Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Haziran '07

 
Kategori
Anılar
 

Karanlıkta...

Karanlıkta...
 

Elektrikler kesildiğinde... Daha bir çıplak her şey... Görünmezliğin çıplaklığı.

Göz çıkınca devreden... Kulaklar daha bir hassas. Hani derler ya "Çıt çıksa duyuluyor."

Karanlığın utanmazlığı gelip yerleşiyor ellere... Dudaklara...

Tatil köyünde elektrik kesik.

Köşede bir kadın... Bir erkek... Ayın aydınlatabildiği kadar iki siluet... Sarmaş-dolaş.

Sesler duyuluyor sağdan soldan... İnsana ait. Bu sesleri bastıracak ne bir müzik... Ne de devreye girip dikkat dağıtacak görüntüler var... Sadece seslerle yaşıyorsunuz o sıra. Ta ki eller bir ışık kaynağı bulana kadar. Cılız bir mum ışığı, ya da bir fener.

Yüreğinin sesini daha bir farklı duyuyorsun o zaman. Başbaşa kalıyorsun onunla çünkü.

Duymak istemiyorum bu gece söylediklerini... Söylemek istediklerini. Dağıtmaya çalışıyorum dikkatimi... Duymamak için sesini.

Karşımdaki aile anlamsız bir tartışmanın içinde... Tanıyorum onları. Her sabah birbirlerinden farklı yöne doğru yürüyorlar... Hem hayatta, hem yolda.

"Ortak bütçe" bugünkü tartışmanın konusu. Ortak olmayan hayatlarının... Ortak girdi-çıktıları. Adam bağırıyor. Kadın, kısık sesli hırçın cevaplarda ve adamın bağırmasından rahatsız. Datça'dan duyuluyormuş sesi. Bağırınca sesi Datça'dan duyulan adam ve karısı karanlıkta birbirlerini görmeden tartışıyorlar. Duymak istemiyorum... Ama kaçabileceğim bir yer yok.

Yoldan insanlar geçiyor... Ayak sesleri duyuluyor. Kimi ürkek... Kimi hoyrat ayak sesleri.

Bazı ayaklar çabuk çabuk, ard arda adımlarla... Koşarcasına yürüyorlar. Belli ki gitmek "istedikleri" bir yer var.

Bazıları ise adeta geri geri gidiyor gibi. Sanki yerinde sayıyor... Sürükleniyor... Sürünüyor adımları. Gitmek "zorunda" belki de... Ama yürekleri değil... Bedenleri sadece.

Bir kadın cilveli cilveli konuşuyor... Teşekkür ediyor adamın birine "evine kadar getirdiği için" kendini. Ama ne teşekkür... Karanlıklar bülbülü... Şakıyor adeta.

Birden elektrikler geliyor... Çok kısa bir an... İnanılmaz bir sessizlik oluyor... Şaşkınlığın sessizliği (mi acaba?) diyorum. Çıplak ruhların giyinme telaşı belki de.

Cilveli kadın sesi birden ciddileşiyor... Ani bir mesafe koyuyor adamla arasına.

Köşeye bakıyorum... Sokağın köşesine. O çift yok.

Belki de hiç olmamışlar orada...

Hiç sarılmamışlar.

 
Toplam blog
: 139
: 1916
Kayıt tarihi
: 12.04.07
 
 

Bana biri kendini anlat dese, susar kalırım. Her konuda çılgın bir istekle konuşan ben, işte o anda ..