem.

Sevgilerimle AYRIK OTUM.

YASEMİN YENİL

 
Toplam blog
: 96
: 369
Kayıt tarihi
: 05.09.07
 
 

Size hikayeler anlatmamı beklemeyin, halen büyümek istemeyen birisiyim. Daha çocuk, daha yaramaz ..