Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mayıs '07

 
Kategori
Hayvanlar Alemi
 

Kedim balkondan düştü

Kedim balkondan düştü
 

Sabahları kalkınca ilk işim kedilerimin mamasını vermektir, mecburen! Uyandırır ve mamalarını verene kadar beni rahat bırakmazlar.

O gün öyle olmadı. En haşarı kedimiz olan Mercan ortalıkta yoktu. Hemen alarm çanlarını çalmaya başlayıp, olabileceği bütün köşe bucağı kolaçan ettik. Yok, yok...Üç kedikızımın bu küçük apartman dairesinde açık havaya çıkabilecekleri tek yer, caddeye bakan balkonumuzdur. Dördüncü kattayız. Aşağı inmeleri mümkün olmuyor, ama düşmeleri mümkün. Nitekim haşarı Mercan geçen yıl açık pencereye doğru hızla koşturup, duramadan soluğu aşağıda almıştı, gözümün önünde...Feryadımın arasında, saçağa düşüp oradan koşarak kaçtığını farkedebilmiş ve inip almıştım. Neyse ki hasar yoktu.

Bu defa iş daha ciddiydi. Mercan ortalıkta yoktu ve aşağıda da görünmüyordu. Belki saatler önce düşmüştü. Kedilerim, sokak kedisi ama elime doğdukları için sokakta hayat-ı idameden bihaberler, ne yazık ki! Daha da vahimi buradaki evimiz çok hareketli bir caddenin üzerinde. İçim titreyerek caddeyi de kolaçan ettim. Neyse ki orada bir iz yoktu kediciğimden.

Etraftakilerin de yardımıyla, seslenerek kedimi çağırmak saatlerce sürdü. Sitede meğer ne çok kedi varmış! hepsi geldiler, Mercan yok!

Bir ara çayımı ve gazetemi de alıp aşağıda vakit geçirmeye çalıştım. Üzüntüme katlanmaya uğraşıyordum. Ama o anda kedikızımın ne halde olduğunu düşünmek beni harap ediyordu.

Bu arayışlarımın dalga dalga civara yayıldığı üç-dört saat geçtikten ve bütün ümitlerimin bittiği esnada tam da düşmüş olduğu balkonun altına gelen yerdeki dizboyu çayırların arasında sırt tüylerini görüverdim. Dikkat edince gözlerini de...Kıpırtısızdı. Hemen kucakladım, çok tuhaf bir ses çıkardı, ama neyse ki gövdesinde hasar yoktu. Halbuki defalarca yoklamıştık o otların arasını. Ayrıca ismini çağıran sesime muhakkak koşardı, her zaman. Bu defa ben tesadüfen farketmesem, kayıptı.

Girdiği şoktan çıkması tam üç buçuk gün sürdü. Yatakta örtülerin arasına sinip yattı. En tuhafı, üç gün hiç bir şey yemedi ve içmedi. Tuvalete bile gitmedi.

Buçukuncu gün veterinere götürmeye karar verdiğimde, O da bir şeyler yedi nihayet. Tamamen ''ruhsal'' bir travma geçirdi kediciğim... Bedeni, neyse ki çok sağlıklıydı.

Günler geçtikçe eski neşesine de kavuştu. O'nun bu yaşadıklarını gördüğümde, bildiklerim bir kere daha vurgulandı: Duyarlılık, endişe ve paranoya sadece insanlara has değil.

 
Toplam blog
: 93
: 1712
Kayıt tarihi
: 12.12.06
 
 

Ununu elemiş, eleğini henüz asmamış bir ''Mimar''ım. Hep özel sektörde çalıştım. Yoğun çalışma yılla..