Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Aralık '09

 
Kategori
Haber
 

Kenan Evren Bulvarı…

Kenan Evren Bulvarı…
 

Var sayalım ki adım Ali…

Kim koydu bu adı? Elbette doğunca babam ile anam oturmuş koymuşlardır.

Böyle düşünüyorsunuz değil mi? Yok, bence öyle olmamıştır, baba “Ali” demiştir, anam da itiraz edememiştir. Hele bir de dede adı ise…

Babam yaşlandığında, anamın dediğini tutar hale geldiğinde acaba adımı değiştirmeye kalktı mı ki!... Hani artık “Adamına” söz geçirir oldu ya…

Adım değişmediğine göre, demek ki olmamış…

Benim aklım ermeye başladı, yaşım da 18 oldu… Artık “Reşit” sayılıyorum ya, istesem belki değişir de, değişmedi…

Sonra askere gittik, orada herkesin adı tek, “asker” veya “Memed” olur… Ya da rütbesi ile seslenilir, “Onbaşı…” “Çavuş…” gibi…

Askerden geldikten sonra, elbette yuva kuracaksın ve ömür boyu (İnşallah) bir yastıkta kocayacağın bir eşin olacak…

Dese ki “Adını sevmedim, değiştirelim…”

Değişir mi ki?

Sanmıyorum… Belki kocasına takma bir ad koyar, gücü yeterse…

Eh… Ölünce de zaten babanızın koyduğu ad ile “Talkın” verilir…

Lakin bizim oturduğumuz evin adresi, ikide bir değişiyor. On senedir kaç defa değişti, bilmiyorum, belki on oldu… Ben halen birisi adres istediğinde ilk bildiğimi veriyorum. Hiç de aksama olmadı bugüne kadar…

Aklıma takılıyor işte böyle olunca…

Mademki eski adres ile her şey halloluyorsa, ikide bir niye adres değiştiriyorlar? Nasıl olsa yenisi işe yaramıyor.

Hadi buna “Kahvehane” ağzı ile cevap verelim…

Tabelacıları kim zengin edecek?

Bizim memlekette bir cadde var, adı ilk 14 Mayıs caddesi idi, DP’nin kuruluş gününe izafeten… Sonra 27 Mayıs oldu, hani DP’ye karşı yapıldı ya, adı değişti, 27 Mayıs Caddesi oldu…

Sonra bir gün baktık ki tabela değişmiş, Millet Caddesi olmuş… Ama herkes “27 Mayıs caddesine gidiyorum” der… Ne 14 Mayısı bilen var, ne de Millet caddesini… Oturmuş bir kez…

Bir de Ankara’da bazı cadde isimler var… Rabindranath Tagore” “Simone de Beauvoir” gibi…

Hep merak etmişimdir, bu sokak veya cadde isimlerini zarfın üzerine kaç kişi doğru yazıyor ya da söyleyebiliyor diye…

“Sen yazmışsın ya…” demeyin, ben kopyala-yapıştır yaptım çünkü…

Marmaris’te Kenan EVREN’in adının verildiği bulvarın adı değiştirilmiş. Sormuş Yavuz Donat: Paşam, üzüldünüz mü?

Gülerek cevap vermiş: Yooooo… Yarın biri gelir, onu da değiştirir…

Neleri değiştirmediler, değiştirmeye kalkmadılar ki bu memlekette… Sıra Kenan Evren’in adına gelinceye kadaaaar…

Ama gerçek, her zaman gerçektir. İşte o gerçeğe bir örnek daha paşadan…

Paşa Diğitürk’a abone değilmiş, sormuş Yavuz Donat “Niye” diye… Sonrasını, kendi köşesinden aynen aktarıyorum.

XXX

7'nci Cumhurbaşkanı "açma o konuyu" dedi:

- Bir gün tansiyonum 17'ye yükseldi... Az kaldı ölecektim... O günden sonra Digiturk'e abone değilim.

- Efendim, Digiturk'te "neyi" izlediniz de tansiyonunuz fırladı?

- Neyi olacak, Fenerbahçe'nin maçını... Düzelsin artık şu Fenerbahçe Allah aşkına... İnsanı hasta ediyor canım.

XXX

Adını da silseniz, bir zamanların Kenan Paşası ve bu ülkenin de 7’nci Cumhurbaşkanı… Gerçeği nasıl değiştireceksiniz? Ama haberi şöyle vermek; şahsiyetsizlik, terbiyesizlik ve edepsizliktir: Kenan Evren’e bir tokat da Marmaris’ten…

 
Toplam blog
: 146
: 576
Kayıt tarihi
: 17.01.09
 
 

Yazacak belki bir çok şey vardır, ancak sadece "Yazmak en büyük tutkum" desem!... Sonrasında da zate..