Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Temmuz '18

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Kardeşlerim Romalılar Beni Dinleyin Mutluluk Bizi Bulamayacak!

Kardeşlerim Romalılar Beni Dinleyin Mutluluk Bizi Bulamayacak!
 

İnsanoğlu en çok neye direnmiştir biliyor musunuz? 

Tabuların yıkılmasına... 

Mesela Galileo teleskopunu uzayın derinliklerine dikip biz evrenin merkezi değiliz dediği zaman kiliseden büyük tepkiler görmüştür. 

Nasıl yani? 

Biz akıllıların, insanların yaşadığı bu dünya; evrenin merkezi değil miydi? 

Güneş bizim etrafımızda dönmüyor mu? 

Mesele dostlarım dünyanın merkez olması değildi. Mesele artık önemsiz olduğumuzun farkına varmamızdı. Tabi bunu kabul edemiyorduk. İkinci şoku Sigmund Freud efendiyle yaşadı insanlar. Adam Psikanaliz kuramında diyordu biz id'e yani benliğe hükmedemiyoruz. Buna da itiraz ettiler. Ben istesem kalkar buradan giderim, istersem şimdi bu kalemi alır ve bir şeyler yazarım hatta duvara atıp onu parçalarım. İd'i yani kendimi ben yönetiyorum. Nitekim insanlar hala davranışlarının, kalıtım, geçmiş deneyimler, duygular, sezgiler ve fikirler yoluyla şekillendiğini hala kabul etmek istemiyor. Hala kendini o kilisedeki papazlar gibi zannediyor. 

Güneş benim etrafımda dönüyor ve ben her şeyin odak noktasıyım. 

Yahu şimdi bunun evlilikle aşkla sevmekle ne alakası var, diyebilirsiniz. Ancak gerçek mutluluk şu an resmini cüzdanınızda taşıdığınız kişide değil. Ondan bir anda vazgeçebilirsiniz. Tek bir sözüyle onu imha edebilirsiniz? Tıpkı şu an masanın ucundaki kalemi tutup duvara atmakta ne kadar özgürseniz, tüm yaşadıklarınızı ve yaşayacaklarınızı bir anda silebilirsiniz. Dolayısıyla her an mutsuz olabilirsiniz. 

Yani gerçek mutluluk gerçekten id olabilmekten geçiyor dostlarım. Eğer siz de hala güneşin etrafımızda döndüğünü, bizim merkez olduğumuzu daha doğrusu vazgeçilemez olduğunuzu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Hem de çok :) Basit bir whatsapp mesajı ya da bir boşanma dilekçesi yani 10 gram ağırlığındaki hamurdan bir kağıt sizi bir mızrak gibi delip geçebilir ve her şeyi bitirebilir. Yani benim kocam yapmaz, benim karım asla beni boşamaz diyorsun ya bir daha düşün. Bir korteksin diğerine ulaşıp bir mesaj vermesine bağlı senin o dağlar kadar büyük ilişkinin bitmesi.  

Gene de siz mutlu olun canım. Şimdi size bir Sibirya hikayesi anlatayım. 

Adamın biri kar fırtınasının içinde yüzerken kuyuya düşmüş. Kuyu dibsiz bir kuyuymuş düşerken bir dala tutunmuş. Dalın üzerinde bir bal kovanı varmış. Bir de duvarın dibinde küçük bir fare yuvası varmış. Fareler dalı kemiriyormuş. Adam düşünmüş aşağıya düşersem öleceğim, yukarı çıkmaya çalışırsam düşebilirim zaten çıksam bile soğuktan donarak öleceğim. Dalı bırakmazsam fareler kemirip beni aşağıya düşürecek. Adam; en iyisi bu son dakikalarımda balı yiyeyim demiş. İşte ilişkiler üzerinden mutluluk aramaya çalışanların hali bence tam olarak bu. Bir mutluluk sarhoşluğu...

Peki ya dal kırılınca?

 

Emre ERDEN  

 
Toplam blog
: 203
: 322
Kayıt tarihi
: 16.11.13
 
 

1991 İskenderun doğumlu. EMU Mütercim Tercümanlık, Amasya Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği mezun..