Karne almaya 27 gün kaldı

Bu hatırlatma hem öğrencilere hem de velilere. Bazıları gözleriyle görmedikleri şeye inanmazlar. Hafta sonlarını çıkardım tabii. Aslında yedi gün eksik yazmalıydım, çünkü son hafta notların karne basımına yetişme telaşesi olacak. Son haftalar ders de yapılmaz. Topu topu öğrencilerin okula gidecekleri, tam manasıyla ders dinleyecekleri, varsa zayıf notları sözlüye kalkıp düzeltecekleri, teşekküre, takdire iki puan kaldığı için öğretmenlerin peşlerinden koşacakları, giremedikleri sınavlar varsa sınav olabilmek için öğretmene yalvaracakları, günleri kaldıysa devamsızlık yapıp okulu kıracakları, son sınıfların arkadaşlarıyla vedalaşacakları, son sayılı günler bunlar.

Biz öğretmenler de sayıyoruz günleri. Kim ne derse desin bizler için çok yorucu geçiyor koca bir yıl. Gerçi millet bizim 3 ay tatilimiz olduğunu sanıyor hala ama ben 10 yıllık öğretmenlik hayatımda henüz tam 2 ay bile tatil yapabilmiş değilim. Yazın bizler okul kapandıktan sonra 1 Temmuz'a kadar iş başı yapmaya devam ederiz. Tek bir farkla, derse girmeyiz. Öğrenciler yine olur çünkü sorumluluk sınavları vardır. 1 Temmuz'da çıktığımız tatilden en geç 15 Ağustos'ta tekrar göreve çağrılırız. Yani 1, 5 ay tatil yaparız. Okul açılana kadar sınavlar, kayıtlar derken hayat devam eder. Konum aslında bu değildi ama bahsetmeden geçemedim. Çünkü "Öğretmen olmak vardı. 3 ay tatil yapardık." diyen kişilere gıcığım var. Sırf tatil uğruna memlekette öğretmenlikten nasibini almamış, eğitimin ve eğitmenin ne olduğunu bilmeyen insanlar " öğretmen olsaydım keşke" diyor. Halbuki bilmiyorlar ki öğretmenliğin ne kadar meşekkatli bir meslek olduğunu. O 1, 5 ayın bile öğretmene yetmediğini. Elbette buna da şükür ama tatili diğer mesleklere göre uzun diye özenilecek bir durum da yok ortada.

Her neyse gelelim şu kalan sayılı güne. Öğrencilere benim tavsiyem, varsa problem yaşadıkları dersleri, şu son günlerde, o dersi sıkı takibe alsınlar. Öğretmenlerine geç de olsa sınıfta olduklarını hissettirsinler. Öğretmen ilk değil son haliyle hatırlar öğrenciyi hep. Bütün sene aylak aylak gezse de son zamanlarda gayret gösterdi diye geçer not verecek kadar ılımlıdır öğretmen milleti. Son dakika deparı işe yarar anlayacağınız. "Kaldım ben artık ağzımla kuş tutsam geçemem" demeyin muhakkak şansınızı deneyin. Yeni sitem pek öğrenci bırakma taraftarı değil zaten.

Velilere de nacizane bir tavsiyem olacak. Eğer tüm sene boyunca hiç okula gitmeyip, ya da sadece veli toplantılarında göründüyseniz, aman ha sene sonu geldi deyip, öğretmene bir görüneyim de bizim çocuğu geçirir düşüncesiyle okula gitmeyin. Bu hiç bir eğitmenin hoş karşılamadığı bir tablodur. Tüm sene boyunca çocuğuyla ilgilenmemiş, okula gelip durumu hakkında bilgi almamış bir veli karne döneminde ortaya çıkarsa çok antipatik oluyor. Çocuğun kendi gayretiyle geçesi varsa bile veli bunu zora koşabiliyor. Ha bir de sakın ha çocuğunuzun kalacağı bir ders varsa, o dersin öğretmenine gidip de "Yazın ders verseniz" gibi bir cümle kurmayın. Çocuğunuz için pek hayırlı olmaz. İstisnalar kaideyi bozmaz diyeyim de ne olur ne olmaz. Bu sözü duymayı bekleyen öğrtemenlerin varlığından haberdarım anlıyacağınız.

Sözün özü karneye, yani tatile az kaldı. Güzel, uzun ve rahat bir tatil geçirmek isteyen öğrenciler, ha gayret. Dolu dolu üç hafta daha sıkın dişinizi. Veliler siz de destek olun çocuğunuza. 3 hafta siz de bir şeylerden fedakarlık edin. Geç kalmışlıklar için de üzülmeyin, çocuğunuzu da üzmeyin. Önemli olan kaç aldığı değil ne öğrendiğidir.