- Kategori
- Trafik
- Okunma Sayısı
- 513
Karşıdan karşıya en son ne zaman geçtiniz?

.
Hafta sonu Beşiktaş Meydanı'nda buluşmak üzere eski bir dostumu bekliyordum.
Trafik ışıklarının az gerisinde kaldırım taşına oturdum.
Suriye’de, kendi halkını kesilecek kurbanlık koyunlar gibi görüp, ülkesini mezbahaya çeviren devlet zihniyetine yapılan protesto eşlik ediyordu oradaki varlığıma.
Kendi vatandaşını düşman gören, kıyımdan geçiren, ilahlaştırılmış o büyük devlet baba modeli zihniyetler eskide kaldı. Modern zamanlar böyle kan banyolarını artık dünyanın hiçbir ülkesinde kabul etmiyor şeklinde kurduğum tüm düşünce barajımın kapakları zorlanıyordu Suriye’ye baktığımda.
Sonra insanları izlemeye koyuldum ve düşündüm. Yolda yürüyorlardı, vitrinlere bakıyorlardı, yemek yiyorlardı, alışveriş yapıyorlardı…
İnsanlar bu işleri yaparken çok da sıradan davranmıyorlardı. Belki de birilerince izlendiklerini varsayıyorlardı. Belki de, benim gibi başkalarının da kendilerini gözlediğini düşünüyorlardı.
Sıradan davranmıyorlardı, kendi gibi değillerdi sanki. Ta ki karşıdan karşıya geçmek için trafik ışıklarına gelene kadar hepsi öyleydi.
Ancak ışıklarda beklerken, az sonra verecekleri karşıdan karşıya geçme mücadelesine hazırlanıyordu hepsi. Minikti ama bir kavgaydı o da.
Önce sağındaki solundaki insanlara karşı pozisyon alıyordu herkes. Hızla geçen arabalara, diğer insanlara, ışığın kırmızdan yeşile geçmesi esnasında yapacakları ilk hamlenin zamanlamasına programlamıştı herkes kendisini. Adımlarını.
Yolda yürürken ki, vitrinlere bakarken ki hâlleri gitmiş, birazdan gerçekleştirecekleri minik mücadelenin ciddiyeti kaplamıştı hepsinin yüzünü.
Sıradan bir karşıdan karşıya geçme kavgası bile, hayatın seyrini böyle değiştirebiliyor diye düşündüm. İnsanları sahici yapıyordu çünkü.
Sonra ömrü kavgayla geçmiş insanların, bir davaya bağlılığın, hedef ne olursa olsun ona kilitlenmenin insana verdiği mücadeleci ruhu bir kez daha gururla selamladım.
Bu mücadeleci ruhun insanları nasıl da gerçekçi yaptığını, rollerden sıyırdığını hissettim.
Ve bir trafik ışığının getirdikleriydi bunlar.
Sabrın sonu ile
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Suriye'nin acıtan gerçeğini bir trafik ışıkları serüveninde veren yazınız gerçekten anlamlı Baver bey.
Kerim Korkut 25.06.2011 20:30- Cevap :
- Kerim Bey, siz de iyi bilirsiniz ki, anlaşıldığını hissetmek bir yazara tattırılacak en büyük lezzettir. Bana bu hazzı yaşattığınız ve yorumunuz için teşekkürler. 26.06.2011 1:05
Merhabalar...Sevgili BAVER beyciğim...! :-) Çok güzel bir yazı okudum şu anda.. Malesef şu anda insanoğlunun (%60) tercihi "KABALAIK ve SERT TEPKİLERDEN " medet umanlar çok çok.....çok.. :-( İllaha da benim söylediklerim, ilaha da benim düşüncelerim DOĞRU + DOĞRU başaka büyük yok..!!! BENDEN BAŞKA BÜYÜK YOK...!!! :-(( MİSALİ... İşte konunun esas özü bu olsa gerek... Malesef ve malesef bu kişilerde böyle, toplumlarda böyle, hatta bir kısım devletlerde bil böyle... YANİ ÇOK BÜYÜK BİR VİRÜS..!!! Daha ne söylemeli ki..? Umarım TRAFİK IŞIKLARININ (%60) ve üstünde hep YEŞİL YANMASI... Zira KIRMIZI hep insanlara bugüne kadar ayakbağı olmuştur... Hep SABİT DAR DÜŞÜNCELERE hizmet etmiştir...!!! Size sonsuz sevgiler, selamlar ve saygılar sunarım.... NECİP KÖNİ - ADANA / TR
Necip Köni - Adana / TR 22.06.2011 12:19- Cevap :
- Teşekkürler değerli yorumunuz için.. 22.06.2011 22:01
Trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçme mücadelesine hazırlanan gerçekçi insanların önünden geçen yapay güç gösterisi yapan (sanki seramodiden geçen ama gerçekte arazi aracı olan) 4 x 4 ler. Bana da bu durum çok garip komik geliyor. Selamlar...
Kadri KANPAK 21.06.2011 7:34- Cevap :
- Teşekkürler değerli yorumunuza... 22.06.2011 22:01