Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '14

 
Kategori
Güncel
 

Karga'dan ders çıkarmak

Karga'dan ders çıkarmak
 

İŞTE ÇOCUK


Eşimle beraber, bir yandan televizyondaki haberlere bakıyor, bir yandan da kahvaltı etmeye çalışıyoruz. Çalışıyoruz diyorum, çünkü televizyonda Diyarbakır'daki askeri üsse giren bir teröristin direğe tırmanıp, Bayrağımızı yere attığı görüntüler yayınlanıyor. Yutkunuyoruz ama yutamıyoruz. Sanki, 'Beni yutmak sana haram' diyen lokmalar boğazımıza diziliyor.

Görüntü dayanılır gibi değil.

Eşim yüzüme bakıyor, ben önüme.

Kalkıp bir sigara yakıyorum.

Kanal değiştiriyorum. Şansıma başka bir haber veriyorlar:

"...Ümraniye'de yaşayan çevre sakinleri, her gün karga kabusu yaşıyor. Bir aydınlatma direğine yuva yapan kargalar, yavrularından birinin yola düşerek ölmesiyle çılgına döndü. Kargalar, yavrularını koruma iç güdüsüyle yoldan geçen insanlara ve kedilere saldırıyor. Kargalardan korunmak isteyen vatandaşlar ise korku ve panikle sağa sola kaçışıyor..."

Yavrusu uğruna etrafa saldıran karga. Saldırır tabii, çünkü yuvası ve yavrusu da, onun bayrağı.

TSK'den yapılan açıklamada; bayrağı indirenin çocuk olduğu için askerin hassasiyet gösterdiği ve iki el uyarı ateşiyle yetindiği belirtilmiş. Yüzü tamamen kapalı ve fiziken oldukça gelişmiş olduğu gözüken teröristin çocuk olduğunu nasıl anlamışlar acaba? Ne çocuğu ise artık!

Bu hassasiyet! yeni değil aslında. 02 Eylül 2012 tarihinde, Beytüşşebap ilçe merkezindeki güvenlik noktalarına teröristlerce düzenlenen saldırıda 10 askerimiz şehit olmuştu. Ertesi gün çatışmada öldürülen PKK'lının cenazesi askeri araca konularak ailelerine teslim için askeri lojmanların önünden geçirilirken üç asker balkondaki Türk bayrağını indirmişti. Hatırladınız mı?

O zaman da tepkiler üzerine Genel kurmay, "Bayrak, korumak amacıyla indirildi" açıklaması yapmıştı. Şimdi de çocuk olduğu için müdahale etmedik diyorlar!

Bilal Şimşir’in “Bizim Diplomatlar” (Bilgi Yayınevi) adlı bir kitabı var, içinde dersler dolu olan. O kitaptan küçük bir bölüm:

Lozan günleri... Tarih 10 Mayıs 1923... Konferanstaki Rus delegesi Vorovski kaldığı otelde vurularak öldürülmüş, ortalık karışmıştır.

Vorovski’nin vurulmasından üç gün sonra İsmet İnönü’ye de bir suikast yapılacağı ihbarı alınmıştır. Almanya’daki Taşnak ve Hınçak merkezlerinden iki suikast timiyle birlikte Çerkez Ethem’in de İsviçre’ye geçtiği duyulmuştur.

 “... Lozan Polis Müdürü Jaquiard, İsmet Paşa’ya geliyor ve:

- Paşa hazretleri, diyor, Ermeni çetelerinin size bir suikast yapacaklarını biz de haber aldık, görevimiz sizi korumaktır. Ancak sizden bir ricamız var; ilk önlem olarak konferans salonuna gidip gelirken otomobilinizden Türk bayrağının kaldırılmasını rica ediyoruz.

Paşa bu öneriye şiddetle karşı çıkıyor ve:

- Ben, diyor, burada Türk delegesi olarak bulunuyorum. Bu Türk bayrağı benim arabamdan kalkmaz. Ben burada bir suikaste kurban gidebilirim. Fakat benim ardımdan bir Türk delegesi daha gelir, arabaya biner ve benim vazifemi yapar. Fakat Türk bayrağı otomobilden hiçbir zaman kaldırılamaz. Bin Türk delegesi bile kurban edilse bayrak kaldırılmaz, yerinde durur.

Çünkü, Bayrağınızı savunamazsanız hiçbir ulusal mücadeleyi kazanamazsınız...

Hadi İsmet İnönü'yü sevmiyorsunuz, ondan ders almıyorsunuz, bari Karga'dan ders çıkarın...

İZMİR, 09 Haziran 2014. 

 
Toplam blog
: 159
: 1303
Kayıt tarihi
: 19.06.12
 
 

1963 yılında Balıkesir'in şirin ilçesi Erdek'te doğdum. Yüksek lisans eğitimimi Dokuz Eylül Ünive..