Karnı büyük dünya

KARNI BÜYÜK DÜNYA…

Çok severim,  bu şarkıyı ve sözlerini

Karnı büyük dünya,

Ne gül koydun ne gonca,

Yedin yine doymadın mı?

***

Sivas dolaylarında bir Alevi dedesi kendi halinde yaşayıp gidermiş...

Çevredeki aşiret beyinin çok sevdiği çoban köpeği bir gün hastalanmış,

Dört bir koldan iyileştirmeye çalışmışlar ama nafile...

***

İlaç falan da para etmemiş...

***

Bey sonunda buyurmuş:

“Köpeği Alevi dedesine gösterelim; kurtarırsa o kurtarır...”

***

Hasta hayvanı bir semiz koyunla birlikte arabaya yüklemişler, ağanın selamıyla birlikte

Alevi dedesine iletmişler:

-Dede koyunu afiyetle yesin, köpeğe de bir “muska” yazsın...

***

Köpeğe muska yazılır mı? Sözüm ona günah...

Ama “dede  hiç umursamamış, muskayı yazıp köpeğin boynuna asmış, koyunu da kesip  “afiyetle” mideye indirmiş...

***

Aradan bir hafta geçmeden köpek iyileşmesin mi?

Olay, çevrede duyulmuş...

***

Kadı Efendi olan bitenleri öğrenince köpürmüş:

-Vay demiş ahlaksız herif, köpeğin boynuna muska asmış, öyle mi?

Ben ona gösteririm...

***

Kadı, olayı İstanbul’daki şeyhülislama bildirmiş...

Şeyhülislam, Alevi dedesi için “katli vaciptir” fetvasını verip, iradesini almak için padişaha arz etmiş.

Olay “padişahın” garibine gitmiş...

***

İnceleme için olay mahalline bir yetkili kurul göndermişler. Köpeği yakalayıp boynundaki muskayı alıp açmışlar, aynen şöyle yazıyormuş;

“Tamah ettim etine...

Muska yazdım itine…

Tutsa da tutmasa da ….me…”

***

Durumu öğrenen padişah, Alevi dedesini İstanbul’a getirtmiş...

Alevi dedesi huzura çıkınca demiş ki:

-Padişahım, ben yoksulum, ömrümde devlet olarak yalnız zaptiye ile tahsildarı gördüm. Şimdi koskoca bir padişah görüyorum...

***

Padişah Alevi’den hoşlanıp sormuş: “Dünyada en büyük mutluluk nedir?”

Dede hiç düşünmemiş:

-Padişahım, iştahla yemek yiyebiliyor musun, yediğini rahatça def edebiliyor musun?

O zaman mutlusun demektir...

***

Padişah bu kez gülüp sormuş:

“Dile benden ne dilersen?”

Alevi dedesi klasik yanıtı yinelemiş:

- Gölge etme, başka ihsan istemem...

***

Dünyanın “karnı” büyük ama bizimkilerin “karnı” daha büyük olmalı

***

Baksanıza; “iktidardaki”

Paralelciler,

Şıhlar

Şeyhler

Tarikatçılar

***

Cemaat önderleri

Hacı Hoca takımı ve “din tüccarları”

Ülkeyi yediler bitiremediler…

Hala “doymuyorlar!”

***

Neyse ben kaçıyorum, emanet başbakan David “köprü” üzerinde “iftar sofrası” kurdurmuş

Ona yetişeceğim…

***

Ha “köprü ve sokak ortasında” göstere göstere “iftar”

Ha konvoy halinde Cuma namazı…

Ha “muska”

iYİ TATİLLER...

Erdoğan ÖZGENÇ

Adana 11.07.2015 12.30