Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Haziran '17

 
Kategori
Anılar
 

Kelaynak

Kelaynak, kayalık veya yarı çöl kurak yaşam alanlarında bulunan iri yapılı, suda veya çamurda yürüyen, kanatları geniş bir kuş türüdür.

Böceklerle beslenen Kelaynakların, tek eşli yaşamaları nedeniyle üremeleri çok yavaş olur.  

Yanlış tarım politikaları sonucunda kurutulan sulak alanlar ve böcek öldürmek için tarlalarda kullanılan ağır kimyasallar nedeniyle bu kuşun nesli tükenmenin eşiğine gelmiştir.

Ülkemizde Birecik dolaylarında yaşayan bu kuşların, Türkiye’deki sayısı 1954 yılında 600 çiftten fazla iken, günümüzde 83 kelaynak ve 13 yavru bulunduğu belirtilmektedir.

Biz insanlar, erdem, dürüstlük, çalışkanlık, yurtseverlik, çağdaşlık gibi nitelikler taşıdığımız sürece değerliyiz ve saygıyı hak ederiz.

Bu nitelikleri taşıyanlar azaldıkça, Kelaynak kuşları nitelemesiyle anılırlar.

Günümüz Türkiye’sinde ne yazık ki bu niteliklerin tümünü taşıyan insanlar o kadar azalmıştır ki bunlardan bahsedilince, nesli tükenmek üzere olan Kelaynaklar kadar kaldılar denilmektedir.

Ben böyle bir grup tanıyorum.

Size o gruptan söz etmek istiyorum.

Yıl 1960, yer Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi.

Bir grup yurtsever, çağdaş, Kemalist ve çalışkan öğrenci sınavı kazanmış ve 1. Sınıfa kaydolmuştu.

Zaman ilerler, sınıf numaraları yükselir, kimisi yol kazası geçirerek sınıfta kalır. Biran önce mezun olup yurduna hizmet etme aşkı ile tutuşan çalışkan grup, 1964 yılında yol kazasına uğramadan maratonu bitirip ipi göğüsleyerek mezun olur.

Kız arkadaşları hemen göreve başlarken, erkekler yüce bir yurt görevi olan askerlikten sonra, kimisi Yargıç, kimisi Cumhuriyet Savcısı, kimisi Avukat, kimisi Kaymakam-Vali, Kimisi Büyükelçi, kimisi Emniyetçi olarak, yurdun dört bir yerinde göreve başlar.

Birbirlerinden çok uzak yerlerde görev yapmalarına karşın, yukarda saydığım niteliklerinden ödün vermeden ve hiçbir iktidara boyun eğmeden bu niteliklilerine, yurttaşlara karşı eşit ve adil davranmayı, yoksulun hakkını korumayı, örnek yönetici olmayı da ekleyerek yollarına devam ederler.

Diğer bir özellikleri de, her biri yurdun bir köşesinde görev yaparken birbirlerini unutmamalarıdır.

Yöneticilik yapmış ve bu yolda örnek olmuş bir arkadaşları önayak olarak, 1964 yılı Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu devre arkadaşlarını, mezuniyet yıldönümlerini kutlamak üzere her yıl bir yerde toplamaya başlar.

Bu saygıdeğer arkadaşımız, hepinizin bildiği gibi aramızda olan sevgili Ceyhan Demir’dir.

Ve

Bu gün ülkenin içinde olduğu sıkıntılı durumda, yurtseverliğinden dürüstlüğünden, onurundan, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlanmasından hiçbir koşulda ödün vermeyerek, Kelaynak kuşları gibi azalmalarına karşın, hala yoluna devam eden o grup sizsiniz.

Zaman içinde ki kayıplarımız, hep üzüntümüz oldu. Hepsini rahmetle anıyorum.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1964 yılı mezunu ve sizlerle devre arkadaşı olmanın onurunu yaşıyorum.

Siz dostlarım ve devre arkadaşlarımla gurur duyuyorum.  

Çocuklarımıza ve torunlarımıza aydınlık bir Türkiye bırakmak için, büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri olarak tuttuğumuz nöbet hala devam etmektedir.

Hepimiz bu görevin bilincindeyiz.

Her yıl bir araya gelmemizi büyük bir özveri ile sağlayan sevgili Ceyhan Demir’e teşekkür ediyorum.

Bun duygularla, 53. Mezuniyet yıldönümümüzü kutlar hepinizi sevgi ve saygı ile kucaklıyorum.  

54. Mezuniyet yıl dönümünde kayıpsız buluşmak ümidiyle… 02.06.2017

 

Gündüz AKGÜL

Emekli Cumhuriyet Savcısı    

 

Not: Bu yazı 2-5 Haziran 2017 günlerinde Kastamonu’da 53’ncü mezuniyet yıldönümlerini kutlayan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1964 yılı mezunları için yazılmıştır.                                                                                                                                                                

 

 
Toplam blog
: 310
: 504
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Adaletin mülkün temeli olduğuna inanarak 32 yıl adalet görevini yaptığım için mutluyum ..