Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Temmuz '17

 
Kategori
Güncel
 

Karanlıkları aydınlatmak için çalışan bir eğitim savaşçısıydı Necmettin Yılmaz

Karanlıkları aydınlatmak için çalışan bir eğitim savaşçısıydı Necmettin Yılmaz
 

Demirkapı Köyü (İnternet'ten)


Karanlıkları aydınlatmak için çalışan bir eğitim savaşçısıydı Necmettin Yılmaz

Gümüşhane’nin Torul ilçesinin Demirkapı Köyü’nde doğar.İnşaatlarda çalışarak çocuklarını  büyüttü.Dört çocuğuna inşaatlarda çalışarak bakan ve onları okutan baba Hamit Yılmaz, il merkezine 46, Torul ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan Demirkapı köyünde doğar.Çocukluğu,sıkıntı,yokluk içinde geçer. Hamit Yılmaz ,dört çocuğuna inşaatlarda çalışarak bakar ve onları okutur.Bir inşaat işçisi geliriyle ne kadar bakabilirse? Necmettin Yılmaz’ın çocukluğu,il merkezine 46, Torul ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan Demirkapı Köyü’nde geçer.Köyün 2012 nüfusu 326,ilköğretim okulu,sağlık evi var;ama kapalı.Taşımalı eğitim yapılmıyor.Su şebekesi  yok.Kanalizasyon,PTT acentası var.(Demirkapı Köyü Muhtarı Hüseyin Öztürk) Resimde de görüldüğü gibi birkaç evli bir dağ köyü.

Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı Demirkapı köyünde doğup büyüyen, ilkokulu da burada okuyan öğretmen Yılmaz, geçtiğimiz Ekim ayında atandığı Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Çifçibaşı Köyü’nde sınıf öğretmeni olarak görev yapıyordu.Siverek,PKK terörünün kol gezdiği bir ilçe.Burada görev yapmak zordur.Bu zorluklara karşın Necmettin Yılmaz, Çifçibaşı  Köyü öğretmenliğine gitti. Köy,Şanlıurfa’ya 131,Siverek’e 38 km. uzaklıkta. 2012’de nüfusu 524,ilköğretim okulu var; ama kapalı.Kanalizasyon var;su şebekesi,sağlık ocağı,PTT’si yok.Necmettin Yılmaz’ın doğup büyüdüğü köy gibi;ama can güvenliği yok.Terör,can alıyor,ocakları söndürüyor.Can güvenliğinin olmadığı bir yerde öğretmenlik yapmanın zorluğunu düşünebiliyor musunuz? Yalnızsınız,konuşacağınız kimse yok;ama Necmettin Yılmaz öğretmen 'Vatan görevi,  nereye gitsek yapacağız' dedi.Çifçibaşı Köyü öğretmenliğine gitti.Burası da vatanın bir parçasıydı.Oradaki çocukların da cahil kalmamaları eğitim-öğretimden geçmeleri,köye bir öğretmenin gitmesiyle gerçekleşirdi.

Yılmaz öğretmenin babasının ekonomik  durumu iyi olmadığı için yatılı okullarda okumuş.

Ortaokul ve liseyi Gümüşhane’de okuduktan sonra Artvin Çoruh Üniversitesi Eğitim Fakültesinden mezun olan ve bir yıl sonra görevine atanan Yılmaz, buraya giderken çevresindekilerin tüm ısrarlarına rağmen “Vatan görevi, nereye gitsek yapacağız” diyerek Siverek’e gider.Çalıştığı sürece maaşının yarısını babasına göndermiş.

Yılmaz, geçtiğimiz Ekim ayında atandığı Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Çifçibaşı köyünde sınıf öğretmeni olarak görev yapıyordu. Şanlıurfa’dan memleketi Gümüşhane’ye dönerken Tunceli-Pülümür karayolunda 16 Haziran tarihinde bölücü terör örgütü mensupları tarafından yolu kesilip aracı yakılan öğretmen Necmettin Yılmaz ,okulların kapanmasının ardından ata toprağına kavuşmak için aracıyla yola çıkar. Yılmaz’ın önü Tunceli-Pülümür karayolunda kesilmiş, aracı yakılmış ; o günden beri kayıptı.

Geçtiğimiz günlerde Pülümür deresinde bulunan erkek cesedinin ardından aile bireylerinden alınan kan örnekleriyle DNA uyuşması yaşanınca umutlar tükenmiş ve öğretmen Yılmaz’ın şehit edildiği anlaşılmıştı.23 yaşında şehit olan Yılmaz’ın doğduğu topraklarda hüzün egemen.

