Kaza yine kaza

Geçen hafta cuma günü Konya' da bir müşteri ziyareti yapmam gerekti. Benim her zamanki bilimsel düşünce sistematiğimle -yani ülkemdeki toplu yapılan hiçbir işe güvenmemem nedeni ile- genelde yaptığım gibi kendi kullandığım araçla yola çıktım. Bu arada bu yazıyı okurken, lütfen Aydın otoyolundaki kazanın gerek internet gerekse yazılı basındaki görüntülerini ve hikayesini dikkate alın.

İstanbul - Ankara yolu AKP' nin ve doğal olarak başbakan Sn. Erdoğan' ın icraatlarını içeren tanıtım panoları ile iki taraflı doldurulmuştu. Bunlardan biri yazı konusu ile doğrudan ilgili duble yollara, diğeri dolaylı ilgili gibi görünen üniversite açmaya devam şeklindeydi.

Özellikle Ankara' dan sonra Konya' ya kadar yollar ya duble yapılmış ya da yapılmaktaydı. Duble olanları da olmayanları da mıcır içindeydi. Ben bunu yadırgamıyorum. Bir araç mıcırın üstünde nasıl gitmesi gerekir ise öyle gittim. Ancak o kadar çok araç o kadar hızlıydılar ki olası bir sorun durumunda fizik kuralları gereği o hızla duramayacaklar ya da manevra yapamayacaklardı. (Ben de bu arada o araçların fırlattığı taşlardan nasibimi aldım. Camım nasıl patlamadı şaşıyorum. Ama sorun bu değil.) Şimdi eğer o araçlar kaza yapsaydı (istatistiki olarak en az % 65 olasılıkla) bir sağ partiye oy veren (kime oy verirse versin % 99 olasılıkla analitik düşünemeyen) vatandaş/larımız yaralanacak veya öleceklerdi. Daha sonra ise en azından görünürde bu vatandaşlarımızla aynı fikirde olmayan yazarlarımız dahil herkes devleti suçlayıp "gene mıcır kazası suçlular cezalandırılsın " vb şeklinde başlıklar atacaklardı. Bilmem çelişkinin farkına varabiliyor musunuz. Bu mantığa oy veren, onayladığı mantık yüzünden ölüyor, o mantığa oy vermediğini iddia eden, oy verenin suçunu atlayıp salt muhalif olmak için yürütmeyi suçluyor. Bu arada benim gibi hiç kimseye oy vermeyip mantık değişsin diyenler yolda taşı yiyorlar.

Şimdi gelelim dolaylı ilişkiye. İşte üniversite olamayan üniversitelerden çıkan, nicelik nitelik mantığı değişmemiş insanlarımız için duble yol yapılıyor, ama o insanlar duble yolda dahi araba kullanmayı beceremiyorlar (bkz son örnek Aydın kazası) , o duble yollar x y z nedenleri ile ancak bu şekilde mıcırlı yapılabiliyor, kaza geçiren geçirme nedeni bizzat kendisi ve verdiği oyken, verdiği oyun siyasetçisinden, teknokratından, bürokratından şikayet ediyor, oy vermediğini iddia edeni mal bulmuş gibi olayın üzerine atlayıp siyasetçiye muhalif oluyor. Ama bu mantık değişmeden üniversite açmaya devam öyle mi? Cevap evet. Bunu 22 temmuzda göreceksiniz.

İnsaf edin sayın okurlar Allahaşkına insaf edin. Bizdeki bir kaza sadece kaza mı? Farkında mısınız aslında o kaza ne kadar, ne temelden gelen bir sorunun sonucu ve o sorun ve sonuç övünülerek otobanlarda (bence oy aldığına göre haklı olarak) ilan edilirken halkımız soruna oy verdiğinin ayırdında değil.

Yineliyorum bu kazalar çok derinde çok temelde hayatı yaşayış, algılayış biçimimizin bir sonucudur ve biz bu biçimi değiştiremeyiz, değiştirmek istemeyiz. İşte acı olan budur.