Kendi değerlerine sırtlarını dönenler

Beşiktaş, dün akşam İzmir'de oynanan Türkiye kupası final maçında rakibi Fenerbahçe'yi 4-2 mağlup ederek kupayı müzesine götürdü.

Rakibi Fenerbahçe ise 25 yıllık hasreti bir kez daha sona erdirme fırsatını kullanamadı. O Fenerbahçe ki Beşiktaş'ın hocası olan Mustafa Denizli'yi takımı Şampiyon yaptığı senenin ertesinde, sezon ortasında göndermişti.

Denizli'nin yüzüne sonra bakan olmadı. Adam, o yaştan sonra kalktı İran'a gitti. Orada çalıştı. Sonra tabi çok dayanamayarak geri geldi. Ta ki Beşiktaş yaşadığı onca deneyimin ardından bu sezon ortasında kendisini hatırlayana kadar. Hoca, hiç tereddüt etmedi. Önerilen şartları pazarlıksız kabul etti. Kendisini onca süre unutanlarla görülecek hesabı vardı. Beşiktaş'ı bu sezon nerden alıp nereye taşıdığı ortada. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz! Sırada lig şampiyonluğu var. Olsa da olmasa da hoca kendini unutanlara kendini hatırlattı.

Gelelim Trabzon cephesine; Manisa'dan alınan Milli takım hocası Ersun Yanal'la yollar Sıvas yenilgisi sonrası ayrıldı. Sonra tabi akıllara nedense o kadar süre sonra Şenol Güneş geldi. Hoca, Dünya üçüncülüğü sonrası istifaya zorlandıktan sonra ilgilenen olmayınca kendini Güney Kore'ye atmıştı. Küskündü. Şimdi hatırlara gelince iknası zor olacaktı. Bu konuda gelişmeleri izliyoruz.

Galatasaray'da ikinci Terim döneminin nasıl bittiği,hocanın Canaydın'la yaptığı basın toplantısı hala hatırımda. Ne oldu? Şimdi Galatasaray yalvarıyor ki hoca Milli takımla birlikte Galatasaray'ı da çalıştırsın diye, ama Federasyon izin vermiyor.

Ama şu kesin; kendi değerlerimize o kadar kolay sırtımızı dönüyoruz ki.. Sonra yabancı hocalara milyonlarca Euro tazminatlar verince onlar aklımıza geliyor. Onlar yine davete icabet edip geliyor,istenmediklerinde de Ertuğrul hoca misali giderken kendi camialarından bir şey talep edemeyeceklerini bildikleri için öylece çekip gidiyorlar.

Ta ki..mecburiyetten biz onları tekrar hatırlayana dek..