Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ALİ GALİP AKYILDIRIM

http://blog.milliyet.com.tr/aligalip

02 Haziran '17

 
Kategori
Güncel
 

Kendi yarasına tuz basan milletiz…

Kendi yarasına tuz basan milletiz…
 

Bu ülkede her acı inançla, imanla, aşkla mayalanmıştır. Böyle olmasaydı bu ülkenin sahipleri olarak, en çetin acıları göze alamaz, kendi yaramıza tuz basamazdık!


Bu ülkenin her bir hanesinden, hanelerin komşularından bu topraklar için bir can, bir şehit, bir evlat, bir fidan, bir kınalı kuzu tarih boyunca verilmiştir.

Kan kokusunu gül kokusu yapan da şehitlerimizin vatana olan sevgileridir, minnetleridir… 

Bu ülkenin her bir insanı, değişik zaman ve mekânlarda acının bin bir çeşidini yaşamıştır.

Bu vatan uğruna kimisi işini, kimisi aşını, kimisi adını, kimisi yurdunu kaybetti.

Her kayıp edilmişlik, ardında derin acılar bırakmıştır, sönmeyen yürek yangınlarına sebep olmuştur.

Bu ülkede her acı inançla, imanla, aşkla mayalanmıştır. Böyle olmasaydı bu ülkenin sahipleri olarak, en çetin acıları göze alamaz, kendi yaramıza tuz basamazdık!

Öyle acılarla sarsılıp, yoğuruluyoruz ki acımızı hissetmemek için yaramızın üstüne durmadan tuz basıyoruz.

Sanki bu ülkede doğan herkesin harcı acıyla yoğrulmuş.  

Her gün genişleyen bir mezarlık gibi olmuş ülkemiz ve kanayan yürekler.

Her şehit haberiyle sarsılıyoruz, öfkeleniyoruz, ağlıyoruz.

Acılarımız dalga dalga büyüyüp milletimize mal oluyor.

İşte bu duygudur ki bizi biz yapıyor. Bizi ortak paydada birleştiriyor.

Çünkü bu millet çektiği acıların bakiyesiyle tarihte yer almıştır.

Bu ülkenin insanları darbeler yaşadı, krizler gördü, depremleri yaşadı, maden ocaklarına diri diri gömüldü, sele teslim oldu, kapkaçta canını verdi ama vefasından hiçbir şey kaybetmedi.

Şehidinin cenazesinde “feda olsun yavrum, gerekirse bende canımı veririm” dedi. Dinine diyanetine bağlı kalmak, geleneklerini göreneklerini yaşatmak istedi, gelişen ve değişen dünyayı kendi özüyle kendine uydurmak istedi.

“Bu ülkenin en büyük zenginliği nedir” diye bana soracak olursanız, cevabım “sokaktaki insanlarımızdır” derim.

Çünkü çilekeştir insanımız, kadir kıymet bilir. Tarihi de bilir, insanımız söyleneni, yıllar geçse de unutmaz. “Tarih sizi yazacak” haykırışının ne anlama geldiğini de çok iyi bilir. Kendisine has bir tarih algılayışı da vardır ama unutması gerekeni unutur bu da bu milletin vefasıdır, ferasetidir.

İnsanımız kimi zaman acısını bal eyler kimi zaman, gözyaşını saklar, bu acıyla olgunlaşır ve kavgasını bu acıyla besler…

“Öl” derse devleti gözünü kırpmadan ölüme gider.

Geride kalanlar yarasına tuz basar sabreder…

 İnsanımızın yüreğinde topladığı acı her vesileyle içinde vatanı saklar.

Her acı kendi özünde büyür, sonra söz olur, yüreklerde hiç sönmeyen köz olur, muhabbet olur, vatan aşkı olur, onun uğrunda unutulmaz destan olur.

Bundan dolayıdır ki, her insanımız saklı kalmış bir hikâye, bir destan bir anıttır.

En büyük zenginliğimiz yarasına tuz basmış insanlarımızdır.

 

Ali Galip AKYILDIRIM

 
Toplam blog
: 264
: 396
Kayıt tarihi
: 28.07.14
 
 

1959'da doğdu. Sınıf Öğretmenliği okudu.1979'da Öğretmenlik görevine başladı. Hayatın; okumak, ya..