Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '07

 
Kategori
Kültürler
 

Kavram ve tanımlamanın bir adım ötesinde olmak

Bildiğim tek şey; hiçbir şey bilmediğimdir. Yunanlı bir filozofa ait olduğu söylenir bu sözün. Aslında, şu şuna aittir şeklinde kesin ifadelerin kullanıldığı anlatımların bile, asılsız çıktığını görmek önceleri çok şaşırtırdı beni. Rakı Türkler’e mi yoksa Yunanlılara mı ait? Ya da bağlama. Veya Nasreddin Hoca, gerçekliği ne dereceye kadar kimde bulunan bir tarihi simadır. O’na atfedilen hikâyelerin ne kadarını kendisi söyledi veya ne kadarı ona mal edilerek uyduruldu? Zihnimizde canlandırdığımız gerçekliği niçin belli isimler ya da kavramlar üzerinden dillendirmeyi tercih ederiz? Hiçbir şey bilmediğini bilen kişi olarak ben çıksam ortaya bunun uyandıracağı etki neden Sokrates kadar olmaz? Duyulmak ve öğrenilmek istenen, gerçeğin kendisi ise işte söylüyorum bir şey bilmediğimi. Ama bunun kabul görmeyeceğini biliyorum elbette. Gerçekliğin, kabul görülmeye değer ağızlardan söylenmesi onu değerli kılar.

O halde biz günü yaşarken kullandığımız söylemlerde pekte öyle sureti haktan yana bir tavır alsak ta, gerçekte başkaca şeyler arıyoruz, gerçekliği değil. Pek çoğumuz farkında mıyız bilmem ama kavram ve yargılarımızın altında ezilerek yaşıyoruz. Çepeçevre kuşatılmışız bu değerlerle. Bu değerler yanlış mı? Hayır. Yanlış olan kullandığımız terminolojiye hâkim olmadan onu kullanmaya çalışmamız. Bu kötüdür! Niçin? İşte….. Bu iyi ve güzel olandır! Hangi yönüyle?.........Tatmin edici cevaplar almak öylesine güç oluyor ki izahat istediğine pişman oluyor bazen insan.

 
Toplam blog
: 177
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.03.07
 
 

1965 Almanya doğumluyum. Atatürk üniversitesi İlahiyat fakültesi mezunu olup, öğretmen olarak çalışm..