Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '08

 
Kategori
Tiyatro
 

Karşılaşmalar

Karşılaşmalar
 

ikinci karşılaşma


Birinci karşılaşma

Küçük bir apartman dairesi. Odada bir kanepe, bir kaç minder, bir büfe, büfenin üzerinde bir müzik seti, bir peluş oyuncak, birkaç kitap...Oda oldukça dağanık, Oda oldukçaaa dağanık! Yerlerde kıyafetler, kasetler , kullanılmış kadehler, boş içki şişeleri.

Kadın : 23 yaşlarında , hukuk öğrencisi, üzerinde dar bir pantolon, siyah askılı bir tişört, saçları fönlü, olduça iddialı bir makyaj yapmış. Rahat ve biraz çakırkeyif

Erkek : Aynı yaşlarda, eczacılık okuyor. Açık mavi bol bir kot ve üzerine baskılı bir tişört giymiş, saçları uğraşılarak özensizce taranmış görüntüsü verilmiş modern bir havada, oldukça çekingen ve rahatsız

Kapının önünde doğru olanı bulana dek anahtar krizi yaşanır. Mekan kızın evidir. Bir hukuk öğrencisi için fazla uçarı görünen hatun kızımız hayatın anlamını sorgulamış ve düzene direnmek adına bir yöntem geliştirerek fazla sorumsuzca bir hayat tarzını benimseyerek sürdürmektedir. Kızın rahatlığına karşı delikanlı mahçup ve çekimserdir. Kızı anlama ve tanıma çalışma çabası sırasında gece boyunca ilginç gelişmeler yaşanır.

İkinci karşılaşma

Aynı binada bir başka daire. Odada bir kanepe, şık bir sandalye, bir servis masası üzerinde düzenli yerleştirilmiş şık içki şişeleri ve kadehler, duvarlarda yağlı boya tablolar , etraf son derece temiz ve tertipli.

Kadın: 40 yaşlarında. Üzerinde yaşına uygun yeşil desenli bir elbise, aynı tonlarda bir hırka giymiş, Saçları sıkıca topuz yapılmış, ellerini sürekli saçlarına götürmek gibi tedirginliğini belli eden takıntılı hareketler yapıyor.

Erkek : 32 yaşlarında, altı ay önce eşinden boşanmış, borsacı , iyi kazanan, iyi giyinen, iyi konuşan biri, göz alıcı beyaz gömlek ve kravat var üzerinde.

Mekan erkeğin evi. Beyimiz kibarca kapıyı açar ve kadını nazikçe içeri buyur eder. Eşinden ayrıldıktan sonra yaşamayı tercih ettiği bu tek odalı apartman dairesinde kendine bir düzen kurmuşur. Aynı restoranda iki yıldır yemek yediği kadınla ilk kez bugün konuşabilmiş ve onu evine davet edebilmiştir . Hiç evlenmemiş aşırı çekingen kadın için alışık olmadığı cesaretle kabul ettiği bu ziyaret değişik zamanları beraberinde getirecektir .

Üçüncü karşılaşma

Aynı binanın bir başka katı. Üzeri beyaz örtülerle örtülmüş bir koltuk, bir kanepe, camın önünde bir sehpa, üzerinde menekşe. Bir sehpa ve üzerinde bir akvaryum içerisinde balıklar, bir televizyon , ki sonradan arızalı olduğunu öğreniyoruz.

Kadın: 65 yaşlarında, üzerinde yaşına uygun bir entari, bir yelek, beyaz saçları özenle toplanmış, gözünde bir yakın gözlüğü ve elinden hiç düşürmediği sigarası ile camın önünde oturmaktadır.

Erkek : 70 yaşlarında, üzerinde iş elbisesi ve yılların yorgunluğu, elinde tamirci çantası

Mekan kadının evidir. Menekşesi ile konuşmakta ve bütün gün oturduğu camın önünden apartmanda neler olup bittiğini izlemektedir. Adam bozuk olan televizyon tamiri için gelmiştir. Binanın yedinci katına merdivenleri kullanarak çıktığı için kalbi sıkışmış, endişeyle kapıyı çalmaktadır. Yalnız başına yaşayan kadın korkusuna rağmen televizyon tamircisi olduğunu anlayınca kapıyı açar, kimseye güvenmemek, yalnızlık, yaşlılık ve televizyonun tamiri üzerine başlayan sohbet, tamiratın ardından oynayan filmi beraber izleyecekleri bir dostluğa dönüşür.

Aynı apartmanın farklı dairelerinde üç çiftin karşılaşmalarına tanık oluyoruz. Doğal, içten, hayattan saatler akıp gidiyor. Oyun bitince acaba nasıl olsa daha iyi olurdu diye düşünüyorum düşünüyorum, hiç birşey bulamıyorum. Ancak bu kadar başarılı oynanabilirdi dediğim oyundan finalinde hakkıyla elde edilmiş ayakta alkışlarla ayrılıyoruz.
Gerçekten ikna oluyoruz ki tiyatro öteki hayatlardır.

 
Toplam blog
: 60
: 1208
Kayıt tarihi
: 11.06.07
 
 

Memnun oldum... Ben de Didem :) İstanbul'da yaşıyorum. İstanbul'da yaşamayı seviyorum. Yoğun yaşam t..