Kendi kendine dedektif Lily

Bedenim alışkanlıklara ayak uydurmuş, tıpkı olması gerektiği gibi yaşıyordu. Eğer buna yaşamak denirse tabii. Her sabah aynı saatte evden çıkıyor, aynı yollardan geçiyor, aynı iş yoğunluğu, stresi, kaprisi, aynı insanlar, aynı meşguliyetler, tanıdık ilişkiler, gelgitler, mutlu ve mutsuz anlar dizini, aileler, komşular, hastalıklar, sıkıntılar, özveriler, istekler, beklentiler, akşam oluyor, uyuyor, uyanıyor, ……her şey olması gerektiği gibi.

Veya sen onlara – olanlara uyduruyorsun kendini.

Mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir yaşamda; sürekli geçmişe dönüp bakmak, yaptıklarınızdan ya da yapamadıklarınızdan ötürü pişmanlık durmak, yaşanmış şeyleri değiştirmeye çalışmak, maalesef enerji kaybından daha öteye gidemiyor.

Bazen olayları dışarıdan izlemek gerekiyor; Direkt boş alanları görmeye ya da çözümü bulmaya yönelik. Ve işte tam zamanı. Aynada yüzleşme anı. Objektiflik ve sağduyuyu elden bırakmazsanız; Hayatınızda nerede olduğunuzu netleştirme fırsatı bulabiliyorsunuz.” Nasıl bir yol haritasının üzerinden yürümek istediğinizi ve ne istemediğinizi.”

Genelleme yapıldığında; Koşulları ya siz yönlendirirsiniz ya da koşullar sizi yönlendirir. Koşulları yönlendirdiğinizde risk almanız gerekecek, diğer durumdaysa, olan duruma uyum sağlamanız gerekir; yoksa ikilem yaşamaya başlarsınız ve mutsuz olursunuz.

Madem öyle;

Kafanızda hayal ettiğiniz veya ortaklarda birleştiğiniz bir ilişki var ama yaşamakta olduğunuz ilişki kurduğunuzdan farklı. Ya da şuan çalıştığınız iş, sizi mutlu etmiyor. Kariyer açısından önünüz kapalı, günlük tekrarlar, dar kalıplar yavaş yavaş yetilerinizi öldürüyor. Siz, size ait olan tüm güzellikleri yıllar arasında kaybetmeye başladığınız hissine kapılıyorsanız; bedeniniz artık sinyal çanları çalıyorsa, güçsüzlüğe kapılıyor, melankolik ya da depresyon kol geziyorsa; örnekler, tanımlamalar uzadıkça uzar, yıpranır, yıpratılır.

Her şey olabilir, her şey mümkün.

Asıl soru şu; Yaşadığınız hayattan ne kadar memnunsunuz?

Kendiniz için bir şeyler yapmayı bıraktığınız gün mutsuz olursunuz

Kime mi diyorum? Kendime.

Cnbc dizilerinden çıkma bir cold case veya without trace davası ela alalım. İzleyenler bilir; Ya kapanmamış bir davayı yıllar sonra yeniden açıp, çözüme kavuşturacağız ya da kayıp bulunacak. Lily de her ikisinden de bir parça var.

İki hafta öncesine kadar asayiş gayet kontrol altındaydı. Görünüşte ufak sıkıntılar olsa dahi bir halının altına itme durumu ile, pazardan alınmış pembe bir gözlük işe yetiyor gibiydi. Hatta her şeyin güzel olacağına olan inanç o kadar kuvvetliydi ki, hiç kar yağmamış şehre, kar bile yağdırabilirdi.

Minik çatırdama sesleri sokak aralarında duyuluyorsa da; tanıklık edenler, geçmesi veya geçecek olma ihtimali üzerinde durulduğundan ezgi kulağa güzel gelmeye başlamıştı.

Ti………………ri lay ti…ri lay

Bozuk ritim sürekli tekrarlandığında o bile hoş geliyordu.

Sonra hiç beklenmedik bir anda; Bir şey oldu.

Kelimeye dökmek imkânsızdı.

İçinden bir şey çırt dedi.

Evet, sesi aynen böyle idi.

Bir anda her şey karardı ya da her şey aydınlandı.

Bir şey oldu.

….