Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mart '15

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Karmalarım... Ve ben... Ve biz... Ve sen...

Yeni bir seminerden çıktım yolda yürüyorum, kalabalığın içinde tekliği yaşayarak. İnsanların yüzüne bakıyorum inceliyorum herkesi tek tek, daha önce yapar mıydım böyle bir şey yok yapmazdım. Değil insanaların yüzüne bakmayı başım hep önümde eğik yürürdüm nedenini bilmeden ve sonrasında aldığım egitimlerden ögrendigim gerçeklerle yüzleştim ve şimdi nasıl da dik yürüdügünü fark ettim

Bilmeden köklerimizin bize bırakmış oldugu korkular, endişeler ve istenmeyen çocuk olarak gelebiliyoruz dünyaya...

Seminer öncesinde içimde bir korku vardı, kendimle yüzleşme olacaktı ki en büyük korkudur insanın kendisiyle yüzleşmesi.

Sizin de kendinizle ve korkularınızla yüzleştiğiniz oldu mu? Ya da hiç yüzleşmeye çalıştınız mı? Bence en güzel zaman şu an, yazımı okurken okumayı bırakın ve hadi aynanın karşısına geçin ve yüzleşin kendinizle. Sonuç mu? Sonuç mükemmel bir şekilde rahatlama oluyor. Kim olduğunuzu öğreniyorsunuz, kendinize bakarken sadece gözlerinize odaklanın gözlerinizdeki netligi görmeye çalışın bakın bakalım, aslında ruhun özgür mü ? Hapis mi? yoksa karmaların içinde karışıp kalan bir kişimisin?

Uzun yıllardır farklı teknikler öğrenerek kişisel gelişimimi tamamlamaya çalışıyorum ama gelişimin sonu olmaz, hep bir yenisi çıkar karşımıza biz geliştikce olayları daha fazla kabullenmeye başlarız ve çok daha rahat yaşamayı öğreniriz.

Yıllarca farkında olmadan yanlış insanları hayatıma çektigimi ama bunları geçmişte yaşadığım olumsuzlukları düzeltmeyişimden kaynaklı olduğunu gördüğümde çok şaşırdım.

Neden sorunlu insanları hayatımıza çekiyoruz biliyor musunuz ? Ben şimdi nedenini çok iyi biliyorum Karmalardan kurtulmanın tam zamanı...

Sizinle paylaşmak istedigim kadın olmayı biliyor muyuz ?  Neden kadına özel yazdığımı da açıklayayım köşe yazım kadına dair olduğu için ama erkek okurlarımın da okumasında fayda var. Sevdiginiz kadına yardım edersiniz sizde okuyun.

Karmalardan kurtulmamın yolunu elimden geldigince yazmaya çalışayım. İlk çağlara gidelim kısaca...

Kadın, ilk çağlardan beri bereketin, bolluğun sembolü olmuş. Çünkü kadın dogurgandır. Erkek onca fiziksel avantajına rağmen, yeni bir canlı dünyaya getiremez. Ancak yardımcı olabilir. Kadın ise Rabbi’in izniyle bedeninden yeni bir canlıyı dünyaya getirme gücüne sahip.

Bir çok kadın ‘’anne’’ olmakla birlikte ‘’ kadın’’ olmayı unutuyor ‘’Eş’’ oluyor ama ‘’ sevgili’’ olmayı unutuyor.’’ kendini eşi ve çocuklarına feda ediyor’’ ama‘’ kendi için yaşamayı’’unutuyor.

Bir gurup kadının hayatına bakıp gözlemlediğimde geçmişlerine, çocukluğuna ulaşıldığında şunu görüyorum.

Ya çocukluklarında istenmeyen bir bebekti ya da erkek çocuk beklenilirken kız olarak dünyaya gelindiği  için ailelerin içinde hayal kırıklılığı yaratmış olunuyor ve bunu kendilerinde hissediyorlar ya da aile içinde herhangi bir sebepten dolayı erkeklerin daha fazla deger gördüğü, kız çocuklarının daha degersiz görüldüğü bir ortamda yetiştirilmelerinden

Katıldığım seminerde bunlar anlatılırken altını çizmiş olduğum konuda kendimi gördüm. Değer görmemek ...

İşte burada kadının zarar gördügü, ezildiği, değer görmediği, kadınların zayıf, çaresiz, sıkıntıda olarak yaşamayı seçmeleri.

Kadın olmanın zayıflık, güçsüzlük olduğunu düşünerek büyütülmüşüm ve bir çogumuz da söylemeseler bile böyle büyütülmüşsünüz.

...Ve böylesi bir karma ile istem dışı erkek enerjisi üretmeye başlıyoruz. ‘’Erkek gibi olursam bana kimse zarar veremez ‘’ diye inandırıyoruz kendimizi. Ayakta kalabilmek içinse çocuklarımıza, sevdiklerimize, ailemize bakabilmek için erkek enerjisini kullanmaya başlıyoruz.

Erkek enerjisini üreten kadınların çoğuna bir dikkatle bakın çoğu mert, gözü pek, sert görünümlü, onuruyla yaşayan kadınlar hatta hatta bazıları çevrelerinden öyle övgü topluyor ki kendi cinsiyetlerini yaşamak varken, erkek gibi davranmaları adeta teşfik ediliyor.

Kalabalığın içinde yürürken neden istem dışı başım hep eğik yürüdüğümü, neden bu kadar bastırıldığmın, herşeyin karmalardan bana ulaştıgını öğrendigimde kendimi karşıma aldım berabar yürümeye başladık. Sadece ben ve benle sohbet ederek yol boyunca tartıştık durduk farkında olmadan daha dik, daha insanların gözlerine bakarak yürüdügümüzü fark ettik. Ben ve içimdeki ben aslında ne kadar keyifli oldugunun farkını fark etmenin farkındalığında kalabalık içinde yüzümde mutlu bir tebessümle yürümenin keyfini çıkardım.

Sizde aynaya bakın gözlerinizin derinliklerinde sizin kendi içinizdeki karmalarınıza ulaşın ve yüzleişin o korkunuzla yüzleşin, özgürleştirin ruhunuzu karmalardan kendi bağınızı kesin. Sonucu inanılmaz bir huzur ve başarı oluyor.

Ben, sen, biz ..sevgiyiz...

 

 
Toplam blog
: 63
: 1955
Kayıt tarihi
: 15.01.10
 
 

Emine Zaimoğlu 21/12/1971 doğumlu. Nişantaşı Rüştü Uzel Kız Meslek Lisesi resim bölümünü okudu. R..