Kel yine görünmedi

Atamayana atarlar kuralı dün bir kere daha işledi. Fenerbahçe bu sene oynadığı hiç bir maçta bu kadar kolay gol pozisyonlarına girmemişti. Daha geçen hafta Kayserispor karşısında “0” net gol pozisyonu bulabilen Fenerbahçe’nin, Beşiktaş karşısında tam “7” net gol pozisyonuna girmesi, Beşiktaş’ı yorumlayan yazarlar tarafından derinlemesine irdelenmesi gereken bir konudur. 

Aykut Kocaman’ın dün akşam sahaya bilindik defans dörtlüsünü tekrar biraraya getirerek çıkartması doğruydu. 2.yarıda Alex’i çıkartıp Cristian’ı oyunu almak yerine, Niang’ı çıkartıp Stoch’u oyuna alıp Özer’i biraz daha ortaya çekip Alex’le yan yana oynatıp süratli Stoch ve Dia ile golleri bulabilirdi. 

Volkan’ın kalesine gelen tek topu müthiş bir şekilde çıkartması (gerçi o hamleyi yapmamış olsa çizgideki Özer topu kafa ile çıkarıyordu) dışında çok acemice ve gereksiz bir şekilde penaltı yaptırması Fenerbahçe’nin 2 puan daha kaybetmesine neden oluyordu. 

Beşiktaş’ın genç kalecisi Cenk’in Fenerbahçe’nin kaçırdığı sayısız gol pozisyonlarında çok iyi yerde durması, açıyı çok iyi kapatması da Fenerbahçe’li oyuncuların son vuruşlardaki beceriksizlikleri kadar başka gol olmamasında etkendi. Kaleci Hakan’ın sakatlanması Fenerbahçe adına şanssız bir andı. 

Emre’nin sakatlanması Fenerbahçe adına şanssızlıktı. İkinci yarıda Özer’in sağ kanada geçip Mehmet Topuz’un Selçuk ile birlikte orta sahada yer alması ile birlikte bu bölgede çok ciddi sıkıntı yaşandı. 

Beşiktaş takımının ise bir kere daha rakibe sayısız gol fırsatı tanıyıp, farklı bir şekilde yenilmesi gereken maçta sahadan şans eseri yenilmeden ayrılması, tüm Beşiktaş taraftarlarının bayram etmesine sebep oluyordu. Daha önce özellikle Viktoria, Karabük, Buca, İBB maçlarında da çok fazla net gol pozisyonu vermesine rağmen sadece İBB maçını kaybetmiş olmasını ilahi güçler dışında bir şeyle açıklamak mümkün değildir. Yine takke düştü ama kel yine görünmedi. 

Beşiktaş’ın bu kadar pozisyon vermesinin bence başlıca sebebi Quaresma ve Nihat gibi oyuncuların takım savunmasına hiç katkıları olmamasıdır. 

Saygı duruşu sırasında Beşiktaş taraftarlarının saygı duruşunu hiçe sayıp rakibe küfür eden tezahüratlar yapması çok büyük bir terbiyesizlikti. Bu dün akşamın en çirkin olayıydı. 

Beşiktaş taraftarlarının beraberliğe şampiyon olmuş gibi sevinmesi ise büyüklük kavramının göstergesindeki ibrenin durumunu ortaya koymaktaydı. Karşılaşmanın sonucunu bilmeyen birisi, sadece hakemin son düdüğünden sonra sahadaki ortamı görse, heralde Beşiktaş eze eze oynadı ve maçı 3-0, 4-0 gibi bir skorla kazandı zannederdi. 

İbrahim Toraman’ın Volkan’ın tedavisi sırasında oyundan çıkmasını istemiş olması da ayrı bir terbiyesizlik örneğidir. 

Hakem Cüneyt Çakır genel anlamda sertliğe prim tanıyan kötü bir yönetim göstermekle birlikte verdiği penaltı kararı doğruydu. Sarı kartlarını daha fazla çıkarması gerekebilirdi. 

Dün akşam sahanın en iyileri olarak Gökhan Gönül, Bilica ve Cenk’i söyleyebiliriz. 

Saygılarımla,  

Muhittin KAYAKIRAN 

mkayakiran@borusan.com