Yılmaz ve Yılmaz gibi görev yaparak şehit olanların kanı yetmez; bu ülkenin nimetlerinden yararlananlar da kan verebilmeli ya da kan vermeden ülkede barış  olması  için ne gerekliyse yapılmalı.Sadece,halk çocukları ülkesi için canını kanını,canını vermesi yetmez.

Öğretmen Yılmaz’ın annesinin 27 gündür oyaladığını sürekli “gelecek” diye teselli ettiğini kaydeden Yılmaz’ın babası, Necmettin öğretmenin olaydan birkaç saat önce kendisi, ağabeyi ve yengesiyle konuştuğunu da sözlerine ekledi.

Trabzon habercisi.com'un haberine göre; Daha önce Şırnak Kato Dağına dev Türk Bayrağı asarak ülke gündemine oturan ve günlerce konuşulan Özer bu sefer Tunceli’de terör örgütü PKK tarafından şehit edilen Öğretmen Necmettin Yılmaz’ın hatırası için Pülümür’e gitti.

Tunceli Pülümür Karayoluna Şehit Öğretmenin fotoğrafının olduğu “Bu elleri ayıramayacak bu vatanı bölemeyeceksiniz.” yazılı dev afiş ve yanında iki tane Türk Bayrağını asan Özer ve beraberindeki Cahit Sağlam teröristlerin silahlı saldırısına uğradı.

Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz’ın fotoğrafının bulunduğu dev afişi asarken video kaydı alan Özer bu videoyu silahlı saldırı sonrasında sosyal medya hesabından paylaştı. Özer ve Sağlam yaralanmazken teröristlerin hedefindeki Abdullah Özer uzun namlulu silahlarla ateş açılmasına tabancasıyla karşılık verdi. Özer video kaydı esnasında “Bu ülkede Necmettin öğretmenler de Aybüke öğretmenler de bitmez. Bu ülke hainlere itlere teröristlere  bırakılamaz. Kurucu Liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi öğretmenler kandil gibidir, bu ışıklar bitmez. Burası Türkiye Cumhuriyeti bu bayrağın altında ya adam gibi yaşayacaksınız ya da it gibi öleceksiniz.” dedi.

Şırnak Kato Dağı’na,Tunceli Pülümür Karayolu’na Türk Bayrağı’nı asması- devletin görevlilerine bildirilmiş midir ?- devletin güvenlik güçleriyle yeterince desteklenmediği anlaşılıyor.

Öğretmen Yılmaz, yakın çevresine şehit olacağını söylemiş; demek ki tehdit ediliyordu.

Olaydan bir kaç saat önce telefonda ailesiyle görüşmüş. Ölümü, annesine söylenmemiş, ”gelecek” diye 27 gün oyalanmış.

Her terör olayından sonra şehit olanlar için kanı yerde kalmayacak sözü yeterli değil. Terörle yıllardır silahla mücadele edilmektedir; ancak yeterli değildir. Terörün, siyasal çalışmalarını,  ekonomik kaynaklarını engellemenin yolu ve yöntemi araştırılıp uygulamaya konulmalı. Bu konuda, Türkiye’de yaşayan herkes üzerine düşeni yapmalı. Terörün etkinliği yok edilinceye değin toplumsal, planlı, sürekli mücadele sürmeli

Babası, ben öyle bir çocuk yetiştirdiğim için çok gururluyum, Allah’a hamdediyorum. Vatanımıza bağışladım, vatanım sağ olsun, devletimiz var olsun. Benim de bayrağımızda bir damla kanım oldu. ‘Allah böyle diledi, böyle de oldu’ diye konuştu.

Yılmaz’ın babasının oğluyla gurur duyması doğal, ülkesini seven herkesin de öğretmen Yılmaz’la gurur duymalı da kaderci bir anlayışla “Allah böyle diledi, böyle de oldu” demesi, düşündürücü. Ülkemizde, terör olmasaydı ya da terör önlenmiş olsaydı, Yılmaz öğretmenin yaşamı devam edecekti. Bu ülke yeterince şehit kanlarıyla boyandı. Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi,Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda! Bu topraklar, yeterince şehit kanıyla sulandı; yeter artık. Bayrağımızın rengi solmadı. Şehit kanıyla boyanmasın. Bu topraklar, kan değil; huzur, barış istiyor; ama küresel güçler çıkarları nedeniyle fırsat vermiyorlar.

 
Toplam blog
: 391
: 2555
Kayıt tarihi
: 04.12.12
 
 

Hüseyin BAŞDOĞAN, 1942'de Malatya- Arapgir'de doğdu.Arapgir Ortaokulunu, Diyarbakır Öğretmen Okul..