Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Kelimeler ve oklar

Kelimeler ve oklar
 

Hayat sanıldığı gibi gözle görülür müdür diye düşünürüm çoğu zaman. Küçük şeylerdir aslında hayatı parçalardan bir bütüne ulaştıran. Hayat küçük parçacıklardan bir tümevarımdır. Kızgınlığın, sevginin, mutluluğun, aşkın, nefretin, kırgınlığın… sebepleri sanıldığı gibi kolay algılanır değillerdir. Küçüktürler aslında bu yüzden göremeyiz. Her birinin ufacığından oluşan bir dağ olması gerekir ki volkanlar püskürsün.

Zaman zaman bize yönlendirilen “neden” sorusuna mantıklı görünen bir cevap vermediğimiz olur. Oysaki soruyu soran hiçbir zaman göremeyecektir kalpte biriken derin ama minicik şeylerin oluşturduğu devasa dağı. Hayattaki pek çok şeyin gözle görülmeyen okları vardır oysaki. Oku saplayan onu nasıl ve nereye attığını kolay kolay göremez. Aslına bakarsanız attığı oktan haberinin olmaması da olasılıklar arasındadır.Peki ya bu görülmeyen okların birer ismi var mıdır, dünyada karşılıklarını bulan?

Öncelikle kelimeleri ele almak istiyorum. Çünkü Kelimeler küçük şeylerin en belirgin yaratıcılarıdırlar. Kelimeler çok kişilikli varlıklardır. Kini, nefreti, sevgiyi, aşkı, mutluluğu… Dünyada tanıdığımız yada tanımadığımız her türlü duyguyu önümüze serebilme yetenekleri vardır. Belki de gizli ahitlerde yazmayan büyülerin bile iksiri kelimelerde gizlidir. Kimi kelimeler sahibinin ağzından ucunda ateş taşıyan bir ok olarak çıkar ve kalbin en derin yerine saplanır. Üstelik görünmez hedefe gidişi kadar ani değildir onu oradan bulup çıkartabilme işlemi. Aslında bu yüzdendir asırlarca söylenegelmiş şarkıların, şiirlerin, masalların, … Vb. ruhumuzdaki muazzam gücü. Geçmişten bugüne tanınmış tüm büyük yazar ve şairler ölü lâfzlara ruh veren ilahlardır. Can verdikleri lâfzlar onların ağzından çıkarak başka insanların hayatlarıyla kesişirler. Sözden etkilenen okuyucunun kalbine görkemli bir şekilde saplanırlar. Onların kelimeleri güçlü, görkemli, kudretli ve iyilik timsalidir. Gündelik olandan uzak ve iyi huyludur. Oysa insan, günlük hayatında yazıya dökmediği cümlelerinde bu oku bir savaş aracına döndürebilir. Tek bir kalbe binlerce küçük ok saplayıp fark etmeden yarıklar ve delikler yaratabilir.

Küçük şeyleri biriktirip dağlara çeviren insanlaradır bu yazım. Belki de ben de onlardan biriyim. Kelimelerin kudretine inananlardanım. Sözden üstün bir silah, sözden üstün bir hediye göremeyenlerdenim. Hayata herkes gibi bakamayanlardanım. Bir kelimenin arkasından yıllarca gidebileceğim gibi, tek bir söz ile örülmüş tüm tuğlaları yıkabilecek biriyim. Senelerce kalbimde gizlice sakladığım cümlelerle yaşamına devam edenlerdenim. Bu yüzden insanlar sinir anlarında çirkinleşirler. Bu yüzden fark etmeden kötü şeyler söylerler. İçlerinde sakladıkları şeyin kelimelere dönüştüğünde ne kadar vahşileceğini bildikleri için o ata binseler bile zırhları üzerinde bir savaş anını bekler dururlar. Savaş başladığında ise zırhları gövdeleriyle birleşmiş olarak en güçlü silahlarını ellerinden bilinçsizce fırlatmaya başlarlar. Şimdi savaş anıdır. Ölen yada yaralananın umursanmadığı zamandır. Savaşların sonunda gidenler geri gelmez. Bir amacın şehididirler onlar. Kazanan tarafsa kazandığıyla gururludur. Oysaki kayıplarda kazançlar gibi ölene dek baki kalacaktır.

Uzun sözün kısası; Küçücük şeyleri bile söylemek lazım. Daha ileriki zamanlarda tüm okları kalbimizden alıp savaş sözleri olarak başka bir kalbe saplamamak adına, onları henüz vakit varken söylemeli. Düşmanı öldürmeden uzağında tutmalı. Yok olandan daha faydalıdır, bir adım uzağında olup sana tehlikeyi hatırlatan. Hem kalplerimizde kaldı mı yer o küçücük okları biriktirmekten bir yenisini göğüslemeye. En iyisi şimdi; henüz vakit varken hepsini sahiplerine geri verelim; bir daha biriktirmeyeceğimizi hatırlatarak. Sonrada unutmayalım her kelime bin silaha bedeldir, yanlış hedefe atarsak kaybedilen geri gelmeyebilir.

 
Toplam blog
: 18
: 984
Kayıt tarihi
: 14.04.07
 
 

Yazmak uzun soluklu bir süreç bende; tarihini hatırlamadığım kadar küçükken başlayan, asla vazgeç..