Bir dergide okudum...'İnsanoğlu yürüyen bir varlık.' diyor yazar. Sanırım insan en çok yürürken kendisiyle konuşabildiğinden.Bunu o kadar çok yaparım ki bazen normal miyim diye endişe ederim.Bu cümleyle hayatıma anlam katan yazara cok tesekkürler.Çünkü öyle rahatladım ki bu cümlede, bir iki kelam etmeden duramayacağım.
Yürürken kendime hep soru sorarım.Ama fikirlerimin doğruluğunu sorgulamam; çünkü doğru kelimesinin dini, dili ,ırkı annesi ,babası ,torunu, amcası bir değildir.Asıl soru şudur:Neden?Neden bunu düşünüyorum? Neden bunu istiyorum?Bugün geç saate kadar çalıştım,yarın uykum olacak;bu arada dün programım çok yoğundu ,kafamı bir rahatlattım mı?Bir yerde bir kahve içip düşündüklerimi bir daha süzsem mi? Neden olmasın neden neden?
Kahve de kendimle konuşurken en çok aradığım şeydir.Beyin de beyincik de kalp de ruh da uyarılır.Osmanlı'da Patrona Halil'den Jön Türkler'e kadar isyancıların ve mualiflerin toplantı yeri olan kahvehanelere verilen şarapsız meyhane adı da kahvenin insan ruhuna etkisini ortaya koyanlardan .Herkeste bir yeri var anlaşılan o ki kahve ve kahveli yerlerin.Neyse mümkünse kendimle konuşurken bir kahve alıyorum en yakın şarapsız meyhaneden.Ya da yürümem bittikten, hedefe hatta iş yerine ulaştıktan sonra(daha çok işe giderken kendimle konuştuğumu farkettim.Bunun altında yatan nedeni de sorgulayacağım sonra:)) hemen bir acı kahve yapıyorum. İşe başlamadan kendi fikirlerimle bir kahve içiyorum karşılıklı.Tam olarak sonuca ulaşamasak da dönüş yoluna bırakıyoruz sonucu. Dönüş yolunda da şöyle bir toparlayıp ertesi güne de bırakmıyorsak ne ala.Biraz da zaman gerekiyor tabi insanın kendisini anlaması,fikirlerini ve sonrasında davranışlarını neye borçlu olduğunu öğrenmek için.Aslında bazen sadece kendinize ayıracağınız 10 dakikalık kahve molası kendinizi daha iyi tanımaniza ,anlamanıza olanak sağlıyor. Yürürken ayaküstü düşünmeler sonuca ulaştıramıyor.Peki bunu yapamazsak ne oluyor diye baktığımızda; başkalarını dinlemeye saatler harcayıp , fincanlar devrilirken ,insan kendini unutuyor,hatta neden ben böyleyimle başlayacak olan depresyonel hareketlenmeler başlıyor. Bence kendinize sorun.Bugün neden böyle düşündüm diye.Belki de hayatınızı ya da bir insanın hayatını derinden etkileyecek bir sonuca ulaşacaksınız.
Brautigan'ın da dediği gibi "Bazen hayat sadece bir kahve meselesi;ya da bir bardak kahvenin ne kadar yakınlık getireceğinden ibaret " Kendinizle hoş sohbetlere.