Kelime oyunu mu eşitsizlik oyunu mu?

Sevgili Can,

Televizyon ve görsel iletişim alanındaki çalışmalarını ilgiyle takip ediyorum. Gerçekten sen bu işi biliyorsun. Yaptığın çalışmalarla beni her zaman şaşırttın ve mutlu ettin.

Bilirsin, yarışma programlarını çok severim. Son zamanlarda en çok ilgimi çeken yarışma "Kelime Oyunu". Çok basit bir mantığı olmasına rağmen gerçekten ilgi çekici. Bilmiyorum sen de dikkat ettin mi, bu yarışmada yarışanlar arasında numunelik bile olsa başörtülü biri geçmedi şimdiye kadar.

"İlgi göstermemişlerdir" mi diyorsun. Ben de bir ara öyle düşündüm. Ancak yarışma canlı yayına geçip de ileriki bölümlerde yarışacak müstakbel yarışmacılar telefonla seçilmeye başlanınca gerçek ortaya çıktı. Meğer bu yarışma "kamusal alan"da imiş. Senin de yakın arkadaşın olan İhsan Varol ilk canlı yayında e-posta yoluyla yeni yarışmalarda yarışılabileceğini duyurduktan yarım saat sonra kendi deyimiyle rejinin uyarısı ile ağzındaki baklayı çıkardı: "Sayın izleyicilerimiz sizleri daha iyi tanıyabilmemiz için e-postalarınıza birer fotoğraf eklemeyi unutmayın."

Arkadaşım Can bilirim sol düşünceye sahipsin. Ama sen öyle herkese tepeden bakan ekabir bir insan da değilsin. Söyle dostun İhsan'a, bu yaptığı yanlış, yutmadık. Beyninin kaplamış kara örtüyü çıkarıp, günün modasına uygun rengarenk ipeklerle süslenmiş aydınlık beyinlere yol versin. Yoksa biz ona gönül hanemizin nadide köşesinden yol veririz. Bunu böyle bilsin... Selametle