Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '09

 
Kategori
Kitap
 

Katre-i Matem (1)

Katre-i Matem (1)
 

Prof.Dr.İskender Pala


Katre-i Matem (Matem Damlası) yazarı Prof. Dr. İskender Pala, Divan edebiyatı dalında 1983 yılında Doktor, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Doçent, 1998 yılında da Kültür Üniversitesi’nde Profesör olmuş bir şahsiyet. Türkiye dışında yaşadığımdan olsa gerek, “Katre-i Matem” isimli edebi eserini okuyana kadar Prof.Dr.İskender Pala ismini duymamıştım. Okuduktan sonra, Prof.Dr.İskender Pala’yı neden daha önce duymadım ve eserlerini neden daha önce okumadım diye kendi kendime hayıflandım açıkcası.  

Katre-i Matem’deki olaylar, Patrona Halil isyanı ile sona eren Lale Devri esnasında geçiyor. Aldığı eğitim ve diğer eserlerinden Prof. Dr. İskender Pala’nın, Türkçenin yanı sıra Osmanlıca’ya da hakim olduğu anlaşılıyor. Çok yerinde kullandığı Arapça ve Farsça kelimeler ile birlikte Türkçemizi ulaştırdığı anlatım gücüne ve nüktedanlığına hayran kaldım. 

Prof. Dr. İskender Pala, belki de eserinde kullandığı Arapça ve Farsça kelimelere gelebilecek itirazlara karşı, neden bu kelimeleri kullandığını romandaki olayların gelişmesi ile anlatmış. Hikaye, müzayededen eski bir kitap satın alınması ile başlıyor. Satın alınan eski kitabın adı “Yek Cinayet Şast u Şeş Sual” (1 Cinayet; 66 Soru). Kitabı satın alan kişi, hesapta eseri günümüz Türkçesine çevirip, biz okuyucuların beğenisine sunuyor ve şöyle bir cümle ile durumu açıklıyor; “Burada kitabın, Lale Devri’ne ait Türkçesini sizler için yalınlaştırdığımı söylememe gerek bile olduğunu sanmıyorum”. 

Katre-i Matem; bir hafiye romanı ve olayların içinde geçen aşk hikayesi. 18.yüzyıldaki aşk anlayışı, günümüz aşklarına pek benzemiyormuş anlaşılan. Prof.Dr.İskender Pala, Katre-i Matem’de; 1700’lü yılların başındaki İstanbul hayatından öyle detaylar veriyor ki, insan hayrete düşüyor. O dönemde yaşananları ancak o dönemde yaşayan birisi bu kadar güzel anlatabilir, diye geçiyor aklınızdan. Vezir İbrahim Paşa’yı ziyarete gelen ülke elçileri –isimleri ile birlikte-, Gedikpaşa hamam külhanı, tekke yaşamı, Fatih yolunda Etmeydanı’ndaki yeniçeri kışlası, Kumkapı istikametindeki Kadırga tulumbacıları, Beyazıt hamamı külhanı, Haliç’in Kasımpaşa açıklarının 38 arşın derinliğinde olduğu, Haliç’in en derin ve sığ yerleri, ünlü şair Nedim Efendi’nin cinsel tercihlerinde aykırılık olduğu, Osmanlı vezirinin eşinle olan muhabbetleri ve münasebetleri, isyancıların Sultan III.Ahmet ile konuşmaları, lalenin Felemenk ülkesine yolculuğunun hikayesi, bir lale soğanının kaç altın para ettiği vs. birçok şeyi öğrenmek mümkün. Örneğin; o yıllarda bahçelerin cümle kapılarında iki tokmak bulundurma geleneği varmış. Kadınlar kapıya gelince, tiz ses çıkaran gül motifli tokmağa, erkekler gürültülü ses çıkaran aslan motifli tokmağa vururlarmış. Böylece ev sahibi kapısına gelenin erkek mi, kadın mı olduğunu tokmağın sesinden anlayabilirmiş. 

Yazarın böyle bir niyeti, iması olduğunu sanmıyorum ama ben; Patrona Halil isyanı ile ilgili verilen detayları, günümüzdeki darbe planlarına benzettim. Tek farkı, o zamanki darbeler “şeriat isteriz”, diye yapılırken günümüzdekilerin “şeriat isteyenlere karşı” olması. O günlerde insanlar padişahı, vezirleri ve devletin üst kademesini “şeriata karşı davranmakla” suçlarken, günümüzde tam tersini yaşıyoruz. 300 sene arayla birbirine zıt görüşlerin bir diğerini devirmek için aynı metodları kullanıyor olması müthiş bir ironi.  

Son yıllarda okuduğum ve "edebi" olarak adlandırabileceğim tek roman. Kullanılan dili çok akıcı bulduğumu söyleyemem. Fakat acele etmeden, tadını çıkartarak okunması halinde çok zevk alınacağından eminim. Hele tarih ile ilginiz varsa, kesinlikle çok beğeneceksiniz. Kesinlikle tavsiye ediyorum.

Blog okuyucusunu sıkmamak için, bu muhteşem eserden bazı örnek paragrafları, ikinci yazımda yayımlıyorum (Katre-i Matem (2)). Meraklısına duyurulur. 

 
Toplam blog
: 70
: 2722
Kayıt tarihi
: 28.12.08
 
 

1992 yılından beri yurtdışında yaşıyorum. Moskova Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü mezunuyum. Mosk..